Savaş tamtamları çalıyor! 25 bin militan yola çıktı
Lübnan Başbakanı Saad Hariri'nin 3 Kasım'da 'Bana suikast düzenleyecekler' deyip Riyad'a gitmesi ve ülkesine bir daha dönmemesinin ardından bölgede tansiyon her geçen saat yükseliyor. İstifasını Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da televizyonda açıklayan Hariri'nin akıbeti tam olarak netleşmedi. Sözkonusu istifayı 'kabul edilemez' bulan Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, Hariri'yi ülkesine dönmeye davet etti. Hariri'nin 'kendi isteğiyle ya da zorla' Riyad'da tutulmasıyla birlikte Ortadoğu'yu sarsan olaylar ardı ardına geldi: İç savaşın sürdüğü Yemen'den Riyad'a füze fırlatıldı. Sonrasında Suud Hanedanı'ndan 11 prens ve birçok bakan 'yolsuzluk' iddiasıyla gözaltına alındı. Bir prensi taşıyan helikopter de Yemen yakınlarında düştü.
BAŞBAKAN'I ALIKOYDULAR
İran ve Suudi Arabistan'ı bir kez daha karşı karşıya getiren olaylar zinciri, Hariri'nin Riyad'da rehin tutulduğu iddiasıyla iyice hareketlendi. Taraflar birbirlerini savaşla tehdit ederken Hariri'den hala net bir bilgi gelmedi. Önceki gün vatandaşlarını Lübnan'ı terk etmeye çağıran Suudi Arabistan'ın ardından Kuveyt ve Bahreyn de aynı çağrıyı yaptı. Beyrut'ta kontrolü elinde bulunduran İran destekli Şii Hizbullah'ın lideri Hasan Nasrallah, dün yaptığı açıklamada, 'Başbakan Hariri'yi Suudi Arabistan alıkoyuyor ve ülkesine dönmesine izin vermiyor. Riyad yönetiminin Hizbullah'la bir probleminin olduğunu biliyoruz ve bundan kaçmıyoruz. Ancak bundan dolayı Lübnan'ı cezalandırmamak gerekir. Lübnan hükümeti meşru bir hükümettir ve hala görevinin başındadır' dedi.
SUUD UÇAKLARI İÇİN HAVA KORİDORU
Suudi Arabistan'ın İsrail'le irtibata geçerek Lübnan'a saldırmasını istediğini iddia eden Nasrallah, 'Siyaseten farklı olsak da Hariri'nin alıkoyulması tüm Lübnanlılara hakarettir. Suudi Arabistan, Lübnan'a ve Hizbullah'a savaş açmıştır' diye konuştu. Nasrallah'ın bunları söylediği saatlerde İsrail savaş uçakları, Lübnan sınırında devriye geziyor ve sık sık sınır ihlalleri yapıyordu. Lübnan'a yönelik geniş kapsamlı harekata hazırlanan İsrail'e Suudi savaş uçaklarının da destek vereceği, bunun için Ürdün'den Suriye güneyine, oradan da Lübnan'a giden hava koridorunu kullanacağı iddia edildi.
25 BİN MİLİTAN GİDİYOR
Gerilimin iyice arttığı bölgede Hizbullah ise Irak ve Suriye'de savaşan militanlarını hızla Lübnan'a sevk ediyor. Humus-Kusayr ve Şam-Arsal sınır hattından Beyrut'a geçişler başladı. Yeni Şafak'in ulaştığı bilgiler 25 binden fazla Hizbullah ve bileşeni Şii militanın Suriye sınır hattından geçeceği yönünde. Öte yandan Suriye'nin başkenti Şam da hareketlendi. 9 Kasım gecesi Beyrut'tan Şam'a getirilen yaklaşık 60 aile, muhalif Suriyelilerin boşalttığı mahallelere yerleştirildi. Şam'a getirilenlerin Şiiler arasında bazı üst düzey Hizbullah yöneticilerinin aileleri olduğu bildiriliyor.
SINIRA ALARM VERİLDİ
Şam'ın Lübnan sınırına yakın noktalardaki askeri tesislerde de teyakkuza geçildi. Mezze Askeri Havalimanı'na çok sayıda İranlı subay ve Devrim Muhafızının taşındığı bildiriliyor. Beşşar Esed'in kardeşi Mahir Esed komutasındaki sınır birliği '4. Tümen'de de kırmızı alarm verildi. Lübnan sınırındaki tümenin dışında Liva el-Bedir, Hareket-i Nüceba, Asaeb Ehlül Hak, Ebu'l Fadl Abbas ve Liva Zülfikar bünyesinde bulunan Şii milisler de İsrail'in muhtemel saldırısı durumunda sınırdan Lübnan'a geçiş hazırlığı yapıyor. uf06e
Uçaktan indiğinde polisi gördü
Lübnan Başbakanı Saad Hariri'nin Riyad serüvenine ilişkin İngiliz gazeteci Robert Fisk dikkat çekici iddialarda bulundu. 'Hariri'nin jeti 3 Kasım'da Riyad'a indiğinde gördüğü ilk şey, uçağını çevreleyen Suudi polisler oldu. Dışarıya çıktığında Hariri'nin ve korumalarının cep telefonuna el koydular. Bu şekilde Lübnan Başbakanı susturuldu' ifadelerini kulllanan Fisk, Hariri'yi ülkeye Kral Selman bin Abdulaziz'in çağırdığını kaydetti. Fisk ayrıca, Hariri'nin kendisine verilen istifa mektubunu okumaya mecbur edildiğini aktardı. Suudi Arabistan'da ev hapsinde olduğu da iddia edilen Hariri'nin ülkesine dönmesi isteniyor. Buna ilişkin bir çağrı da Lübnan'ın önde gelen Dürzi politikacısı Velid Canbolat'tan geldi. Twitter mesajında Canbolat, 'İster zorla, ister kendi iradesiyle, haftadır Lübnan'dan uzakta olan Şeyh Saad'ın dönmesinin zamanı gelmiştir. Kendisinin alternatifi yoktur' dedi.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.