Topunuz birden gavursunuz
Halk arasında gavur tabirinin anlamı çok çeşitli olumsuzluklar çağrıştırsa da bu gavurlar bunu hak ediyor. Tüm Avrupa ve Amerika kıtası bir olmuşlar ve dertleri Venezüella’nın seçilmiş başkanını yemek. Bu yamyamlıktan başka ne olabilir ve nasıl açıklanabilir.
Rabbim sen fırsat verme bu gâvurlara. Ellerinden gelse bizde de aynı şeyi hiç ar ve hayâ duymadan yapacaklar ve demokrasiyi özgürlüğü hak hürriyet ve eşitliği bize de yayacaklar. Tıpkı Irak Libya Afganistan Mısır Arabistan ve Suriye ‘de olduğu gibi.
Bu gâvurların Allah bir dediklerinin dışındaki hiçbir söz ve icraatlarına güven olmaz. Zaten dedelerimiz bu gerçekliği şöyle bir deyim kullanarak hafızalarımıza işlemiş. “Gâvurdan dost domuzdan post olmaz”. Evet, olmaz dostlar.
Dünya global bir köy ve mesafeler izafi. Saniyeler içerisinde bir ucundan diğer ucuna iletişim kurmak mümkün. Böyle bir dünyada tüm insanların gözünün içine bakarak dediğim dedik çaldığım düdük kabilinden bir haksızlığı vicdanlara yutturamazsınız. Bedelini er ya da geç ödersiniz.
Maduro’yu ne tanır ne de bilirim. Ancak ona ve milletine yapılan haksızlığı elimle düzeltemiyorsam kalemim ve dilim ile düzeltmeye çalışırım. Nitekim ülkemizde bir zamanlar kalem oynatmak ve konuşmak suç olduğu için kalbimizle buğz ediyor ve sebep olanları lanetliyorduk.
Şimdi kalemimizle nerede haksızlık varsa onu lanetleyebiliyor ve doğru bildiklerimizi de korkmadan çekinmeden yazabiliyoruz. İçerden dışardan pek fark etmiyor. Kimse de bu güne kadar yazamazsın edemezsin demedi. Bundan sonrada demez kanaatindeyim.
Ülkemiz bizden ileri gibi görülen birçok ülkeye göre birçok bakımdan daha müşfik. Amerika olsun veya Avrupa fark etmez. Onlardaki özgürlüğün, hak ve hukukun bizden geri olduğunu görüntülü ve yazılı basından gözlemleyebiliyoruz.
Fransa ‘daki sarı yeleklilere reva görülen muamele veya Amerikan polisinin acımasızlığı ile ilgili örnekler bizde yok şükür. Geçmişte olmuşların en acımasızı ile karşılaşmış bir vatandaş olarak bu yönden ülkem ile gurur duyuyorum.
Bugün ülkemizle ilgili ileri geri konuşanlar, ekonomik ve sosyal yönden yaşanılmaz görerek malı mülkü ile gavuristanlara kaçanlar er ya da geç memleket ne demek anlayacaklardır. 43 yıldır güzel İstanbul’da yaşayan bir vatandaş olarak Rabbimin verdiklerinin şükrünün aczi içerisinde her Maraş’a gidişimde şu gerçeklikle karşılaşıyorum. İnsanın doğduğu yetiştiği toprakların maddi ve manevi bedeli olamaz.
Hem doğduğum ve büyüdüğüm yer ve hem de doyduğum ve halen yaşadığım güzel İstanbul’un bir karış toprağı mı? Yoksa gavuristandaki köşkler plazalar mı sorusuna düşünmeden ve her daim ülkem derim memleketim derim.
Zaman zaman yurt dışı çıkışlarımda bu özlemi daha ülkemden çıkar çıkmaz yaşar ve hissederim. Buna başka anlamlar verenlere ise Allah selamet versin. Güle güle gitsinler. Sağlık ve mutluluk dileklerimle.
Başsağlığı:
Önceki gün İstanbul Kartal’da çöken binanın altında can veren kardeşlerime Rabbimden rahmet yaralı kardeşlerime de acil şifalar diliyorum.
