Telaşlı saldırı
ADEM KIZILAĞIL/ ANKARA
Türkiye'de, geçen 11 yıl içerisinde yapılan sessiz devrim reformları her seferinde statükocular tarafından hedef gösteriliyor. Ülkede, bir dönemin kapanmasında büyük rol oynayan 2010 referandumu da aynı şekilde hedefe konulmuş olsa da, millet statükocuların oyununu bozmuştuu2026
Geçtiğimiz günlerde açıklanan demokratikleşme paketi de yine aynı odakların saldırısına maruz kaldı. Her seferinde reformlara ayak direyen bu odakların ellerindeki argümanlar tek tek alındıkça telaşa kapılıyor, koltuklarını kaybetme korkusuyla saldırıya geçiyorlaru2026 Öte yandan her seferinde statüko bekçiliğine soyunan CHP'nin ise demokratikleşme paketine yaptığı ağır ve tutarsız eleştirileri dikkatlerden kaçmıyoru2026 Milat'a konuşan Gazeteci Yazar Abdurrahman Dilipak, "Ülkenin çocuklarının kanları ve gözyaşları üzerine yıllardır kendilerine iktidar ve servet üretenler, bu kontrollü bunalım stratejisini sürdürmek istiyorlar" dedi.
Yeni reformlar bekleniyor
Demokratikleşme adımlarının devam etmesi gerektiği vurgusunu yapan Dilipak, "Daha fazlası gerekiyor, toplum daha fazlasını bekliyor. Bu beklentiler Başbakan Erdoğan tarafından dile getirildi. Erdoğan, reformların devam edeceğini söyledi. Belki önce anayasa değişikliği gerekli ve ardından daha geniş kapsamlı reformlar. Ama bu günkü siyasi dengeler içinde bu paketin yapılmasını çok önemli buluyorum" diye konuştu.
Daha çok yol var
"Paketi kimileri az bulurken, kimileri çok buluyor" diyen Dilipak, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bu durum ilk kez yaşanmıyor. Ama düne göre daha iyi bir noktadayız, ama olması gerekene göre daha kat etmemiz gereken uzun bir yol var. Hala hacı, hoca demek suç; tekke ve zaviyeler kapalı. Hala şapka giymek zorunlu; Tevhid-i Tedrisat Kanunu yürürlükte. Bunlara benzer daha bir sürü sorun var. Bunlar da görülmeli."
Geçmişten korkuyorlar
Kurulu düzenden beslenenlerin reformlara ayak dirediğine dikkat çeken Dilipak, statükocuların, resmi tarih, resmi din, resmi ideoloji, resmi kimlik gibi argümanlar olmayınca üzerinde var oldukları zemini kaybedeceklerini söyledi. Dilipak, "Geçmişin hesabının sorulmasından korkuyorlar. Kaybedilen bir asır ve yaşanan trajedinin hesabının sorulmasından korkuyor olabilirler" şeklinde konuştu.
Korku düzeni sahipleri
Toplumun dini, mezhebi, etnik, ideolojik, folitik ve felsefi kanaat farklılıklarını çatışma sebebi yapılarak çıkar elde etme çabası olanların korku düzenine sahip çıktığını belirten Dilipak, "Ülkenin çocuklarının kanları ve gözyaşları üzerine yıllardır kendilerine iktidar ve servet üretenler, bu kontrollü bunalım stratejisini sürdürmek istiyorlar. Kayıt dışı, ekonomi ve kayıt dışı siyasetle kendi iktidar ve servetlerini artırma çabasındalar. Onun için değişimden korkuyorlar" dedi.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.