1128 el, teröre imza attı!
Vatana, millete ihanet etmenin, devleti kendi ülkesinde saf dışı bırakarak dış güçleri ülkeye hükmetmeleri için çağırmanın postmodern yoluydu bu.
Devletin askerine, polisine, halkına gözü dönmüş bir şekilde saldıran bebeleri gözlerini kırpmadan öldüren acımasız ve dış bağlantılar tescilli bir terör örgütüne sessiz kalınması ise bildirinin diğer yüzüu2026
Akademisyenler, bırakınız terörü eleştirmeyi, teröristlere tek kelimelik eleştiri yöneltmeyi; terörle mücadele eden devlete meydan okumakta, devleti terörle suçlamakta ve uluslar arası oluşumları ülkeye erk olarak davet etmekteler.
Adı sözde bildiri ama gerçekte devlete meydan okuma, -terörle mücadele eden- devleti yok sayıp emniyet mensuplarını durdurma, gözlemci sıfatıyla hükmetme yetkisi gizlenmeye çalışılarak iç ve dış muhalifleri yönetime el koyma imgelerinin dışavurumuydu!
Yıllardır kundaktaki bebeleri, beli bükülmüş ihtiyarları katleden terör örgütüne en ufak bir uyarıda bulunmayı akledemeyen (!) zevat yazıktır terörle mücadele eden devlete karşı haykırmayı, içte ve dışta kaos oluşturmayı bir marifet zannetmektedirler.
Bildirinin vahameti metnin satır aralarında gizli aslındau2026
Herkese bildiriyi satır satır, kelime kelime, altını çizip düşünerek bir kez daha okumalarını tavsiye ederiz.
Bunu yapan her vicdan sahibi kan dökülmesine karşı bildiri diye kamuoyuna sunulanın aslında vatana, millete ihanetin katmerli belgesi olduğunu hemen fark edecektir.
Akademik titrleri arkasına saklanıp terör destekçiliği yapmayı düşünce özgürlüğü addedenler şu çok özenip her fırsatta örnek gösterdikleri ABD'nin, Avrupa'nın teröre destek verenlere karşı yaptırımlarını bir gözden geçirsinler bakalım.
Hatta Batıdan vazgeçtik, tarih boyunca dünya üzerinde devlete karşı terör örgütlerinin yanında duran, teröristlere destek okuyup devleti yargılayanlara müsamaha ile yaklaşan tek bir devlet örneği göstersinler yeter!
Ve dahi, ünvanların, makamların, titrlerin kabahate mazeret, masuniyet ilkesi oluşturduğuna dair belgeleri, örnekleri bildiriye ekleseler de yerinde olurdu(!).
Adı bildiri değil en açık ve yalın haliyle terör destekçiliği olan kağıda barış kamuflajı altında imza koyanlara, tarihin kendilerini "vatanlarına ihanet bildirisine imza atanlar" kategorisine dahil ederek bir sonraki kuşağa taşıyacağını bir tarihçi olarak temin edebilirim.
Akademisyenlerin terör hamiliğine soyunmaları vatan evlatları tarafından hiçbir vakit af edilmeyecek, unutulmayacak kuşkusuz.
Bugün bizler Milli Mücadele döneminde işgal güçlerine yaltaklananları nasıl anıyorsak gelecekte bunların da aynı şekilde hatırlanıp tarih sayfalarına böyle kaydedeceklerinden şüphemiz yok.
Bildiriye imza atanlar bildiri paylaşacaklarına "Terör Muhibleri Derneği" kurup bunu da kuruluş amaç ve gerekçeleri olarak kamuoyuna iletseler daha doğru olurdu.
Hoş, resmen bunu yapmamış olsalar da toplumun nazarında zaten bu şekilde görüldükleri de ayrı bir gerçektir yau2026
Twitter.com/sabihadogann