Şimdi sıra bizde: ABD üsleri kapatılsın, KKTC Türkiye'ye katılsın
HABER: ÖZLEM DOĞAN
ABD başkanlarının her sene 24 Nisan’da ‘büyük felaket’ olarak adlandırdıkları sözde
Ermeni soykırımını ABD Başkanı Joe Biden ‘soykırım’ olarak nitelendirerek
Türkiye’nin düşmanlığını kazandı. ABD-Türkiye ilişkilerine darbe vuran Biden’a
Türkiye’den büyük tepki yağıyor. Katil Ermeniler tarafından asıl soykırıma
Müslüman Osmanlı halkının uğradığı belge ve kanıtlarıyla ortada olduğu halde,
Ermeni diasporasının kuklası haline gelen ve Ermenileri kullanan ülkeler,
Türkiye’ye iftira atmaya devam ediyor. Türkiye’nin karşılıklı arşivleri açma
teklifini kendi katliamları ortaya çıkmasın diye reddeden Ermenilere arka çıkan
ABD’ye karşı Türkiye’nin alacağı kararlar merakla bekleniyor. Konuya ilişkin
son gelişmeleri Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İrfan Kaya Ülger
ve Siyasi Analist Dr. Ali Demirdas Milat’a değerlendirdi.
Erdoğan ve Türkiye’ye şahsi düşmanlık
Biden’ın açıklamasının Türkiye ve Erdoğan’a olan şahsi
düşmanlıktan kaynaklandığını ifade eden Dr.
Ali Demirdas, “Biden’ın seçilmek
için Ermeni oylarına ihtiyacı yoktu. Çünkü Ermeni diasporasının kahir
ekseriyeti Trump karşıtıdır ve zaten Biden’a oy vereceklerdi. Dolayısıyla seçim
vaadi olduğu için değil, Erdoğan ve Türkiye’ye düşman olduğu için soykırım
kelimesini kullandı” dedi.
Güçlü Türkiye’yi durduramadıkları için
Biden’ın sözde soykırımı tanımasının sebep değil, sonuç
olduğuna dikkat çeken Demirdas, “Biden’ın açıklaması Türkiye’nin izlediği bağımsız
dış politikaya yönelik öfkenin bir yansıması. Onca baskıya rağmen S-400’ler
alınmış, kurulmuş ve test edilmiş. Onca baskıya rağmen Fırat’ın doğusunda Amerikan
kurşun askeri olan YPG’ye kök söktürülmüş ve Karabağ özgürleştirilmiştir.
Amerika, bu konular dâhil birçok konuda Türkiye’ye nüfuz edemeyince tek kurşunu
olarak elinde soykırım kaldı. Onu da hoyratça harcadı. Burada, Amerika çok büyük
bir stratejik hata yapmıştır. Çin, Rusya ve İran’ın Amerikan hegemonyasını
tehdit ettiği, Avrupa’nın Amerikan güdümünden uzaklaşmaya başladığı bir dönemde
Türkiye’yi kaybetmek Amerika’ya pahalıya patlayacaktır” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs tanınsın ya da Türkiye’ye katılsın
Türk-Amerikan ilişkilerinin koptuğunu belirten Demirdas
sözlerini şöyle noktaladı: “Türkiye’den beklenebilecek tepkiler Amerikan üslerinin
kapatılması, Kıbrıs’ın Türkiye’ye katılması ya da Uluslararası tanıma için girişimlere
başlanması, Musul-Kerkük’ün statüsünün tartışmaya açılması, Amerikan
gemilerinin Karadeniz’e geçişlerinin gözden geçirilmesi, Amerika’nın Afgan barış
görüşmelerinde Türkiye’den istediği yardımın geri çevrilmesi. Süreci bekleyip
göreceğiz.”
İncirlik Üssü anlaşması derhal feshedilmeli
İncirlik üssünün faaliyetlerine ilişkin Savunma ve Ekonomik
İşbirliği Anlaşmasının feshedilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. İrfan Kaya Ülger, “ABD Başkanı Joe Biden’in Ermeni
soykırımı kavramını telaffuz etmesi, Türk-Amerikan ilişkilerinde çok önemli bir
kırılma noktasıdır. Olayın ikili ilişkiler üzerindeki etkisi, 1964 Johnson
mektubu ve 1974 ambargo kararı ile aynı kategoridedir. Hükümetin buna Türk
halkının hassasiyetlerini yansıtan güçlü bir cevap vereceğine inanıyorum. ABD
büyükelçisi Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak Türkiye’nin hassasiyetleri
kendisine iletildi. Ben daha ileri adımlar atılması gerektiği
görüşündeyim. Ankara’da bulunan Amerikan
elçisi derhal “persona non grata” /istenmeyen adam ilan edilmeli ve Washington’da
birkaç ay önce göreve başlayan Türkiye Büyükelçisi de “danışmalarda bulunmak”
amacıyla gere çağrılmalıdır” diye konuştu.
Bu saatten sonra her şey değişecek
Bundan sonra ABD ile ikili ilişkilerin yeni parametrelerle
tanımlanması gerektiğini kaydeden Ülger sözlerini şu şekilde noktaladı: “Türkiye’de
bu konu kaç zamandır değişmeyen gündem maddelerinden biri. Türkiye-ABD ilişkilerinde
savunma ortaklığı ve stratejik işbirliği gibi kavramların artık hiçbir
ehemmiyeti kalmadı. ABD yönetimi esasen Irak ve Suriye’de Türkiye’nin
güvenliğini tehdit eden terör yapılanmasını destekliyor. Doğu Akdeniz’de Yunanistan ve Kıbrıs Rum
yönetimi lehinde tavır aldı. Ege Denizi
ve Kıbrıs konusunda da ABD yönetimleri denge politikası terk edildi ve ABD açık
biçimde Türkiye karşısında kendini konumlandırdı. Bu vakitten sonra ABD ile
ilişkilerin eski seyrinden çok farklılaşacağı açık. Tarih kitapları ileride Joe
Biden’ı Türk Amerikan ilişkilerine en fazla zarar veren ABD başkanı olarak
yazacak.”
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.