Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
15 Temmuz 2022

15 Temmuz: Birlik, hayat kurtarır

Birlik denildiğinde anlamamız gereken, bir düzen bütünlüğüdür. Bu bütünlük içerisinde her bir parçanın niyetler ve ameller bakımından birbirini desteklemesi, birbirini tamamlaması anlaşılmalıdır. Tıpkı vücudumuz gibi.

Bir uzvumuz kanı temizlerken, bir başka uzvumuz kanı bütün vücuda yayar. Sindirim düzenimiz yediğimiz gıdaları sindirerek vücudun ihtiyaç duyacağı her türlü protein, vitamin, karbonhidrat ve mineralleri karşılar.

Günü birlik gelenlerle beraber bir günde barındırdığı nüfusu milyonlara yaklaşan bir şehrin herhangi anayollarından birinin tıkandığını düşünün. Bir günlüğüne elektrik kesildiğini düşünün. Milyonlarca insan yol ve elektriğe bağlı imkânlardan mahrum kalacaktır. Hasta ameliyat edilemeyecek, ameliyata yetişmesi gereken hasta hastaneye yetiştirilemeyecektir.

İşte bu nedenle insanlar, maddi, fiziki konularda ihtiyaç duydukları birliği ve birlik içerisindeki düzenleri mükemmele yakın kurar ve işletirler. İstisnalar hariç bu tür alanlarda sorun çıkmaması için azami gayret gösterilir ve sorunlar neredeyse hiç çıkmaz. Buna karşılık nefsin doğrudan müdahil olduğu siyaset ve din alanlarında sorunlar hiç bitmez.

Din ve siyaset; istisnasız bütün insanların alakadar olduğu, bütün insanları kapsayan ve etkileyen, insan, toplum, devlet ve ülkeye şekil veren en büyük ve en güçlü insanlık meselesidir. Sorun da burada çözüm de buradadır.

Hak Dini asıl kaynaklarıyla öğretir, milletinizi Allah’ın istediği bir kalıpta terbiye ederseniz aklını, imanını, dinini şer güçlere veya başkalarına teslim etmiş inanmışların sayısı neredeyse en aza iner ve sorunlarınız sizi yormaz. Siyaset için de durum bu şekildedir. Akan günlük siyasetin asıl kaynaklarından bilgi verdiğiniz millet, partizanlık ve tarafgirlik belasıyla bölünmez, birbirine girmez.

Bu ülke yıllarca darbe görmüş, darbelerin verdiği zararlardan kurtulmak için hem maddi hem de manevi emek harcamak zorunda kalmıştır. İnsan kaybetmiştir. Bu darbelerin bir kısmı 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat ve 15 Temmuz darbeleri gibi görünen ve bilinen şekliyle orta yerde durmaktadır. Bazılarının verdiği zararlar ise milletimizce henüz görülmemektedir. Çünkü bu tür darbeler, tamamıyla örtülüdür.

Örtülü ya da açıktan yapılan bir darbeyi engellemenin yegâne yolu Birlikten geçer. Birlik, hayattaki en kuvvetli ve kaliteli sorun çözücüdür. Gerçek bir birlik ise Allah’ın ipine sımsıkı sarılarak ve gönüller kazanılarak yapılabilir.

Atalarımız, kılıç ile zapt etmek yerine gönülleri fethetmeyi amaç edinmiştir. Böyle yaptıkları için de kurdukları devletlerin yıkılmasının üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen, hala birçok ülkenin gönlünde yaşamakta, hayırla anılmaktadır.

Olağan üstü başarılı birlik örneklerini yaşayan ve yaşatan atalarımız acaba bu kadar mı kolay birlik kurabilmiştir?

Elbette ki hayır.

28 Şubatlar, 15 Temmuzlar unutulmasın, bir daha hiç olmasın, hayatlar kurtulsun isteniliyorsa yüksek bir inanç ile uzun gayret ve çaba ile çokça dökülecek ter ile ÜLKE BİRLİĞİ kurulmalıdır. Siyasetçi kendi doğrusunda hareket eden ilkel ve vahşi siyaseti değil insan ve insanlık kıymetlerini hayatlarının merkezine almalı ve bizleri birleştirmelidirler. Siyasetçilere çok görev düşüyor. Bu görev, ülke birliğini kurmaktır. Bizlere düşen görev de bizi birleştirmeyen veya ülke birliğimizi bozan siyasetçileri hayatımızdan çıkartmaktır.