Dolar (USD)
34.64
Euro (EUR)
36.42
Gram Altın
2914.46
BIST 100
9667.22
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

YAŞAM KOÇ'U

Soma'da 284 işçiye mezar olan madenin sahibinin açıklaması Türkiye derinden sarstı. İlk önce kazada "hiçbir ihmalimiz yok" diyen şirket sahibi, daha sonra madende yaşam odalarının olmadığını itiraf etti. Yaşam odalarını İstanbul Levent'te bulunan "omurga" gökdelenine yapan maden sahibi, canlı yayında şirket tanıtımı yaptı. Kazanın sabotaj olabileceği iddialarında bulundu.
YAŞAM KOÇ'U
17 May 2014 11:50:00
Soma'da 284 işçiye mezar olan madenin sahibinin açıklaması Türkiye derinden sarstı. İlk önce kazada "hiçbir ihmalimiz yok" diyen şirket sahibi, daha sonra madende yaşam odalarının olmadığını itiraf etti. Yaşam odalarını İstanbul Levent'te bulunan "omurga" gökdelenine yapan maden sahibi, canlı yayında şirket tanıtımı yaptı. Kazanın sabotaj olabileceği iddialarında bulundu.

Soma Holding Maden İşletmeleri Genel Müdürü Ramazan Doğru, şirketlerinin düşüncesine göre kazanın "140 kotunda 4. bant" olarak tabir ettikleri ana yolda meydana geldiğini belirterek, "Tespit edilmesi mümkün olmayan kömür içinde kızışma meydana geldi. Ocağın genel hava girişi olduğu için aşırı hava hızı var. Meydana gelen kızışma nedeniyle yukarıdan düşen korlar çok çabuk yangını şiddetlendirdi. Trafoyla alakası yok" dedi.

Pişkin pişkin soruları yanıtladılar

Maden işletmesinin yöneticilerinin facianın meydana geldiği alanda bulunan konferans salonunda düzenlediği, yerli ve yabancı çok sayıdaki basın mensubunun takip ettiği toplantıda, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan, işletmeciliğini yaptıkları madeni "Türkiye'nin en ileri düzeydeki emniyetli madenler safhasına getirdiklerini" savunarak, olay nedeniyle büyük üzüntü yaşadıklarını söyledi.

İlk kez böyle bir şey yaşadık

Soma'da facianın yaşandığı madenin işletmeciliğini yapan Soma Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan, maden üst düzey yöneticileriyle birlikte basın toplantısı düzenledi. "Elim bir kaza sonucu canımızı, ciğerimizi kaybettik, yaralılarımız var" diyerek büyük üzüntü yaşadıklarını aktaran Alp Gürkan, devletin ilk günden itibaren tüm kurumlarını seferber ettiğini belirterek, destek olanlara teşekkür etti. Jeoloji mühendisi olduğunu ve 49 yıldır bu mesleğin içerisinde jeolog olarak başlayıp maden işletmeciliği ile devam ettiğini kaydeden Gürkan, 1984'te küçük bir işletmeyi devralarak işletmeye başladığını 30 senede 6 bin civarında kişinin çalıştığı büyük bir işletmeler grubuna dönüştüklerini bildirdi.

Canım yanıyor, içim yanıyor

Önem verdiği şeyin elde ettiği gelirin tümünün işlettiği madenlerin geliştirilmesine, çalışanların hayat standartlarını yükseltilmesine yatırmak olduğunu kaydeden Gürkan, "Hayatımın en büyük elemini yaşadığım bu kazanın olduğu maden işletmesini Türkiye'nin en ileri düzeydeki emniyetli madenler safhasına girmesinin mutluluğunu yaşıyordum" dedi. Salı günü gelen habere inanamadığını söyleyen Gürkan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Olması imkansız bir şey söylüyorlardı. Nasıl olduğunu da anlamamıştım. Trafo patlaması diyorlardı, başka şeyler söylüyorlardı. 49 senelik bütün hayatını maden işletmelerinde geçirmiş, onlarla yerin altında çalışmış, onların çoğunu oğlum kardeşim gibi görmüş bir insan olarak böyle bir trafonun patlayabilmesinin imkansızlığını düşündüm. Acilen geldim. İçerideki arkadaşların ıstırabını yaşayarak diğerlerinin de çıkarılmasına çalıştım. Canım yanıyor, içim yanıyor. Beni tanıyan insanlar beni çok yakından bilirler. Bunların babaları benim yanımda çalışarak emekli olmuş kişilerdir" dedi.

Trafoyla ilgisi yok

Soma Holding Maden İşletmeleri Genel Müdürü Ramazan Doğru ise gazetecilerin faciaya ilişkin sorularını yanıtladı. Madende elim bir kaza yaşandığını ifade eden Doğru, havzada 25 yıldır çalışan bir maden mühendisi olarak kaybedilen insanların çoğunu tanıdığını ve büyük acı yaşadığını belirtti.

Doğru, "Burada 2 bin 941 civarında çalışanımız vardı kazadan önce işletmemizde. Soma Grubu'nda çalışan toplam personelimiz ise 5 bin 800 civarındadır" dedi. Kazanın tam olarak nasıl yaşandığını, cenazelerin alındıktan sonra ancak inceleme yapacak bilirkişinin söyleyebileceğini dile getiren Doğru, şöyle konuştu: "Biz yorum yapıyoruz. Bizim görüşümüz şudur, bu kaza bizim 140 kotunda 4. bant diye tabir ettiğimiz ana yolda meydana gelen kaza. Tespit edilmesi mümkün olmayan bir kızışma meydana geldi. Kömür içinde kızışma meydana geldi. Ocağın genel hava girişi olduğu için aşırı hava hızı var. Meydana gelen kızışma nedeniyle yukarıdan düşen korlar çok çabuk yangını şiddetlendirdi. Trafoyla alakası yok. Şu anda o noktaya ulaşıldı. Arkadaşlarımız şu an o noktada çalışıyor. Trafoyla ilgimiz yok bizim."

Batmak üzereyken KOÇ kurtardı

Koç Holding'e ait bir madenin taşeronluğunu 30 yıl önce alarak batmaktan kurtulan Soma Holding'in yükseliş grafiği, madencilikte nasıl kazanç sağladığını da gözler önüne seriyor. Gürkan, 1970'li yılların sonlarına doğru yaşanan akaryakıt sıkıntısı ve makine ithalatındaki zorluklar nedeniyle işletmesinin kapısına kilit vurunca imdadına Koç Grubu yetişti. Gürkan, borçlarını nasıl ödeyeceğini düşünürken, Koç Grubu'na ait Tirebolu'daki madeni taşeron olarak işletme fırsatı çıktı. Gürkan, buradan kazandığı parayla Soma'da kömür madeni işine girdi.

Beyaz Türk kardeşliği

Doğan Grubu yayın organlarının haberlerinde, hükümet ve Başbakan Erdoğan aleyhtarı haberler son derece provokatif üslupla verilirken facianın asıl sorumlusu olan özel maden şirketini ve sahibini koruma gayreti içine girdi. Çelişkili yazılı açıklamalar dışında üç gündür kamuoyuyla sağlıklı bir irtibatı bulunmayan maden ocağının sahibi Alp Gürkan'a sadece Doğan Grubu'nun yazarları ulaşabildi. 300'e yakın insanın yaşamını yitirdiği maden ocağının sahibini kollama gayreti gözlerden kaçmadı.

Masonluğu nuru

Bazı medya organlarının Alp Gürkan'ı görmezden gelen perspektifinden sonra, sosyal medyada "Alp Gürkan'a neden dokunulmuyor?" tarzında sorular soruldu ve Gürkan'a yönelik yaklaşım sorgulandı. Gürkan'ın sorgulanmaması 2000 yılında yayımlanan "Masonluğun Nuru" başlıklı yazısıyla da ilişkilendirildi. Twitter'da söz konusu yazıya ithafta bulunarak "Plaza gazetecilerinin patronun adını ağızlarına niye almadıkları anlaşıldı" şeklinde tespitler de yapıldı.

En son gelişmelerden haberdar olmak için whatsapp kanalımızı takip edin