Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
14 Nisan 2023

14 Mayıs seçimi niçin çok önemli

Zaman zaman burada tarihi konulara değiniyorum. Bir asır, iki asır öncesinde yaşanmış örnekler verip uyarılarda bulunuyorum. Bugün de böyle yapacağım.

Biliyorsunuz, Osmanlı’nın tasfiyesinde iç çekişme ve çözülemeyen sorunların, kardeş ve taht kavgalarının rolü büyük. Devleti yönetenlerin kusur, eksik ve kifayetsizlikleri var. Batı’nın Osmanlı üzerindeki hesapları bir türlü bitmez tükenmez bilmiyor.

İngilizlerin, İmparatorluk içindeki gayrimüslim tebayı, farklı kimlik ve ırk mensubunun ulusçuluk eğilimlerini kullanarak iç isyanlar çıkardığını her tarihçi bilir.

Birinci Balkan savaşlarında Kosova, Manastır, Selanik gibi vilayetler, Dedeağaç, Kırcaali, Gümülcine gibi birçok belde iç isyanlarla bu şekilde elimizden çıktı. Arnavutluk bağımsızlığını kazandı.

Birinci Dünya savaşı ile birlikte kayıplarımıza Bağdat, Basra, Musul, Suriye, Halep, Hicaz, Lübnan, Beyrut gibi illere Kudüs’ü Şerif Sancağı eklenir. İngilizler Osmanlı'dan intikam alırcasına gidip Kudüs Sancağın’ı Yahudilere peşkeş çeker.

Osmanlı bütün enerjisini iç sorunlarda, isyan ve siyasi çekişmelerde harcamak zorunda bırakılır. Zaten Batı’nın istediği de budur. Böylece Batı’ya siyasi mahkûmiyet dönemi başlar. Mora ve Girit elimizden çıkar. Yunanistan’ın bağımsızlık ilanı diğer birçok ulus için örnek olur.

Bu uyarıları şunun için yapıyorum…

Saldırlar bugün de sürüyor. Öyle ki, ABD ve Batı 14 Mayıs seçimini kendi seçimleri gibi önemsiyor. Türkiye üzerine planlar yapılıyor. Türk siyaset aklında bu tehlikenin farkında olan Erdoğan ve yakın ekibidir. Bu nedenle Erdoğan ABD, Batı ve içerdeki taşeronların hedefindedir.

Bu seçim ya ABD’nin tuzaklarını boşa çıkarıp hesaplarını bozacak ya da ABD ve Batı, FETÖ ve PKK yeniden ülkemizde güç kazanıp söz sahibi olacaktır. Böylece de Türkiye’nin kazanç ve kazanımları çöp olacaktır.

Sayın Erdoğan’ın defalarca beka sorunundan bahsetmesi bu yüzdendir ve önemsenmelidir. Tehlike henüz geçmiş de değil. Tarihte yaşanan şeyler yaşandı bitti diye görülmemelidir.

Siz sanıyor musunuz, Abdülhamit’e yönelik saldırılar sadece ona yönelikti, hayır onun şahsında Osmanlı Aliyi yıkmaya yönelikti. Abdülhamit Han hal edildiği gün koca imparatorluk da düşmüştü.

Bugün de, Erdoğan’a yönelik tehdit ve saldırılar böyle değerlendirilmelidir. Arka planında Türkiye’nin düşürülme planları var.

Çünkü Türkiye; Türk ve İslam dünyasının kalesidir. Kale düşerse kaledekiler de düşer. Tüm umut ve kazanımlarımız düşer. Türkiye’nin ayakta kalması demek; umut ve geleceklerini bizde görenlerin var olması demektir. Bu da, ABD’nin coğrafyamızdaki çıkarlarına aykırıdır.

Evet, Türkiye’nin ne ifade ettiği ve neye karşılık geldiği, güçlü bir Türkiye’nin nelere mal olacağı çok iyi biliniyor. Bu yüzden Türkiye’yi teslim almak için her yol deneniyor ve her kirli ilişkilere giriliyor. Doğu Akdeniz’de, Suriye’de, bölgemizde bunun için varlar.

Sırası gelmişken acı bir hatırlatmada bulunalım…

Filistin’den çekilen son Osmanlı komutanı olan Selahattin Günay hatıratında şunu yazar: Filistinli bir genç gözyaşları içinde çekilen birliğin ardından bağırır: “Bizi kimlere bırakıp gidiyorsun ey Türk?”

14 Mayıs seçimi bu nedenle çok önemli. Tarihimizde Malazgirt, Çaldıran ve Çanakkale hangi rol ve anlamda ise bu seçim de o anlam ve önemdedir.