Son Selâtin camisi
KÜLTÜR, sadece kitap okumakla kazanılmaz. Gezerek de kültür dağarcığınız gelişir. Bu alanda emeği geçenlerin başında dostum Fahri Sarraoflu gelmektedir. Fahri Bey, “İstanbul’un Sırları” adını verdiği projesi kapsamında, meraklılarına; gezdirerek İstanbul’un bilinmeyen sırlarını anlatmaya devam ediyor… İstanbul’un sırlarını merak ediyorsanız, Fahri Sarrafoğlu’nun facebook sayfasını ziyaret etmenizde yarar var…
Gelelim konumuza… Yıldız Camii’nin hikâyesini gelin Fahri Bey’in kaleminden (biraz da editör dokunuşuyla) okuyalım…
Her eserin hikayesi var
“Efendim bizleri takip edenler bilirler, İstanbul’da her eserin mutlaka bir veya birkaç hikâyesi vardır. İşte Yıldız Cami ya da Hamidiye Cami’nin de bir değil birkaç hikâyesi var. En önemlisi Merhum Sultan 2. Abdülhamid Han’a suikast girişiminin bu camide yapılmış olmasıdır.
Neden yapılmasını istedi!
Sultan 2. Abdülhamid’den dolayı Hamidiye Camii olarak adlandırılsa da daha çok Yıldız Camii diye bilinir. 2. Abdülhamid 1876’da tahta çıktıktan sonra kısa bir süre Dolmabahçe Sarayı’nda kalır, ardından Yıldız Sarayı’na yerleşir. Ağabeyi 5. Murad’ın tekrar tahta geçirileceği endişesiyle, saraydan uzaklaşmamak için cuma selâmlığı olarak da kullanılmak üzere Yıldız Sarayı’nın girişine bir cami yapılmasını ister. 1881-1885 yıllarında inşa edilen caminin mimarı Nikolaidis Jelpuylo adlı bir Rum’dur.
Kendi el emeği var
2. Abdülhamid’in Yıldız Sarayı’ndaki marangozhanesinde boş zamanlarında çalıştığı ve çeşitli eşyalar ürettiği bilinmektedir. Yıldız Camii’nin hünkâr mahfilinin sedir ağacından yapılan kafesleri 2. Abdülhamid’in el işçiliğidir. Ayrıca Sultan Hamid’in elinden çıkmış Kur’an okuduğu rahle ve yine Abdülhamid’in yaptığı bir kutu içinde saklanan “Sakalı-ı Şerif” mahfazası sedefli bir çekmece de vardır.
Kendi parasıyla yaptırdı
Yıldız Camii inşaat keşif kayıtlarına göre 16.890 lira harcanarak yapılmıştır. Tüm masrafı 2. Abdülhamid’in kendi parasından karşılanmıştır. Caminin yapımında elektrik ve havagazı tesisatı yapıldığı halde havagazı tesisatı sonradan kapatılmıştır.
Suikastten kurtuldu
Ermeni komitacıların 21 Temmuz 1905’teki cuma selâmlığında 2. Abdülhamid’e karşı düzenlediği bombalı suikast Yıldız Camii tarihinde ayrı bir öneme sahiptir. Patlamada tören alanında bulunan yirmi altı kişi hayatını kaybederken elli sekiz kişi yaralanmıştır. Cami çıkışında Şeyhülislâm Hâlidefendizâde Cemâleddin Efendi ile ayaküstü, beklenenden biraz fazla sohbet etmesi 2. Abdülhamid’i suikasttan kurtarmıştır.
Son padişah eseri
Yıldız Hamidiye Camii, Osmanlı selâtin camilerinin sonuncusudur. Selâtin camileri, Osmanlı İmparatorluğu döneminde sultanların yaptırdıkları camilere verilen addır. Saray geleneğinde selâtin camilerinin yaptırılabilmesi için birtakım şartlar vardır. Öncelikle bir padişahın selâtin camisi yaptırması için önemli bir askerî zafer kazanması ve bu zaferle birlikte önemli bir savaş ganimeti ele geçirmesi gerekirdi. Selâtin camilerinin yapımına devlet kasasından takviye olmaz, yalnızca padişahın kişisel serveti kullanılırdı. Önceleri sefere gitmeyen ve ganimet kazanmayan padişahlar selâtin camisi inşa ettirmezlerdi. Ancak bu gelenek, 1. Ahmed’in Sultanahmet Camii’ni inşa ettirmesiyle bozulmuş ve ganimet kazanma geleneği 18. yüzyılda tümüyle terk edilmiştir.”
RESİMALTI
Araştırmacı yazar Fahri Sarrafoğlu, “İstanbul’un Sırları” etkinlikleri çerçevesinde, meraklılarına İstanbul’un bilinmeyen hikâyelerini, bizzat yerlerine götürerek anlatıyor. İşte, Sarrafoğlu ile birlikte Yıldız Camii’ni gezenlerin hatıra fotoğrafı…
Resimaltı
Uzun süre restorasyon çalışmaları yapılan Yıldız Camii, 4 Ağustos 2017’de Başkan Erdoğan tarafından yeniden ibadete açılmıştı. Erdoğan, Hünkar Mahfilindeki işlemeleri çok beğenmişti.
RESİMALTI
1908 Yılında, 2b. Abdülhamid bir Cuma Selamlığı esnasında…
2. Abdülhamid’in Yıldız suikastinden kurtulmasını sağlayan Şeyhülislam Cemaleddin Efendi.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.