Netanyahu’dan emir var

Netanyahu’dan emir var

6 Şubat 2023…

2 yıl önce…

Büyük bir deprem felaketi yaşadık.

Şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz…

Millet enkaz altında kalanları kurtarmaya çalışırken malum Siyokemalistler enkaz üstünde tepinerek iç savaş çığırtkanlığı yapıyorlardı.

Bunların ne milletle ne de insanlıkla asgari müşterekleri var; tek hedefleri:

Türkiye’yi kısır tartışmalarla içe döndürerek bölge ve dünya ile alakasını kesmek, Türkiye’yi zayıflatmak…

Bunu hep yapageldiler.

Suriye’de Esad’ın devrilmesi Esad’dan çok yoldaşlarını üzdü; Esad’ın kendisi İsrail ve Siyokemalistler kadar üzülmemiştir.

Türkiye’nin bölge ve dünya ölçeğinde güçlenmesi ve “Dünya Beş’ten büyüktür.” çıkışı yeni bir medeniyetin doğuşunun habercisidir.

Gazze ve Lübnan’a yaptığı saldırı ve soykırımlarla Orta Doğu'nun çehresini değiştirdiğini öne süren Netanyahu, haritayı yeniden çizdiğini söylüyor.

"Ancak Başkan Trump ile yakın çalışarak haritayı daha da iyi bir şekilde yeniden çizebileceğimize inanıyorum." diyerek soykırıma devam edeceğini açıklıyor.

Ancak bunların olabilmesi için Türkiye’nin zayıflatılması gerektiğini çok iyi biliyor.

1960’ta Türkiye’de darbe yaptırdıklarında Suriye, Irak, İran, Lübnan, Libya, Mısır vb. ülkelerde de darbe yaptırdılar.

12 Mart 1971’de muhtıra ile yönetime el koydurulduğunda Hafız Esad’a da Suriye’de yönetime el koydurulmuştu.

12 Eylül 1980’de Türkiye’de darbeden önce, Haziran’da İran ile Irak savaşını başlatmışlardı.

1990’larda siyasi cinayetlerle cinsiyetsiz ve cibilliyetsiz siyasiler eliyle ülke cinnet noktasına itilmişken Körfez’de işgal planları devreye alınmıştı.

28 Şubat’ın planlayıcılarının Dünya Siyonist Kongresince “Dünya lideri” ilan edilmesi iplerin kimlerin elinde olduğunu göstermesi açısından ibretliktir.

2000’li yıllar ise çok daha fecaat arz etmekte. 

2007’de 367 dayatması…

Aralık 2011’de Uludere provokasyonu…

Bu olaydan yaklaşık 40 gün sonra 7 Şubat 2012’de MİT’e saldırı ve buradan da Müsteşarın tutuklanması sonrası Başbakan’ın görevini yapamaz hale getirip hükümeti yıkmayı, devleti ele geçirmeyi planladıklarında milletin asıl gündemi “Barış ve Kardeşlik Süreci”idi.

27 Mayıs 2013 Gezi Darbe Girişimi ile bunu berhava ettiler.

O günlerde İMF’ye borcunun son taksidini ödemiş bir Türkiye’nin kontrolden çıkacağını gören ve hücrelerini harekete geçiren mahfiller, bugün de dâhili ve harici unsurlarıyla saldırmaya devam etmekte.

Adalet, demokrasi maskeli sokak çağrıları, savunma alanına “dokunma” taahhütleri, Karıştır çatıştır yönet taktiğinin tezahürüdür.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına hakaretlerinin de sebebi Türkiye’nin güçlenmesi, emperyalist planların bozulmasıdır.

Bundan mütevellit,  Yunanistan Savunma Bakanı Nikos (Densiz) Dendias da Rusya'nın Ukrayna'ya olan saldırısının NATO için her zaman büyük endişe oluşturduğunu ancak uluslararası kuruluşun Türkiye'den gelecek tehditleri de ciddiye alması gerektiğini söylüyor.

(Densiz) Dendias, tıpkı Siyokemalistler gibi Mavi Vatan doktrininden rahatsız:

Bu, yeni bir Türk Neo-Emperyalist, Neo-Osmanlı yaklaşımıdır" diyor.

ABD'nin Türkiye'yi "dizginlemesini", Türkiye'ye "uluslararası hukuku" ve "uluslararası deniz kurallarını" hatırlatmasını, bunun Batı'nın geleceği için önemli olduğunu söylüyor.

Densiz Dendias, Mehmetçik ile DEAŞ’ı aynı görüyor…

Şöyle diyor: "Bu hayatta yapabileceğiniz en kötü şey müttefiklerinizi unutmak, ihtiyaç duyduğunuz anda yanınızda savaşan insanları unutmak ve onlara karşı dönmek veya onları unutmaktır. Burada yıllardır DEAŞ'a karşı savaşan PKK/YPG'den bahsediyorum. Batı onları unutmamalı."

Siyokemalistler de YPG’nin Türkiye’ye saldırmayacağını söyleyerek terörü perdelemeye çalışıyorlardı.

İfrit plan:

Türkiye’yi mezhebi, ideolojik, ırkçı çatışmalarla 60, 70, 80, 90’lı yıllar da olduğu gibi içe döndürme, Türkiye’nin bölgeyle ilişkisini kesme ve yalnızlaştırılması…

Erken seçim tartışmalarıyla da siyasi ve ekonomik kaos arayışı tahkim edilmek isteniyor. ABD’nin Filistinlilerin sürgün edebilmesi, gaz odaları, ikna odaları, esir kapları kurabilmesi Türkiye’nin zayıflatılmasına bağlı…

Yangınzedelere, depremzedelere küfredenler de Netanyahuzadelerdir, aynı odağın tetikçileridirler.