Türk aktivistini katledenlere dava açıldı
İsrail'in Nablus'ta şehit ettiği Türk-ABD vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi'nin katilleri ve azmettiricilerinin yargılanması için, Yeryüzü Avukatları Derneği (WOLAS) İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusu dilekçesi verdi. Katillerin cezalandırılması amacıyla kamu davası açılması talep edildi. Dilekçede, Ayşenur vurulduğu an yanında bulunan ve Nablus'taki hastanede Ayşenur'un başında ağlayan Avustralyalı aktivist Helen Maria O’Sullivan'ın tanık olarak beyanlarına da yer verildi.
O’Sullivan hastanede Ayşenur'un başında böyle gözyaşı dökmüştü,
Elimden geleni yapacağım
Ayşenur’la protesto öncesi partner olarak eşleştiklerini belirten O’Sullivan, onu vuranların hesap vermesi için elinden gelen her şeyi yapacağını belirtti. O’Sullivan, o anı şöyle anlattı:
"İsrail askerleri 200-250 metre ötedeki tepeye konuşlanmıştı. Sanki rutin bir protesto için zemin hazırlanıyor gibiydi. Bana bunun her cuma günü namazdan sonra yapıldığı söylendi. Erkekler dua ederken Ayşenur, ben ve birkaç gönüllü arka tarafta duruyorduk. Ayşenur sessizce dua etmek için ellerini kaldırdı. Duadan sonra yaşlılar ayrıldı, çocuklar ise hızla tozlu yola çıktı. İsrail askerlerinden bir uyarı gelmedi. Dağılma ya da terk etme talimatı da verilmedi. Çocuklar askerlere Arapça bağırdı, ardından taş fırlattı. Ancak bu sembolik bir meydan okumaydı. Çünkü taşların askerlere ulaşma şansı yoktu."
Gaz bombası sonra kurşun
"Herhangi bir uyarı yapılmaksızın önce birkaç göz yaşartıcı gaz bombası atıldı. Filistinliler ve gönüllüler, kayalık tepeden aşağı doğru çekildi. İkimiz de endişeliydik. Yeni gönüllüler olarak Ayşenur'la protestonun arka tarafında kalmaya karar verdik. Olanları kayıt altına alıp belgeleyecektik. Şiddetli bir silah sesi duyuldu, insanlar ‘Gerçek mühimmat’ diye bağırdı."
Eğilirken düştü sandım
"Mermilerin çöp kutuları ya da yakınlardaki metal bir şeye çarptığını duyduk. Ayşenur’la birlikte tepeden aşağı inip zeytinliğe sığındık. Nispeten güvende olduğumuza inanarak bir zeytin ağacının arkasında dinlenip nefes almak için birkaç dakikalığına durduk. Ortalık sessiz sakin görünüyordu. İkimiz de tepeden askerlerin olduğu yere bakıyorduk. Ayşenur’un ağacın kenarından daha net görebilmek için eğildiğini düşünüyorum. Birkaç saniye içinde, bir başka kurşunun kulakları sağır eden şiddetli sesini duydum. Ayşenur sol tarafımda, bir kol mesafesi kadar yakınımdaydı. Arkadaşımın yere düşüşünü dehşet içinde izledim."
Planlı bir infaz
"İlk düşüncem, eğilirken düştüğü yönündeydi. Yüzü yerde, başı yokuş aşağı, bacakları hafif kıvrıktı. Yüzünü görebilmek için çevirmeye çalıştım. Şakağının sol tarafı ve burnunda kan vardı. Gözleri açıktı ve biri arkaya kaymıştı. Cevap vermiyordu. Ayşenur'un kaza kurşununa kurban gittiğine inanmıyorum. Bu meşru müdafaa da değildi. Bu, uluslararası tanıkları hedef alan soğukkanlı ve planlanmış bir infazdı."
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.