İttifakların dili
Türkiye seçim startını verdi. Siz bugün bu yazıyı okuduğunuzda seçime sadece 58 gün kalmış olacak, yani iki aydan daha az.
Seçim için bütün partiler taraflarını
belli etti. Kimileri iki büyük ittifaka katılırken, kimileri üçüncü bir yol
tuttular ki bunların oy karşılığı toplamda %1’i bulmuyor. Ama yine de gerekli
görüp böyle bir blokla seçime girmeyi düşünmüşler.
İki ana ittifaktan ilki; AK Parti-MHP
ile BBP ve sonradan katılması beklenen HÜDAPAR ile Yeniden Refah Partisi gibi
muhafazakâr, dindar, sağcı, milliyetçi bloktan oluşuyor.
Diğer blok ise CHP-İYİ-DEVA-GP-SP-DP
ve (şimdilik) gizli ortak HDP ile bu ittifaka yakın duran irili ufaklı sol
partilerden oluşuyor. Bu ittifakta ise militan laikçi, seküler milliyetçi,
muhafazakâr, liberal, orta yolcu ve PKK ile yakınlığını gizlemeyen partiler yer
alıyor.
Peki, bu ittifaklar ne anlama
geliyor?
Bu ittifakları nasıl okuyabiliriz?
Nasıl oldu da bu kadar farklı
düşüncede partiler bir ittifakta yer aldılar?
Önce Cumhur İttifakı’ndan başlayalım.
Cumhur İttifakı, başını Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan’ın Genel Başkanı olduğu AK Parti ile MHP’nin 2018
seçimlerinde kurdukları ittifaktır. O tarihten beri AK Parti-MHP birlikte
hareket ettiler. Bu seçimlerde de bu ittifak devam etmektedir.
Cumhur İttifakı yeni bileşenlerle
birlikte seçimlere girmeyi planlıyor. Bunlardan biri İstanbul başta olmak üzere
pek çok büyük kentte etkili olan HÜDAPAR’dır. HÜDAPAR İç Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde
de etkilidir. HÜDAPAR’ın asıl Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgelerinde güçlü
bir siyasete sahip olduğu bilinmektedir. Bu bölgede güçlü olmalarının sebebi
seçim olsun olmasın HÜDAPAR köy köy, ilçe ilçe gezip kendi inancını ve
düşüncelerini vatandaşlarla paylaşıyor.
Cumhur İttifakı’nın düşündüğü diğer
bir bileşen ise Yeniden Refah Partisi’dir. Fatih Erbakan’ın çalışmaları ile
Saadet Partisi’nin oyları büyük oranda YRP’ye kaydı. Yeniden Refah bugün
itibariyle en az %2’lik önemli sayılan bir oy oranına sahiptir.
BBP’yi bilirsiniz, bütün seçimlerde
%1 civarında oy alıyor ki bu oran çok önemlidir.
Millet İttifakı CHP Genel Başkanı ve
ittifakın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2019 seçimlerinde İYİ
Parti ile aleni, HDP ve SP ile ise gizli kurdukları bir ittifaktır. Bu iki
parti AK Parti’den ayrılıp parti kuran Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacan’ı da
yanlarına alarak CHP-İYİ-DEVA-SP-GP-DP ile resmi (şimdilik) HDP ile de gizli
ittifak halindedirler. Buna irili ufaklı sol-sosyalist partileri de ilave
edebiliriz.
CHP ve İYİ Parti bilinen partilerdir.
Geriye kalan 4 parti ise toplum tarafından kabule layık görülmedi. 4 partinin
oy toplamı %3’ü bulmuyor. HDP’nin %7-10 arası bir seçmeni olduğunu biliyoruz
lakin Cumhurbaşkanlığı seçiminde blok olarak Kemal Kılıçdaroğlu’na oy
vereceklerini söyleyemeyiz. Bunu pek çok partiliden duyuyoruz.
Sorduğunuzu biliyorum: Birbirinden bu
kadar uzak fikirdeki partiler nasıl oldu da bir araya gelebildi?
Bunun pek çok sebebi var.
Ahmet Davutoğlu gibi kinini ön plana
çıkaranlar olduğu gibi HDP gibi talimatı dışarıdan alan partiler de vardır. SP
için bir şey söylemek istemiyorum çünkü Temel Karamollaoğlu’nun sergilediği
duruş onun hakkında yeterli bilgiyi veriyor.
DEVA için söylenecek fazla bir şey
yok. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde
Genel Başkanı R. Tayyip Erdoğan’ı aday gösteren belgenin altına imza atarken,
gizli kapalı Abdullah Gül’ün karşı ittifakın Cumhurbaşkanı adayı olma çalışmasının
“tam merkezindeydi.” Ve Sayın
Babacan bunu bizzat itiraf etti. Dolayısıyla DEVA demek Ak Parti’den bakan
olan, milletvekili olan, il başkanı olan “küskünlerin” kurdukları intikam
partisi demek. Ve parti bu görüntüyü net olarak da yansıtıyor.
İşte bu partileri bir araya getiren
hayati(!) ve dahi çok önemli sebepler(!) bunlar.
Devam ederiz inşaallah.