Selvigül Kandoğmuş Şahin 'Masamdaki Kitaplar'
Cem Sancar, deneme, hikâye, roman yazarı. Köşe yazıları, derinlikli etkili bir dille yazılmış, aktüel olana pirim vermeden, güncel olanı bile büyük bir ustalıkla anlatan, estetik, kuşatan, samimi yazılardan oluşur. İroni yüklü diliyle tekrara düşmeden yazdığı yazıları ile büyük bir okur kitlesine sahip seçkin bir yazardır üstat. Radyo programları yapmış, pek çok alanda eserleri olan velut bir İstanbul beyefendisi. İstanbul’u onun kaleminden okumak, adeta İstanbul’u yaşamak gibidir. Sur içini, Eminönü’nü, Üsküdar’ı, Nişantaşı’nı, tarihi dokuyu, kadim şehrin manevi atmosferini onun kaleminden okumak başkadır. “Ben okunsun diye roman yazıyorum. Ve naçar üslubumca, dil arayışlarına çok önem veriyorum. Tarzım bu. En ağır mevzuları da öyle anlatmak gayretindeyim. Entelektüel züppelik en korktuğum şey! Dil üstüne düşünüyorum. Osmanlıca, Modern Türkçe, mutedil İstanbul argosu orkestram. Tabii bu arada dili zenginleştireceğim diye Tanzimat lisanına da tevessül etmem. Kelimelerimin kullanılmasını isterim. Yakaya takılmasını değil” diyor bir söyleşisinde. Nihayetinde onun köşe yazıları da, kitapları da sağlam bir Türkçeyle yazılmış, derinlikli gözlem gücüyle, şiirsel ve ahenkli bir üslupla oluşmuş metinlerdir. NasReddin, Turkuvaz’dan okurla buluşan üstadın son romanı. Kendi derununa yolculuk yapmaya çalışan, kaybolmalar yaşamış, yaralarını gönlüne yaslanarak sarmaya çalışan, hakikate yaslı arayışlarla bulmaya talip kahramanın romanı. Modern ve postmodern romanın imkânlarından yararlanan yazarın, sosyoloji, psikoloji, felsefe gibi pek çok alana da göz kırparak yazdığı bir eser. “İçimizden birinin, modern zamanların ruhani ve toplumsal yaralarıyla mâlûl, yolunu kaybetmiş, kaybolmuş bir insanın kendini tanıma ve bulma yolculuğu. Bu yolculukta Nasreddin Hoca, bilgeliğin ve irfanının temsilcisi olarak tıpkı bir kimyager/simyacı gibi kahramanımızın olgunlaşma yolundaki büyük arayışında yol arkadaşı oluyor, onu ölüp tekrar dirilmesine şahitlik ediyor. Bu kitabın içinde İstanbul’un sosyolojik dönüşümü de var, tasavvuf bilgeleri de var, felsefe de var, yüksek dozda psikoloji ilmi de var, mizahın en karası da… Yeni bir tabirle söyleyecek olursak bir nevi 'İlim-Kurgu’ romanı! Büyülü bir gerçekçilik. Şehrin tehlikeli çatlaklarına sıkışmış bir mizahçının dibe vura vura kendi ruhunu kurtarma macerası… Ezcümle; NasReddin okuyucuyu, şehrin ve insan kalmaya çalışanın jiletli mengenesinden kurtarıp, ferahfeza bir âleme çıkarıyor…”
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.