TBMM Genel Kurulu

24 Nisan 2024 17:34:05

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, "Her ne kadar siyonist ve emperyalistlerin yüz yıl önce bizi soykırıma tabi tutmak ve ülkemizi, milletimizi paramparça etmek noktasındaki hedeflerine maruz kaldıysak da hiçbir topluluğu soykırımla yüzleştirmeyecek bir alicenaplığa bu milletin fertleri her zaman müzahir olmuştur." dedi.

TBMM Genel Kurulunda, grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya, Et ve Süt Kurumunun yaptığı zamlardan vatandaşın şikayetçi olduğunu ifade ederek, "Et ve Süt Kurumunun yaptığı zam, Kurban Bayramına yaklaştığımız bugünlerde piyasadaki canlı hayvan ve et fiyatlarıyla ilgili hem yeni spekülasyonlar oluşturmakta hem de piyasayı fiyatla ilgili olumsuz manada etkilemektedir. Birilerinin şimdiden kurban fiyatlarını manipüle etmeye başladığına, maalesef, üzülerek şahit olmaktayız." diye konuştu.

Hükümetin gündeminin vatandaşın sorunları olmadığını savunan Kaya, milletin kendi sorunlarını kendisinin çözmeye çalıştığını, müşterilerin lokantaları, kasapları, mezbahaları boykot ederek fiyatları durdurmaya çalıştığını dile getirdi.

Türkiye'nin gıda enflasyonunda dünya birincisi olduğunu söyleyen Kaya, "Mevcut politikalar aracılığıyla bu fiyat artışlarının önüne geçilemeyeceği yıllardır açık hale gelmiştir. Enflasyon, bırakın düşmeyi, her geçen gün artmakta, hatta birçok temel ihtiyaç maddesinin fiyatı enflasyon oranının dahi çok çok daha üstünde artış göstermektedir." dedi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, TÜİK verilerine göre özellikle 2020'den bu yana çocuk işçiliğinde ciddi bir artış görüldüğünü belirterek, "4 yıl önce çocuk işçi oranı yüzde 16,2'ymiş, 2023 yılında bu oran yüzde 21,1'e çıkmış. Zaten yüksek olan çocuk işçilik oranı giderek de yükseliyor. Dolayısıyla Çocuk Bayramı’nda farkındalık oluşturmak ve gündeme getirmek isterim ki çocuk işçi Türkiye'nin en önemli sorunlarından bir tanesidir. TÜİK rakamlarına göre 800 bin civarında çocuk işçi var ama kayıt dışılarla birlikte bunun 1 milyona kadar çıktığı ifade ediliyor." diye konuştu.

Usta, çocuk işçiliğinin artmasını, hükümetin mutlak suretle mercek altına alması gerektiğini dile getirdi.

24 Nisan 1915'de gerçekleşen Ermeni olaylarıyla ilgili "soykırım" ifadesinin kullanılmasını kınadıklarını ve kabul etmediklerini belirten Ustan, "(Ermeni soykırımı) ifadesi Ermeni diasporasının yıllardır verdikleri uğraş sonucu ortaya çıkan ve tamamen siyasi amaçlar uğruna uygulanan bir yalandır. Sözde soykırım iddialarını atanların yalanlarına bakıyorsunuz bir tane somut belge yok. Osmanlı Devleti Ermenilerle değil Ermeni terör örgütleri Hınçak ve Taşnaklarla mücadele etmiştir." ifadelerini kullandı.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, Türkiye'de sosyoloji biliminin gelişmesinin öncülerinden olan Prof. Dr. Erol Güngör'ün 45 yıllık kısa ömrüne pek çok eser sığdırarak 24 Nisan 1983'te ebediyete irtihal ettiğini anımsattı.

Erol Güngör'ün sosyal bilimlerin her alanında çalışmalar yaptığını dile getiren Akçay, onu rahmetle yad ettiğini dile getirdi.

DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, Ak Parti iktidarının hakikatlerin duyulmasını istemediğini belirterek, gazetecilerin cezaevinde olduğunu öne sürdü. Temelli, gazetecilerin ve siyasetçilerin ısrarla cezaevine gönderilmek istendiğini öne sürerek buna son verilmesini istedi.

- "31 Mart öncesi İliç faciası vatandaşın gözünden saklanmaya çalışıldı"

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Erzincan'ın İliç ilçesindeki maden ocağında yaşanan kazanın 13 Şubat 2024'te meydana geldiğini dile getirerek, o tarihten bu yana 71 gün geçtiğini söyledi.

TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu'nun bugün ilk toplantısını yapabildiğini ifade eden Günaydın, komisyon 14 Şubat'ta kurulmasına rağmen bugüne kadar toplanmamasını eleştirdi. Günaydın, 31 Mart seçimlerinden evvel İliç faciasının vatandaşın gözünden saklamaya çalışıldığını ileri sürdü.

Kamu alanında bir israf olduğunu ve bunun ortadan kaldırılmasına yönelik her gün konuşulduğunu dile getiren Günaydın, basına yansıyan bilgilere göre Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü maaşının 10 bin lira emekli aylığının 140 katı olduğunu öne sürdü.

Günaydın, THY yöneticilerinin de yüksek maaşlar aldığına iddia ederek, şunları söyledi:

"İliç'te daha çocuklarımız toprak altındayken hala maden meselesini liberalize etmeye çalışıyorsunuz, hala şirket karını maksimize etmeye çalışıyorsunuz. Gelin bu işlerden vazgeçin. Bu işlere yönelik zaten vatandaş size cevabını verdi 31 Mart'ta. 'Peki ne yapalım?' Biz üç grup başkanvekili ortak imzamız ile bir kanun teklifi verdik. Dedik ki en düşük emekli aylığını 17 liraya çekelim, asgari ücrete, asgari ücreti enflasyona oranlı olarak revize edelim ve küçük esnafın da asgari ücret yükünün bir kısmını kamuya havale edelim. Eğer 'kamu kaynağı yok, yeterli değil' derseniz işte ben size THY maaşlarını ve kamudaki israfı örnek olarak veririm."

Günaydın, gerçeklerin vatandaştan saklanamayacağını belirterek, Meclisin halkın sorunlarını çözebilmek için çalışma mekanına dönüştürülmesini istedi.

- "Bağımsız, hür ve demokrat bir Türkiye'nin vatandaşları olmanın haklı gururu içerisindeyiz"

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Mustafa Kemal Atatürk'ün tam bağımsız, muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmış Türkiye hedefi koyduğunu dile getirerek, 21 yıldır AK Parti iktidarlarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde bu hedefleri hayata geçirmek için samimiyetle ve üstün bir gayretle çalıştığını, gerçekten Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarma başarısını, yollarıyla, barajıyla, okullarıyla, üniversiteleriyle, yeni çalışma sahalarıyla, fabrikalarıyla, hızlı trenleriyle, uçaklarıyla, hava yollarıyla, 7'den 77'ye bütün vatandaşların bu konudaki gerçekten teveccühüyle ortaya koyduğunu kaydetti.

"İstiklali tam, tam bağımsız Türkiye hedefini gerçekleştirmiş bir ülkenin onurlu vatandaşları olmanın, kendi göbeğini kendi kesen, bağımsız, hür ve demokrat bir Türkiye'nin vatandaşları olmanın haklı gururu içerisindeyiz." değerlendirmesinde bulunan Akbaşoğlu, bugün birtakım radikal unsurlarla ülkelerin tarihin en şerefli ve asil milletine iftiralarına da şahit olduklarını söyledi.

Akbaşoğlu, sözde Ermeni soykırımı iftirasının asla gerçekleşmediğini vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Biz tarihin açıklığı içerisinde alın açıklığıyla gelin hep beraber bu konuda bir komisyon kuralım, bilimsel komisyonda her türlü iddiayı araştıralım, açıklığı ile hareket eden bir devletiz. Her ne kadar siyonist ve emperyalistlerin yüz yıl önce bizi soykırıma tabi tutmak ve ülkemizi milletimizi paramparça etmek noktasındaki hedeflerine maruz kaldıysak da hiçbir topluluğu soykırımla yüzleştirmeyecek bir alicenaplığa bu milletin fertleri her zaman müzahir olmuştur.

Soykırımı engellemek noktasında da Bosna'da, Filistin'de Gazze'deki kardeşlerimiz başta olmak üzere, tam bir irade birliği içerisinde milletiyle, devletiyle yek vücut bir şekilde hareket etmiştir. Yanı başımızda gerçekleşen Gazze soykırımını görmeyenler 'soykırım mı yapılıyor, burada siviller mi öldürülüyor' diye birtakım ülkelerin temsilcilerinin açıklamalarını nazarı dikkate aldığımızda nasıl bir çarpıtma içerisinde oldukları aşikar bir şekilde bütün insanlığın gözleri önünde gerçekleşmektedir. Dolayısıyla Türkiye'yi soykırımla, iftira ile muhatap kılmaya çalışanların bu çabalarının beyhude olduğu ancak bütün insanlığın gözü önünde 10 binlerce çocuğun, kadının, ihtiyarın, soykırıma tabi tutulduğunu da görmenin üzüntüsü içerisindeyiz. Gazze ile Filistin' ile bir ve beraber olduğumuzun hakikatini ve onların yanında soykırımcı terör devleti İsrail'e ve İsrail'e destek olanlara karşı durduğumuzu TBMM'den haykırmayı bir kez daha görev addediyoruz."

TBMM Genel Kurulu

Yorum Yazın