128 milyar dolar şaşırtmacası
Gazeteci olarak sık sık gezerim.
Uğradığım yerlerdeki insanlarla da sohbet etmeye çalışırım.
Bu şekilde toplumun tüm kesimlerinin düşüncelerini daha iyi anlıyorum.
Kendisini vatandaşa adadığını söyleyen siyasilere de böyle
yapmasını salık veririm.
Vatandaşın ne düşündüğünü bilmek çok önemli.
Mesela şu “128 milyar
dolar nerede” olayı...
Sahayı yokladım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan,
AK Parti Grup Toplantısında tane
tane açıklasa da birçok kişi bu paranın kaybolduğunu düşünüyor.
Gördüğüm kadarıyla bu düşünceye sahip kişiler tek bir ideolojiye
angaje olmuş insanlar da değil.
Yani milliyetçisi,
sosyal demokratı, dindarı vs. hepsinden bu düşünceye kapılan ciddi bir
insan kitlesi mevcut.
Bir şeyin sürekli tekrarlanması doğru olmasa bile kabul
görmesine neden oluyor.
Bakınız Kripto Para meselesi...
Pandeminin başlangıcından bu yana piyasaların kötüleşmesi
nedeniyle işinden gücünden olan birçok kişi kendisine ek gelir sağlayabileceği
yeni imkânlar arıyor. (Son bir yılda borsaya olan talep artışı bunun ispatı)
Kripto para varlıklarının çok hızlı değerlenmesi ve toplum
içinde birçok kişinin bu işten para kazanması insanları dalga dalga buraya sevk
etti.
Yetkililerin, güvensiz olabileceği yönündeki tüm uyarılarına
rağmen “kripto para piyasası güvenilir”
fikri akıllara oturdu.
Konuyu az çok bilenlerin çevresindeki insanlara yaptığı
uyarılar da “Madem güvensiz neden bu
kadar insan işlem yapıyor o zaman?” cevabını aldı.
Gel gelelim, geçtiğimiz hafta ABD Başkanı Joe Biden’ın kripto paralarla ilgili bir düzenleme
yapma talimatı verdiği iddiaları ile bir anda değer kaybetmeye başlayan kripto
paralar insanların hızla bu piyasadan çıkışını da beraberinde getirdi.
Yerli kripto para borsası denilen Thodex’in kurucusu Faruk
Fatih Özer, her halde bu geri gidişin devam edeceğini düşünmüş olacak ki
işlem yaptığı internet sitesini kaparak bir anda sırra kadem bastı.
Şimdi hep birlikte ekranlarda 2 milyar dolara ulaşan bir
mağduriyet hikâyesini izliyoruz.
İşte “128 milyar dolar
nerede” inancı da bunun gibi bir şey...
Bilançolar ortada...
Ama geçtiğimiz gün Habertürk yayınına katılan Ekrem İmamoğlu’nun dediği gibi:
“Kaç kişi bilanço
okumayı biliyor ki?”
İstanbul Büyükşehir
Belediyesi’nin hesaplarını açıkça ortaya koyduğunu söyleyen İmamoğlu’nun bu çıkışı aslında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Grup toplantısında
yaptığından farklı değildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan,
“Önce sustum. Bilmiyorlar, dedim. Sonra kurmaylarım açıkladı. Ama yalan
durmuyor” diyerek Merkez Bankası rezervleri konusunu tane tane açıklamaya
başladı.
Erdoğan, CHP Genel
Başkanı Kılıçdaroğlu’nun ithamlarına; Hazine
ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, CHP’nin
İstanbul Milletvekili İlhan Kesici ve ünlü ekonomist Mahfi Eğilmez’in dediklerinin aynısını söyledi:
“Bilançolar ortada.
Hiçbir şeyin kaybolduğu yok.”
Yalnız, Erdoğan bu isimlerden farklı olarak bir de şunu
ekledi:
“Eğer okumasını
biliyorsan bizim ekonomistler sana anlatsın.”
Aslında DSP’nin eski
Genel Başkanı ve Eski Ekonomi Bakanı Dr. Masum Türker ve Dr. Hulki Cevizoğlu’nun son zamanlarda
herkesi şaşırtan açıklamaları da bu merkezde cereyan eden bir durum...
Olmayan bir şeye inandırıldıktan sonra gerçekleri farklı bir
tondan ve farklı bir taraftan göstermeye çalışan insanlar toplumda işte böyle
şaşkınlığa neden oluyor.
HAS ATATÜRKÇÜLERİN
BAKMASI GEREKEN GERÇEK
128 milyar dolar meselesi er veya geç bitecek.
Gazi Mustafa Kemal
Atatürk’ün yolundan gittiğini iddia edenlere en azından faydalı olabilecek
bir çıkış yapmaları için benden bir tüyo gelsin.
Tüm dünyada 1 Ekim
Dünya Çocuk Günü olarak kutlanıyor.
Şu anda Birleşmiş
Milletler’in 75.Genel Kurul Başkanı
olarak görev yapan Volkan Bozkır,
Atatürk’ün tüm dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan’ı Dünya Çocuk
Bayramı olarak kutlanmak üzere dünya devletlerinin gündemine taşıyabilir.
Belki has Atatürkçü olduklarını söyleyenler “128 milyar
dolar” gibi meselelerle yoğunluk yaşıyor olabilirler.
Bence biraz da buraya dikkat kesilsinler.
O zaman belki Mustafa Kemal’in yolundan bir miktar gidilmiş olunur.