Trump'ın seçilmesi bizi nasıl etkiler?
ABD'nin en büyük anket şirketlerinin itibarlarını sıfırlayarak seçimi kazanan Trump, kampanya stratejisini "kavga, çatışma, kamplaşma, kutuplaşma" üzerine kurdu.
ABD'lilerin birikmiş öfkelerinin ve "Yoksa artık süper güç değil miyiz?" kaygılarının üzerinde sörf yaptı.
Osmanlı İmparatorluğu için Viyana kapılarındaki ilk mağlubiyet nasıl "dünya hakimiyetinin" sonunu işaret ettiyse, ABD için de 11 Eylül sonrasında Afganistan ve Irak operasyonlarından istediği neticeleri alamamak da böyle bir "tehlike"yi haber verdi.
Sovyet tehdidi bitti derken, Rusya-İran-Çin hattında kurulan ve "Süper Güç" olarak Çin'in önderlik ettiği devasa organizasyon ABD halkının korkularını tırmandırdı.
Mortgage krizinin yıkıcı etkilerini üzerinden atamayan ABD'liler, Demokrat Parti zihniyetinin "faizleri arttırma" konusundaki ısrarının ekonomiyi iyice dara sokacağına inandı.
DAEŞ'in (göstermelik) kafa kesme operasyonları ile iyice korkutulan ABD halkı, Obama'nın İslam ülkelerini ziyaretlerle başlattığı "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh"çu yaklaşımının "düşmanları" cesaretlendirmekten başka işe yaramadığı yönündeki propagandanın da etkisiyle Trump dedi.
FEMİNİST TEPKİLER FAZLA İŞE YARAMADI
Trump söylemleriyle bir yandan başta Meksikalılar olmak üzere göçmenlerin tepkisini çekerken diğer yandan da feministleri kızdıran laflarıyla tepki çekti.
Hillary'nin zaferden emin olmasının en önemli sebebi kadın seçmenin oyunu "çantada keklik" görmesiydi.
Bu olmadı ya da istediği seviyede olmadı.
"Clinton Ailesi", kadınları çekebilecek evsafta değildi, bir dolu çirkinliğin adresiydi.
"Monica" ihanetini "sindirebilen" bir kadın tiplemesi, ABD'li kadınları yeterince çekemedi.
ABD'LİLER FİLMLERDEKİ GİBİ DEĞİL
Her giden bunu söyler; filmlerdeki ABD'liler gayet güçlü, şık, fit filanu2026
Sokaktaki ABD'li ise, obez, dağınık, pis.
Zeki değil, çevik değil, ahlaklı değil.
Trump, "Birini öldürsem bile seçmenim benden vazgeçmez!" derken, karşısındaki seçmenleri çılgınca alkışlıyordu kendisini.
Kendisine hakaret edilmesinden zevk alan tipler!
TÜRKİYE HEP "İYİ GEÇİNMEK" İSTEDİ AMA!..
"Zafer" konuşmasında "Bizimle iyi geçinmek isteyen her ülkeyle iyi geçineceğiz!"dedi Trump.
İyi, Türkiye bu işe aday.
Bugüne kadar müttefiklik ilişkisine zarar verecek tek bir adım atmadı Türkiye, ihanetler hep ABD'den geldi.
Türkiye'nin başına her türlü belayı açtı ve her türlü belayı destekledi.
Umarız Trump bundan vazgeçer.
Zira, Türkiye de 'kendisiyle iyi geçinmek isteyen ve bunu icraatıyla gösteren her ülkeyle iyi geçinmek ister!..'
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN MANŞETE TIKLAYINIZ
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.