Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Yorgunluk, halsizlik sebepleri ve çözümleri nelerdir

Her sabah uyandığınızda yorgun, bitkin ve halsiz mi hissediyorsunuz? İşe gitmek veya yapmanız gereken bir işi tamamlamak size çok mu zor geliyor? Sabahları yataktan kalkmak çok mu zor geliyor? O zaman mutlaka hayat tarzınızı, beslenmenizi değiştirmek ve psikolojik rahatsızlıklarınıza çözüm bulmanız gerekir. Çünkü hayat güzel ve sağlıklı bir şekilde yaşamaya değer diye düşünüyoruz.
Yorgunluk, halsizlik sebepleri ve çözümleri nelerdir
04 Eylül 2018 12:52:00
Her sabah uyandığınızda yorgun, bitkin ve halsiz mi hissediyorsunuz? İşe gitmek veya yapmanız gereken bir işi tamamlamak size çok mu zor geliyor? Sabahları yataktan kalkmak çok mu zor geliyor? O zaman mutlaka hayat tarzınızı, beslenmenizi değiştirmek ve psikolojik rahatsızlıklarınıza çözüm bulmanız gerekir. Çünkü hayat güzel ve sağlıklı bir şekilde yaşamaya değer diye düşünüyoruz.

Her sabah uyandığınızda yorgun, bitkin ve halsiz mi hissediyorsunuz? İşe gitmek veya yapmanız gereken bir işi tamamlamak size çok mu zor geliyor? Sabahları yataktan kalkmak çok mu zor geliyor? O zaman mutlaka hayat tarzınızı, beslenmenizi değiştirmek ve psikolojik rahatsızlıklarınıza çözüm bulmanız gerekir. Çünkü hayat güzel ve sağlıklı bir şekilde yaşamaya değer diye düşünüyoruz.

1. Vitamin ya da mineral eksikliği

Vücudunuzdaki demir, D vitamini ya da B12 vitamini eksikliği; yorgun, gergin ve zayıf hissetmenize neden olabilir. Birçok uzmanın ortak görüşüne göre, D vitamini eksikliği oldukça yaygınken; bu vitaminin eksikliği kasların zayıflamasının ve kas ağrılarının temel nedenlerindendir. Özellikle doğurganlık çağındaki kadınlarda, demir eksikliği ve kansızlık riski oldukça yüksektir.

Yorgunluğunuzun nedeninin vitamin ya da mineral eksikliği olduğunu düşünüyorsanız, detaylı bir kan analizi yaptırın. Vücudunuzu güçlendirmek için, vitamin ve mineral takviyesi almayı ihmal etmeyin.

2. Depresyon

Araştırmalara göre, depresyondaki kişiler, depresyonda olmayanlara göre 4 kat daha fazla yorgunluktan yakınıyor.

Depresyonun etkilerini azaltabilmek ve uykunuzu düzene sokabilmek için egzersiz yapmaya başlayabilirsiniz. Haftada 3-5 kez olmak üzere, ortalama 30 dakikalık egzersizler, vücudunuzun çalışma temposunu düzenlemek için yeterli olacaktır. Eğer terapi ya da ilaç tedavisine ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız, bir doktora başvurmanızda fayda var.

Kış aylarında daha çok artan depresyon ve yorgunluktan yakınıyorsanız, sebebi mevsimsel depresyon ya da bilinen adıyla “kış depresyonu” olabilir. Psikiyatr Marla Wald, mevsimsel depresyonun tedavisi için kullanılan ışık terapisinin yanı sıra, her gün en az 20 dakika dışarıda vakit geçirmenizi öneriyor. “Kış depresyonundan kolayca kurtulabilmenin yolları“

3. Böbrek üstü bezleriyle ilgili problemler

Adrenalin ve kortizol salgısından sorumlu böbrek üstü bezleri, stresli olduğunuz durumlarda salgısını arttırır. Ancak stres seviyeniz yüksekse ya da sürekli stresliyseniz, böbrek üstü bezleriniz aşırı çalışmaktan yorulabilir ve yıpranabilir. Adrenal yorgunluk olarak bilinen bu durum, gün içerisinde gerekenden daha az kortizol salgılanmasına neden olarak, enerji düşüklüğüne ve gece uykusunda problemlere neden olabilir.

Böbrek üstü bezlerinizi dinlendirebilmek için, meditasyon yapmayı deneyin. Meditasyon, kortizol salgısını yavaşlattığından, böbrek üstü bezlerinize ihtiyacı olan dinlenme süresini vermenizi sağlar. Fibromyalgia & Fatigue Centers Medikal Direktörü Jacob Teitelbaum’a göre, B5 ve C vitaminleri de, böbrek üstü bezlerini güçlendirici etki yapabilir. “Düzenli olarak meditasyon yapmak için öneriler“

Sürekli yorgun hissetmenin nedenleri Sürekli yorgun hissetmenin nedenleri

4. Beslenme düzeni

Vücudun susuz kalması, yorgunluğun en büyük sebeplerindendir.

Kafein uykulu sabahların kurtarıcısı olsa da, diüretik (idrar söktürücü) etkisi nedeniyle vücudun susuz kalmasına neden olacağından, aşırı kahve tüketiminden kaçınmalısınız. Diyetisyen Bonnie Taub-Dix’e göre, günde en az 8 bardak sıvı tüketmelisiniz. Yüksek lifli gıdalarla besleniyorsanız, bu miktarı arttırmanızda fayda var.

Gıda hassasiyeti de yorgunluğun bir başka sebebi olabilir. Örneğin, laktoz intoleransı ishale neden olarak, vücudun susuz kalmasına neden olur. Özellikle işlenmiş besinler, gıda hassasiyetini azdırarak yorgun hissetmenize sebebiyet verebilir.

5. Gizli hastalıklar

Yorgunluğunuzun nedeni yukarıda saydıklarımızdan biri değilse, bir doktora görünmeniz faydalı olabilir. Fibromiyalji, hipotiroid veya kronik yorgunluk sendromu gibi ilk bakışta tanısı konulamayan rahatsızlıklar; aşırı yorgunluk, kalitesiz uyku, dikkatsizlik ve kas ağrılarına neden olabilir. National Academy of Hypothyroidism kurucusu Kent Holtorf’a göre, kadınların bu rahatsızlıkları riski, genetik nedenlere bağlı olarak, erkeklerden daha fazladır.

Fibromiyalji, merkezi sinir sistemindeki anormalliklerden kaynaklanırken, kronik yorgunluk sendromu genellikle enfeksiyona bağlıdır. Standart kan testleri genellikle bu enfeksiyonları saptamakta yetersiz kaldığından, kan testiyle birlikte fiziksel muayene yaptırmanız da gerekebilir.

Sürekli yorgun hissetmenize neden olabilecek bir başka rahatsızlık uyku apnesidir. Uyku apnesi, dar nefes yollarına sahip olan kişilerin, uyku esnasında nefeslerinin kesilmesine neden olur. Bu durum, ne kadar uyursanız uyun, dinlenemiyor olmanızın da başlıca nedenlerindendir.

Uyku istatistikleri

2008 yılında Amerika’da Centers for Disease Control and Prevention tarafından yapılan ve 403,981 kişinin katıldığı bir araştırmaya göre;

Kadınlar, “yetersiz uykudan” daha fazla yakınıyor. Yeterli uyku alamadığını belirten kadınların oranı 12.4 iken, erkeklerde oran 9.9’a kadar düşüyor. İşsizlik, uykusuzluk sebebi olabilir. Araştırmaya katılanlardan herhangi bir işte çalıştığını belirtenlerin dinlenerek uyanma oranı, işsizlere göre daha yüksek. En iyi uyku düzenine sahip olanlar ise, en düşük (%9.5) yetersiz uyku oranı ile “emekliler” olduğu sonucuna ulaşılmış. Eğitim seviyesi arttıkça uyku düzeni de artıyor. Üniversite mezunu olanların, lise mezunlarına göre; uyku esnasında daha çok dinlendikleri sonucuna ulaşılmış. Evli ya da yalnız olmak, uyku düzenini etkilemiyor. Diğer yandan, medeni durum üzerine yapılan araştırmalarda yeterli uyku alamama oranının en yüksek olduğu grup dul ya da boşanmış olanlar. Yaşadığınız yer uyku kaliteniz üzerinde etkili olabilir. Batı Virginia’da uykusuzluk oranı %19’lar civarında seyrederken, Kuzey Dakota’da bu oran %7.4’e kadar düşüyor. Yaşınız ilerledikçe daha iyi uyuyorsunuz. Aynı araştırmada 65 yaş üzeri grupların yetersiz uyku oranının en düşük olduğu saptanmış.

En son gelişmelerden haberdar olmak için whatsapp kanalımızı takip edin