Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
17 Ekim 2023

Yunus Divanı ne söyler?

Bizim Yunus deriz.

Bizdendir, bizimdir, bizizdir.

Milletimiz özünden sever. O da ‘bir ben vardır bende benden içeri’ diyerek sevdiğini söylemiş.

Milletimizin mayasıyla ete kemiğe bürünmüştür.

Erik dalında başka meyveler tadar.

Velhasıl kelam; Bizi bizden daha iyi tanır.

Halkla iç içeyken hakladır.

Dedik ya bizim Yunus’tur.

Eğriliği olmaz, doğruluktan şaşmaz.

Dilimizi en güzel şekilde kullanırken töreye saygılıdır.

Toplumun adeta tutkalıdır Yunusumuz. Sözü fazla uzatınca saçmalayabiliriz. O demiş; Az söz erin yüküdür, çok söz hayvan yüküdür.

Yunus Emre'nin Risaletü'n-Nushiyye ve Divan-ı İlahiyat adlı iki divanının farklı nüshaları bulunduğunu edebiyat araştırmacılarımızdan öğrenmiştik. Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Himmet Büke, Vatikan Kütüphanesi’nin hizmete sunduğu dijital koleksiyonundaki Türkçe eserlerde arşiv taraması yaparken Yunus Emre Divanı’nın farklı bir nüshasına ulaşıp incelediğinde mevcut nüshalardan farklı olduğu görür ve akademik taramalarında yeni bir Yunus Emre Divanı nüshası ortaya çıkarır. Böylece 196 varaktan oluşan Vatikan nüshasının hicri 1038, miladi 1629 yılında, günümüzden yaklaşık 400 yıl önce istinsah edildiği, Yunus Emre'ye ait 200'e yakın şiir bulunduğu belirlenir.

Nüshanın dil özellikleri ve söz varlığı bakımından değerlendirildiğinde mevcut nüshalardan bir yazma olmadığını bilim insanlarımız da açıklıyorlar. Büke’nin Vatikan Nüshası çalışmasının iki ayrı kitap halinde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Yayınları arasından 2 cilt halinde okurlarıyla buluşması bilgisini Yunus'un diliyle muştulayan kadim dostum Mustafa Özçelik’i bu vesile hatırlatalım. Kitabın Aya emek veren hocamızın Anadolu topraklarını vatan yapan Gaziyan-ı Rûm, Bacıyân-ı Rûm, Ahiyan-ı Rûm ve Abdalân-ı Rûm başta olmak üzere ruh köklerimizi saçaklandıran Yesi’nin dervişlerine, erenlerin yolbaşıcıları, Türkmen kocaları, Yunus Emre, Sarı Saltuk, Hacı Bektaş-ı Veli ve daha nicelerinin ruhlarına armağan ettiğini sosyal medyadan ilan eden akademisyenimiz Hikmet Büke’yi tebrik ederim.

Umuyorum bu güzel ve yararlı eser üniversitelerimizin ilgili kütüphaneleri başta olmak üzere yurt içi ve yurt dışında kültürel gayeleri hedefleyen sivil toplum kurumlarımıza da Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından ulaştırılmıştır. Medya dünyasında kültürel yazılarına devam eden yazar ve düşünürlerimiz ile edebiyat-kültür dergilerimizin temsilcileri de düşünülmüş olmalıdır.

Yunus Emre Divanı'nın bir nüshasının Vatikan Kütüphanesinde tespit edilmesinden büyük mutluluk duyduğumuzun altını kalınca çizerken kütüphanemizde açtığımız yerin doldurulduğunu belirtelim. Bu vesile ile Yunus hakkında yeni araştırmalar yapacak olanlara yol göstereceğine inanarak şükranlarımızı arz ederiz.