Yaralanan öğrenciye çok geçmiş oldun diyorum. İnşallah en kısa zamanda iyileşir. Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Tamer Yılmaz 2020 yılı ağustos ayında sayın Cumhurbaşkanımız tarafından atandı. Bu üniversitenin bir personeli olarak rektör Tamer Yılmaz ve ekibi hiçbir konuda başarılı değiller. Üniversitenin “7/24 Şikayet Öneri İstek” hattına her sene köpeklerden şikayet eden ortalama kırk elli şikayet yazılı olarak yapılır, dikkate alınmaz. Yıldız Teknik Üniversitesinin Davutpaşa Kampüsünde köpekler sürü halinde geziyorlar. Hayvanseverlik güzel bir şeydir de bu kadar köpeğin sürü halinde gezmesi hele bir eğitim kurumunda gezmesi çok yanlış. Üniversite sonuçta bir köpek barınağı değil, eğitim kurumu. Şu anki Rektör Tamer Yılmaz eleştiri ve önerilere son derece kapalı, övgüleri ise adeta havada kapan bir insan. Tamer Yılmaz döneminde Yıldız Teknik Üniversitesinde bilimsel çalışma adına en ufak bir gelişme yok hatta gerileme vardır. Nisan ayında bir köpek saldırması olayı olayı ve 14 Temmuz 2023 tarihli bu olay. Rektör Tamer Yılmaz dan önce Üniversitenin Yıldız kampüsünde köpek yok iken Yıldız kampüsünü de köpeklendirdiler. Yıldız Kampüsü sevimli kedileri ile güzel bir mekan iken bu kampüste de köpekler boy göstermeye başlayınca kediler Yıldız Kampüsünü terk ettiler. Bu yaralanan bayan öğrencilerin psikolojik durumları nasıl düzelecek. Rektör Tamer Yılmaz’ı Davutpaşa Kampüsünde yürürken, kampüsü dolaşırken gören olmamıştır. Ona göre hava hoş. Mesaisi bitene kadar durur sonra son derece lüks resmi aracına atlar gider. Rektör Tamer Yılmaz göreve gelir gelmez Üniversitede 25 senedir üretim yapan Marangoz atölyesini, demir atölyesi ve cam atölyesini kapattı. Marangöz atölyesi gayet güzel masa, sandalye, dolap yaparak üniversitenin akademik ve idari personelinin masa, sandalye ve dolap ihtiyaçlarını karşılıyordu. Demir atölyesinde çok güzel ustalıklar yapılarak parmaklık, demir kapılarda çıkan sorunları çözerek, gereken yerlere demir bariyer yapma ve benzeri çalışmaları ile Üniversiteye hizmet veriyordu. Cam atölyesinde üniversitenin kırılan camları yerine cam takılıyordu. Bu üç atölyeye de zaman zaman resmi işler nedeni ile uğrardım hiç boş durduklarını görmedim. Şimdi marangoz atölyesinin demir atölyesinin ve cam atölyesinin verdiği hizmetler ihale yolu ile karşılanacak. İhale kime hangi firmalara kalacak acaba? İhale çok temiz hiçbir şaibesi olmayan bir yoldu değil mi? Öte yandan marangoz, demir ve cam atölyesinin yirmibeş civarında personeli ne iş yapacak? Bu adamlar teknik eleman olduğu için üniversiteye kendi dalları dışında hiçbir hizmet yapamazlar. Tabi bunlar kadrolu oldukları için işlerine son verilemiyor üniversitenin değişik birimlerinde görev alıyorlar ama oradada resmi yazışma hazırlayamazlar bir iş yapamazlar sabah gelip mesai bitince giderler. Marangoz ve Demir atölyesinin kapatılması ile bu atölyenin bulunduğu ikibin metrekarelik bir alan ıssız kaldı köpekler buralarda daha fazla cirit atıyorlar. Mesela saldırıya uğrayan bayan bu civardan geçerken saldırıya uğrasa idi mutlaka atölye çalışanları bu bayanı hemen korurdu. Bu denli bir yaralanma olmazdı, Öte yandan marangozluk, demircilik ve cam işleri birer sanat işidir. Rektör Tamer Yılmaz döneminde üniversitede bilimsel gelişme adına bir ilerleme kaydedilmediği gibi marangoz, demir ve cam atölyeleri kapatılarak sanata da darbe vuruldu. İhale usülüne yol verildi. İhale denen şeyin etrafında dönen dedikodular ise herkesin malumu.