Yüzlerce yıllık karşılaşma: VAKA-İ CEDİD
Enderun-ı Hümayun Nazırı Ebubekir Efendi’nin ‘Vaka-i Cedid’ adlı kitabı, İsmail Yiğit’in tercümesiyle Payidar Akademi’den okuyucularla buluştu. 1916 yılında kırk iki sayfa olarak İstanbul’da basılan ‘Vaka-i Cedid’in yazarı Ebubekir Efendi, 1768-1813 yılları arasında cereyan eden olayları kısa fakat o nispette değerli bir şekilde kaleme alarak kitabına Vaka-i Cedid ismini verdi. Anlattığı dönemin önemli hadiselerini kapsayan kitap, uzun yıllar sonra tarih meraklılarının ve araştırmacıların kütüphanelerindeki yerini alacak. Kitabı yayına hazırlayan İsmail Yiğit’in yaklaşık üç yıllık çalışması sonucu ortaya çıkan ‘Vaka-i Cedid’ bir döneme adeta ışık tutuyor.
Ebubekir Efendi’nin gözünden…
İsmail Yiğit’in aslından latinize ederek günümüz Türkçesine kazandırdığı Vaka-i Cedid’in devletin iç ve dış olaylarının hikâyesinde intizama çok dikkat edildiği ve bununla beraber diğer tarihlerde görülmeyen birçok işitilmemiş malumat ile dolu olduğu görülür. Her ne kadar Osmanlı Devleti'nin kuruluş yıllarında yeniçeri ve diğer asker sınıflarına tahsis edilen gündelik ulûfe o zamana göre oldukça yüksek ve her ihtiyacı karşılayacak derecede ise de sonraları akçenin kıymeti yavaş yavaş düşmüştü. Buna karşılık, tahsis edilmiş olan ulûfe eski hâliyle kalmış olduğundan, askerler geçimlerini sağlamak için sanat ve ticarete başlamışlardı. Hükumet ne bunun önüne geçmiş ne de ulûfelerin ihtiyaca yetecek seviyeye çıkarılmasına çalışmıştı. Bu hâl askerin terbiye ve disiplininin bozulmasına neden olmuştu. Bu kitapta; Ebubekir Efendi III. Selim, II. Mahmut, Alemdar Paşa ve Halet Efendi dönemlerinde Yeniçeri ve Hükümet arasındaki olayları ele alınmıştır.
Kitabın yazarla Eyüp Sultan’da buluşması
Vaka-i Cedid’in yazarı Ebubekir Efendi son uykusunu Eyüp’te uyuyan eski bir Eyüp Sultanlı. Oğlu, Erkânı Harp Kaymakamı Süheyl Bey’le birlikte ikisinin de kabri Eyüp’te Bostan İskelesi Sokağı üzerinde Mihrişah Valide Sultan İmareti karşısındaki mezarlıkta, sokak tarafında ve birinci sırada yer alıyor. Lahdi fesli şahidelidir. Kitabesi on mısradır. Kitabı Payidar Yayınevi’nden çıkarmanın ayrıca bir hikâyesi olduğunu söyleyen İsmail Yiğit, “Yaklaşık üç yıllık çalışmam olan ‘Vaka-i Cedid’le Payidar’a çok gidip geldim. Basılmasına ya hep bir engel çıktı ya da çalışma uzadı. En sonunda sözleşmeyi imzaladık ve kısa bir süre sonra kitabın müellifi Ebubekir Efendi’nin de tıpkı Payidar Yayınları gibi Eyüp Sultan’da olduğunu duydum ve kabrini ziyaret ettim. Kitap çalışmasından önce Ebubekir Efendi’nin mezarının Eyüp’te olduğunu bilmiyordum. Eyüp Sultan’da medfun bulunan bir yazarın kitabının da sahibinin doğma büyüme gerçek bir Eyüp Sultanlı olan Payidar’dan çıkması güzel bir tevafuk” dedi.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.