Haraçhane

Haraçhane

Değerli okurlarım iç barışı bozma ve kaos yaratma uzmanı azgın azınlık yine iş başında. Ve ülkemizi bir kez daha geçmişte yaşadığımız kötü günlere götürmek için canhıraş çalışıyor.

Her 10 yılda bir yapılan darbelerden tutun da, en temel hak olan ibadet hürriyetinin elimizden alınmasına kadar bir sürü kepazelikleri yaşamış ve hatta okuma hakkı gaspına kadar götürülmüş süreçleri yaşamış ve sabrederek geçirmiş bir yurttaşım.

1993 yılında patlayan İSKİ lağımının kokusundan daha kesif bir kokunun etrafı yaşanmaz hale getirdiği son yolsuzluk bataklığını tüm açıklığı ile görenlerin üç maymun oyunu ile durumdan vazife çıkarma seremonisine dönüştürme becerisine de şapka çıkarıyorum.

Sabık İBB başkanının çapsızlığını kifayetsizliğini hatta mitomanlığını biliyordum bilmesine de Saraçhaneyi haraçhane haline getireceğini doğrusu düşünmemiştim.

Azgın azınlık her şeyin ayan beyan ortada olduğu İSKİM si kokan son büyük bir yolsuzluğu kapatmak için tencere ve tavalarla oluşturdukları boş gürültü ile yine iyice azıttı.

Eylem ve söylemleri ile de tüm dünyaya rezil olma pahasına yalan dolanları havada uçuşturuyorlar ve daha da ileri gidip ağababalarına ülkemizi şikâyet bile edilebiliyorlar.

Cumhuriyetimiz kurulduğundan günümüze ülkemizde hukuk yolu ile işlenmiş birçok cinayete kör olan üç maymuncular Saraçhaneyi haraçhane haline getiren sabık başkan için de aynı hatayı yapmaya devam ediyorlar.

Sabık İBB başkanı tutuklandığında destek twiti atan Liyon belediye başkanının yolsuzluktan tutuklanması haberi medyaya düşünce bozacının şahidi şıracı atasözünü hatırladım.

Bu güruhun ortak paydasında utanma arlanma duyusu yoktur. Yalandan kim ölmüş ki ben öleyim diyenlerin kurduğu ortak pazardan yayılan içinden çıkılması zor öyle inandırıcı yalanlar var ki Allah hukukçularımıza yardım etsin duasına kocaman AMİN diyorum.

Bu güruh geçmişten günümüze, hukuk yolu ile işlenen cinayetleri genellikle alkışlamıştır.

“Sizi buraya tıkayan güç böyle istiyor“ diyen Yassıada mahkemesi başkanı Salim Başol için gıkını çıkarmamış hatta içten içe mutlu da olmuşlarını yakın tarihimizin canlı şahitlerinden işitmişizdir.

Uzun yıllar en temel hak olan inanma ve inancı gereği başörtüsüyle okula gitmek isteyen kızlarımız Danıştay marifeti ile bu haklarından mahrum edilirken de bu güruhun sesini duyan olmamıştı.

1994 yılında okuduğu şiir yüzünden kodesi boylayan Erdoğan kırıp dökmeden, sessiz sakin ve vakar içinde cezasını çekmek için Pınarhisar’a giderken, o günün gazete sürmanşetlerinde muhtar dahi olamaz kararını veren hukuk sistemine de bir söz söylemedikleri gibi alkışlamışlardı bile.

Merhum Erbakan hocamız hukuk yolu ile işlenen cinayetleri örneklerdi ve o günkü hukukla ilgili “bu hukuk değil guguk“ demesini bile tiye alıp hocamız için olmadık kepazelikler yapılırken de bu güruh susma hakkını kullanmıştı.

Hukuk sade ülkemizde değil maalesef zinde dünyada da plastik görevi görüp yerine göre elastikiyetinde yararlanılarak, günün şartlarına göre işlem görmüştür.

En son ve bariz örneğini Gazze kasabının yargılanma sürecinde bizzat yaşadık. Uluslararası adalet divanı Gazze kasabını yargıladı, işlediği cinayetleri tutuklanması için yeterli gördü ve görüldüğü yerde tutuklanması kararını verdi.

ABD kongresinde dakikalarca ayakta alkışlanırken görülen Gazze kasabının tutuklanmasını geçtim, tutuklanma kararını veren hâkimin ABD’ye girişi yasaklandı ve itibarsızlaştırmak için her türlü alçaklık yapıldı.

Çivisi çıkmış dünyada bunlar olurken ülkemizde de son günler hararetli saçma sapan gündemlerle iç huzurumuz iğfal ediliyor. Düzenlenen mitinglerle milli birlik ve beraberliğimiz tarumar edilmeye çalışılıyor.

Yolsuzluktan tutuklanan yolsuzları savunmak için, Saraçhane meydanına çağrılan vatandaşlar arasına katılan illegal örgütlerin ekmeğine yağ süren CHP, bilinçli yâda bilinçsiz milli birlik ve beraberliğimizi iğfal ediyor. Bununla da yetinmeyen CHP anlaşılması zor olan boykot kararı ile de ülke ekonomisini acımasızca batırmaya çalışıyor.

Sisli havayı seven sureti insan mahlûklar buldukları fırsatları iyi değerlendirerek iç barışımızı bozmak için var gücüyle çalışırken onlara malzeme yetiştiren bedbahtların olmasına ziyadesi ile üzülüyorum.

Birçok dünya ülkesine göre daha iyi olan hukuk sistemimize fazla haksızlık yapmadan sabır ve sebat ile beklesek, hukukun konusu olmuş haraçhane dosyası ile ilgili karartıcı kirletici kışkırtıcı asparagaslardan uzak dursak diyorum.

Ülke gündemini günlerce meşgul eden Narin dosyası gibi bu dosya da hukuki olarak ele alınıp haklı haksız ayırımı yapılacak ve suçlu varsa adalet yerini bulacak yoksa zaten beraat kararı verilecek.

Yağırı olan gocunur atasözünü kulaklara küpe yaparak ortalığı karıştırmak isteyenlere pirim vermeyelim.

Belgeler şahitler ve açık gizli tanıklar mahkeme sürecinde tüm bildiklerini açık edecekler ve hukuk işleyecek.

Mahkeme suçlamalarla ilgili sanıklara soracak ve tutuklanma sürecinde dilleri lal olan sanıkların dilleri çözülecek ve savunma hakkı kutsal olduğu için susmak yerine bu haklarını kullanacaklar ve hukuk sağlıklı işleyecek adalet yerini bulacak.

Yaygaracılara ve kuru gürültücülere duyurulur.

Sağlık ve mutluluk dileklerimle.