Uygur Türkleri büyük tehlikede!
Çinli insan hakları kuruluşları, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde milyonlarca Uygurun "yeniden eğitim" gerekçesiyle toplama kamplarında tutulduğunu ileri sürdü.
Birleşmiş Milletler (BM) Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılması Komitesinin (İHOP) Çin'de ayrımcılığa uğrayan topluluklarla ilgili İsviçre'nin Cenevre kentinde düzenlediği toplantıya katılan insan hakları kuruluşları, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yerel yöneticilerin siyasi olarak sakıncalı tutumlar içinde olduğunu iddia ettiği bireyleri siyasi eğitim merkezlerinde alıkoyduğunu öne sürdü.
Örgüt temsilcileri, toplantıda yaptıkları sunumlarda, herhangi bir yargı kararına dayanmadan hürriyetinden alıkonulan kişi sayısının 3 milyonu bulduğu ifade etti.
Mutluluğu Gerçekleştirme Araştırma Enstitüsünce, Uygurların Çinli etnik azınlıklar içinde en fazla ayrımcılığa uğrayanlardan biri olduğuna dikkat çekildi.
Pekin yönetiminin, son dönemde bölgede "3 şeytan" olarak adlandırdığı ayrılıkçılık, etnik, dini aşırılıkçılık ve terörizmle mücadeleyi öncelik haline getirdiği, bu kapsamda Uygur halkının gündelik yaşamındaki her türlü hareketin totaliter rejimlerdeki gibi her an izlendiği belirtildi. Müslüman kültürüne ait her belirtinin şüpheli görüldüğü, Uygurların çocuklarına Müslüman isimleri vermelerinin yasaklandığı ve oruç tutmayacaklarına dair belgeleri imzalamaları istendiği ifade edildi.
Çocuklarına Müslüman adı koyan çift eğitim kampına yollandı
Uygur bir çiftin yeni doğan bebeklerine Müslüman adı taktıkları için yeniden eğitim kampına gönderildiği kaydedildi.
Toplantıda Uygur halkının sorunlarını dile getiren diğer bir kuruluş olan Dünya Uygur Kongresi de Çin yönetiminin Uygur ve Kazak etnik grubundan kişileri siyasi endoktrinasyon kamplarında tuttuğunu dile getirdi.
3 milyon kişinin kamplarda tutulduğu tahmin ediliyor
Kuruluş, Ağustos 2018 itibarıyla yaklaşık 3 milyon insanın yasal savunma hakkına sahip olmadan bu kamplarda tutulduğunun tahmin edildiğini belirtti.
İnsanların kamplarda yargı kararı olmadan alıkonulduğu ve kampta bulundukları sürede aileleriyle irtibat kurmalarının engellendiği ifade edildi.
Kamplarda alıkonulanlar arasında kendi ailesinden bireylerin de olduğunu ifade eden örgüt temsilcisi, adil yargılamaya dair kaygılarını dile getirdi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) bir süre önce yayınladığı raporda, son iki yılda Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde çok sayıda kişinin "önleyici polisiye tedbiri" adı altında suçsuz yere alıkonulduğu ve siyasi açıdan tehlikeli olarak değerlendirilen bireylerin herhangi bir yargı kararı olmaksızın "siyasi eğitim merkezleri" denilen gözaltı merkezlerine gönderildiği iddialarına yer vermişti.u200b
Avrupa Birliği (AB), Çin ile yapılan İnsan Hakları Diyaloğu toplantısında Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki "siyasi eğitim merkezleri"nin endişe kaynağı olduğunu vurgulamıştı.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.