Son 500 yıldaki en büyük deprem
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Elazığ Fırat Üniversitesi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ve Afyon Kocatepe Üniversitesi, AFAD ve TÜBİTAK ekipleriyle 6 ve 20 Şubat'ta yaşanan depremlerin ardından bölgede çalışma yaptıklarını hatırlattı.
Depremin hemen ardından sahadan veri topladıklarını ifade eden Sözbilir, ilk günden itibaren de yaptıkları gözlemlerde fay hatlarını incelediklerini dile getirdi.
'Son 500 yıldaki en büyük deprem olduğunu söyleyebiliyoruz'
Yaşanan üç büyük depremde 7 fay parçasının kırıldığını tespit ettiklerini aktaran Sözbilir, "7,7 büyüklüğündeki ilk depremde Narlı Fayı adı verilen bir fay ile birlikte kırılmalar gerçekleşiyor ve Amanos-Pazarcık ile Erkenek gibi segmentler kırılıyor. Dokuz saat sonra ise daha kuzeyde Çardak ve Doğanşehir fayları kırılıyor ve 7,6 büyüklüğündeki depremi üretiyor. En son 20 Şubat'ta ise 6,4 büyüklüğündeki deprem ile Antakya Fayı çalışmış oldu. Kahramanmaraş merkezli depremlerde 15 günde 7 fayın kırılmasının dünyada pek gözlenen bir durum değil. Belki bir ilk olarak değerlendirilebilir. Bu şekilde baktığımızda son 500 yıldaki en büyük deprem olduğunu söyleyebiliyoruz." diye konuştu.
Türkiye'deki 485 fayın önemli bir bölümünün Kuzey Anadolu Fayı ve Doğu Anadolu Fayı ile Batı Anadolu'da yer aldığına işaret eden Sözbilir, geri kalan kısmının ise dağılmış durumda olduğunu belirtti.
'Fayların ne zaman kırılacağıyla ilgili bilgi toplamak için geçmişini araştırıyoruz'
Şu ana kadar söz konusu 485 faydan sadece 200'ünün kesilip inceleme ve araştırma yapılabildiğine işaret eden Prof. Dr. Sözbilir, şöyle konuştu:
"Bizim jeolojideki tabirimizle sahada at kuyruğuna benzer bir saçaklanma gözlenir. Bu gerilim bu faylara dağıtılıyor. Biz gelecekte bu fayların ne zaman kırılacağıyla ilgili bilgi toplamak için geçmişini araştırıyoruz. Fayın üzerinde geçmiş dönemde ürettiği depremle ilgili bilgi almak için hendek açıyoruz. Hendeğin içinde geçmiş depremleri görebiliyoruz. Böylelikle geçmişte kaç deprem olmuş, hangi aralıklarda olmuş, en son deprem ne zaman olmuş bunlara bakabiliyoruz."
Deprem bölgesinde şimdiye kadar iki fay üzerinde "paleosismoloji" (depremler oluştuktan çok sonra eski deprem izlerinin araştırılması) çalışması yapıldığını söyleyen Sözbilir, "Pazarcık ve Amanos segmentinde... Bu iki fay üzerinde elde edilen veriler, yaklaşık 500 yıldır bu fayların kırılmadığı yönündeydi. Kırılma aralığının da 500 yıl olduğu ve kırılma zamanının geldiği yönünde bilim insanları zaten sürekli açıklamalar yapıyordu." dedi.
'Çok segmentli kırılmayı hiçbir bilim insanı öngöremedi'
Faylardaki kırılmanın sadece Maraş'ı etkileyeceğinin düşünüldüğünü ifade eden Sözbilir, şöyle devam etti:
"Ancak 7 tane fay kırıldı. Şimdi o geri kalan faylarla ilgili neden bilgimiz yoktu? Çünkü, daha hendek çalışması yapılmamıştı. Bugün Türkiye'de 485 faydan sadece 200 civarındakine kesilip bakılabildi. 285 fayın daha kesilmesi gerekiyor. Biz Türkiye olarak sismik tehlikenin neresindeyiz? Riskimiz ne kadar ? Sorusunun yanıtı bu faylara bakıldıktan sonra ortaya çıkacak. Geri kalan 5 fay incelenmiş olsaydı, belki de Çardak ve Doğanşehir, Narlı, Antakya fayında bu hendek tabanlı paleosismoloji çalışmasını yapabilseydik bunların da 500 yıldır kırılmadığı ortaya çıkacaktı. Bu yüzden çok segmentli kırılmayı hiçbir bilim insanı öngöremedi."
Şu anda aktivitesi ortaya çıkması beklenen 285 fayın olduğunu anlatan Sözbilir, bunlar üzerinde en kısa zamanda incelenme ve araştırma yapılması gerektiğini vurguladı.
Prof. Dr. Sözbilir, merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan ve 11 ili etkileyen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından bazı noktaların 7 metreye kadar kalıcı olarak yer değiştirdiğini kaydetti.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.