Dolar (USD)
35.32
Euro (EUR)
36.47
Gram Altın
3032.90
BIST 100
10000.72
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
05 May 2019

‘Cahiliyye’ye dönüş

İSLAM kendinden öncesi dönemi “Cahiliyye” olarak vasıflandırır. “Cahiliyye”, sadece “bilgisizlik” anlamına gelmez, birçok manaları havidir, bilgisizlik en sathi manasıdır.

Cahiliyye, bilgisizlikten, daha ziyade barbarlık, taassup, şiddet, kin ve nefretle dolu olmak anlamına gelmektedir.

Cahiliyye, bir konuda doğru olanın, inadına tersine inanmak, tersini yapmaktır.

Cahiliyye, sadece Hz. Peygamber’den hemen önceki dönem değildir.

Âdem-Nûh, Âdem-İbrâhim, Nûh-İdrîs, Nûh-İbrâhim, Dâvûd-Süleyman ve Mûsâ-Îsâ arasında geçen devirler de cahiliyye dönemleridir.

Peygamberlerin hep İslam’ı getirdikleri, hep İslam’ı tebliğ ettikleri düşünülürse, “İslam’la meselesi olanların tavırları toplamı” “Cahiiyye” dir.

Bugün, Fukayama’nın ”Medeniyetler Çatışması” kapsamında İslam’la çatışan, “Batı Medeniyeti” tartışmasız “Cahiliyye”dir.

“Cehl”, yani cahillik, “ilm”in zıddı olarak da kullanılmakla birlikte bu kelimenin ikinci derecedeki anlamıdır.

Goldziher, “Câhiliye”yi “Barbarlık Dönemi” olarak anlar. Hz. Peygamber, “İslâm”ı “barbarlığın karşıtı” olarak açıklamış olduğunu hatırlatır ve “câhiliye”nin asıl karşıtının “hilim” (hilm) olduğunu belirtir.

“Hilim” kelimesi “metanet, güç, teennî, itidal, sükûnet, bağışlama, yumuşak huyluluk, ahlâk ve karakter sağlamlığı, ihtiyat ve ılımlılık” gibi mânalara gelir.

Halîm, yani“hilim” sahibi, günümüzde “medenî insan” diye adlandırılan kişidir.

“Cahil” ise “azgın, arzularının esiri, hayvanî içgüdülerini takip eden, vahşi, şiddet taraftarı ve aceleci” yani “barbar kimse”dir.

Firavun, Nemrut, Ebu Cehil, Cengiz, Hitler, Stalin, Trump, Netanyahu, “barbar” yani “Cahil” kimselerdir. Bu kişilerin mensubu bulundukları medeniyetler de “Câhiliye”dir.

“Batı Medeniyeti” bu tasnife ve tanımlamalara göre tam olarak “Câhiliye”dir.

Cahiliye devri Arapları, sulh ve sükûndan uzak oldukları, güçlü ve asil sayılanları daima haklı kabul ettikleri ve adaletten yoksun bir hayat yaşadıkları için bu döneme Câhiliye denilmiştir.

Eski Arap şiirinde “cehl”, “zorbalık, şiddet, saldırganlık ve barbarlık” anlamında kullanılır, hatta “cehl” bir fazilet sayılır.

“Batı Medeniyeti” de şiddeti, saldırganlığı ve barbarlığı fazilet sayar.

Batı Medeniyeti’nin temel umdelerinden “Darwinizm”in “tabii seleksiyon”, “güçlüler ayakta kalır/kalmalı”, maddesi şiddet ve saldırganlığı yüceltir.

Tabii seleksiyona göre; güçlülerin zayıfları ezmesi, imha etmesi, sömürmesi tabiidir.

ABD’nin Trump’ı, Venezuella’yı, Irak’ı Afganistan’ı daha bir çok mazlum ülkeye ve halklarına Darwinizm’in bu “tabii seleksiyon” mantığı ile ezmektedir.

ABD’nin zorbalıkları, yani cahiliyesi, diğer batı ülkelerince olumlu karşılanmakta hatta desteklenmektedir.

“Cahiliyye”nin temel anlamlarından biri “zorbalık”tır.

İslâmî devirde, “cehl” kökünün “zorbalık”, “zorbalaşmak” mânasında kullanılması zamanla unutulmuş, bunun yerine zulüm, fısk, gurur, ceberut, tuğyan ve fücur kelimeleri kullanılmıştır.

Fârâbî, zorbalığın hükümran olduğu sitelere “zorba sitesi” mânasına “el-medînetü’l-câhile” adını vermiştir. İslam’ın hakim olduğu sitelere ise, el medinetü’l fazıla demiştir.

Firavun’un, Nemrut’un, Hitler’in, Trump’un, Netanyahu’nun pervasız “zorbalıkları” tam anlamıyla “cahiliyye” oluyor.

Trump, bize S-400 alamazsınız derken, İran’ı ambargoyla ezerken, Venezuella’ya sömürge valisi atarken “cahiliyye” yapıyor.

Habeşistan’a göç eden ilk Müslümanlardan Hz. Ali’nin ağabeyi Ca‘fer b. Ebû Tâlib; hükümdar Necâşî’ye hitaben; “Ey hükümdar! Biz câhiliye zihniyetine sahip bir kavimdik; putlara tapar, ölü hayvan eti yer, fuhuş yapardık; akrabalık bağlarına riayet etmez, komşularımıza kötülük eder, güçlü olanlarımız zayıfları ezerdi” demişti.

Câhiliye, geçmişte kalan, sadece “İslâm’dan önceki dönem” değildir.

Cahiliyye, müminlerin kafalarında bile gizliden gizliye varlığını sürdürebilir.

Hz. Peygamber; “Ümmetimin içinde câhiliye döneminden kalma, tamamen terk edemeyecekleri dört âdet vardır: Asâletleriyle övünmek, başkalarının soyuna dil uzatmak, yıldızları vesile edinerek yağmur beklemek, ölünün arkasından yüksek sesle ağlamak” demiştir.

Irkçılığı, zorbalığı, despotluğu, küstahlığı, sömürgeciliği, ceberrutluğu ile “Batı Medeniyeti” hortlamış bir “Cahiliye”dir.

Ebu Cehil, hangi mantıkla İslam’la savaşmışsa, “Batı” da aynı mantıkla “İslam”la savaşıyor.