Sazımızın Yıldızları
Bizden başka milletlerde ‘Türkü çığırma’ diye bir şey var mıdır bilemiyorum. Türkü sevdamızda Nida ve Neriman Altındağ Tüfekçi, Nezahat Bayram, Muazzez Türüng, Yıldıray Çınar, Neşet Ertaş, Musa Eroğlu, Nuri Sesigüzel, Bedia Akartürk, Özay Gönlüm, Belkıs Akkale, Burhan Çaçan, Nuray Hafiftaş, İzzet Altınmeşe, Sabahat Akkiraz, Emel Taşçıoğlu, Orhan Hakalmaz ve Gülşen Kutlu gibi isimler aklımda kalanlar.
TBMM de Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinin
görüşüldüğü 17 Kasım 2022 akşamı Cumhurbaşkanlığı
Senfoni Orkestrası’nın tarihî salonunda konserdeydik. Ankara Devlet Türk Halk Müziği Korosuna Cura Bağlama, Bağlama,
Divan Bağlama, Tar, Kânun, Ut, Bas, Kaval, Mey, Zurna, Klarnet, Kabak Kemane,
Karadeniz Kemençesi, Viyolonsel, Bendir, Tef, Asma Davul’a ilave olarak klavye,
gitarın da eklendiğini bu vesileyle görmüş olduk.
Türk halk musikimizin seçkin örnekleriyle programa çıkan
koronun şefi Necmi Kıran kibarlığı
ile seyircinin takdirini kazanırken koroyu ahenkle yönetmekteki maharetini gözler
önüne serdi. Anadolu müziğinin, kültürel işleyişte, başta yer alması gereken
zengin kaynaklarımızdan biri olduğunu vurgulayan koronun seslendirdiği Yozgat
Sürmelisi duygu yoğunluğumuza artırırken Mozart’ın Türk Marşı ile tüylerimizin
ayağa kaldırdıktan sonra sahneyi bağlamanın üstatlarından Ahmet Koç’a alkışlar eşliğinde bıraktılar.
Bağlamayı konuşturan sanatçımızı ilk defa seyrettim.
İstanbul’da birçok sanatçıya aranjörlük yaptığını da öğrenirken özellikle son
günlerde sıklıkla bahsedilen Ahmet Kaya’nın
çalışmalarındaki gayretini kendisinden duyduk. Onun ezgilerden örneklerle salonu
hareketlendiren Ahmet Koç’un film
müzikleri konusunda deneyimli bir bağlama virtüözü seyretmiş olduk.
Türkülerimizi telefonlara kayıt eden seyircilerin
alkışlarıyla konser devam ederken sahneye bağlama sanatçısı Çetin Akdeniz girdiğinde alkışlardaki
artış dikkatimi çekti. İri cüssesinin tersine nezaketi ve yaptığı espriler ile
sahnede devleşen Akdeniz’i de ilk defa seyrettim. Film müziklerinde özellikle Cahit Berkay’dan seçmeleri ile Kemal Sunal ve Tarık Akan’ın film müziklerinden örneklerle geceye damgasını vurdu.
1975 senesinde Eurovizyon Şarkı
Yarışması’nda Semiha Yankı’nın söylediği ‘Seninle
Bir Dakika’ yı bağlamadan dinlerken salonun ‘Haydar, Haydar!’ seslerine
duyarsız kalamadı ve Ali Ekber Çiçek’le
sevdiğimiz türkü ile konserini sonlandırdı.
Tekrar sahneye adım atan Ahmet
Koç “Birlikte bir şeyler yapın”
dediniz diyerek Çetin Akdeniz’e bağlamasının
tellerini bırakıp sazın sap kısmında notalara bastığında salon alkıştan
yıkılıyordu.
Konser sonunda Güzel Sanatlar Genel Müdür Yardımcısı Enver Merallı’nın sanatçılara berat takdiminde
fırsatını bulup “Ankaralı dinleyicilerden
övgüyle söz ettiniz ama konserde Ankara yoktu” sitemkâr ifademe Ahmet Koç “Çağırsınlar bir daha gelir, Ankara türküleri söyleriz” cevabı hoştu.
Umarım koronun bundan sonraki konserlerine Güzel Sanatların
diğer Genel Müdür Yardımcısı Erkan
Tarhan duyarsız kalmaz. Biz de davete
icabet ederiz.
Ne diyelim? “Emeği
geçenleri tebrik ediyoruz”