Duma kimyasal silah saldırısının üzerinden 5 yıl geçti
Duma'daki kimyasal silahlı saldırı, yaklaşık 5 yıl boyunca rejim ve destekçilerinin yoğun ablukasına maruz kalan Doğu Guta bölgesindeki zorunlu tahliyelerin yaşandığı sırada gerçekleşti.
Nisan 2018'de 78 sivilin hayatını kaybettiği saldırıda çoğu kadın ve çocuk yüzlerce sivil de zehirli gazdan etkilendi.
Rusya, hafızalardan silinmeyen katliamdan 5 gün sonra rejim güçlerinin Duma ve Doğu Guta'nın tümünde kontrolü ele geçirdiğini duyurdu.
ABD, İngiltere ve Fransa, Duma'daki kimyasal silah saldırısından bir hafta sonra Şam, Hama, Humus, Dera ve Süveyda'daki rejim güçlerine ait bazı askeri noktalara hava saldırıları düzenledi.
KYSÖ, Duma'daki saldırıdan Esed rejimini sorumlu tuttu
Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (KSYÖ) tarafından 27 Ocak'ta yayımlanan raporda, Suriye'de Nisan 2018’de Doğu Guta'nın Duma ilçesinde klor gazıyla onlarca kişinin öldüğü kimyasal silah saldırısından Esed rejiminin sorumlu olduğu belirtildi.
Rejimin Duma’da kontrolü yeniden sağlamak için bu saldırıyı gerçekleştirdiği vurgulanan raporda, rejimin hava kuvvetleri tarafından atılan ve biri 3 katlı binanın çatısına çarptıktan sonra patlayan silindirden hızlıca zehirli klor gazı salındığı ve bina içine yayılan gazın çok sayıda kişinin ölümüne neden olduğu kaydedildi.
Soruşturma raporunda klor gazı taşıyan iki silindirin Dumeyr Hava Üssü'nde değiştirilip doldurulduğu ve bunları atan helikopter veya helikopterlerin Esed rejiminin askeri birliklerinden Kaplan Güçleri’nin kontrolünde olduğunun tespit edildiği bildirildi.
KSYÖ, soruşturma kapsamında düzinelerce tanıkla görüşüldüğünü, hayatta kalanların kan ve idrar örneklerinin yanı sıra toprak ve inşaat malzemeleri örneklerinin de incelendiğini belirtti.
Esed rejimi 217 kez kimyasal silah kullandı
Sivillere yönelik hak ihlallerini belgeleyen Suriye İnsan Hakları Ağının (SNHR) verilerine göre Esed rejimi, Suriye'de iç savaşın başlamasının ardından muhaliflerin kontrolündeki yerleşimlere 217 kez kimyasal silah saldırısı gerçekleştirdi.
İlk kimyasal silahlı saldırısını Aralık 2012'de Humus'un Beyyada semtinde yapan rejim, en son saldırısını ise 19 Mayıs 2019'da Lazkiye'ye bağlı Kebine köyüne düzenledi.
Ağın verilerinde 21 Ağustos 2013'teki Doğu Guta katliamından sonra da kimyasal silahlı saldırılarına devam eden rejimin, söz konusu saldırıdan sonra 184 kez daha bu silahı kullandığı bilgisi yer aldı.
Şam ve kırsalındaki bölgeler 102, İdlib 45, Hama 30, Halep 26, Humus 7, Dera 3, Deyrizor 3, Lazkiye ili ise bir kez kimyasal silahlarla bombalandı.
Rusya ve Çin'in vetoları rejimin hesap vermesini engelliyor
KSYÖ'nün 1 Mart 2019'da Duma'da kimyasal silah kullanıldığını teyit etmesine rağmen savaş suçlusu rejim için uluslararası mahkemelerce henüz yargı süreci başlatılamıyor.
Halihazırda Esed rejimi, 12. yılını tamamlayan iç savaşta işlediği savaş suçlarından Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) üye olmadığından ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) toplantılarında Rusya ve Çin tarafından korunmasından dolayı hukuk önünde hesap vermekten kurtuluyor.
Nitekim BMGK toplantılarında Rusya toplam 17, Çin ise 10 kez rejim lehine veto hakkını kullandı.
Hafızalara kazınan diğer kimyasal silah saldırıları
Esed rejimi, ilk büyük kimyasal silahlı katliamını 21 Ağustos 2013'te başkent Şam'ın Doğu Guta bölgesinde yapmıştı. Uluslararası camianın gündemine oturan katliamda 1400'ün üzerinde sivil hayatını kaybetmişti.
Dönemin ABD Başkanı Barack Obama, daha önce Suriye'deki kırmızı çizgisini kimyasal silah kullanımı olarak açıklamış olsa da ABD ve Rusya, alternatif çözümde uzlaşmıştı. KSYÖ'ye devredilen süreçte, rejimin tüm kimyasal stokunu imha etmesi istendi. KSYÖ, 19 Ağustos 2014'te bu sürecin tamamlandığını duyurmuştu.
Ancak zehirli kimyasal gazlarla saldırılar düzenlemeye devam eden rejim güçleri, 4 Nisan 2017'de İdlib'in Han Şeyhun ilçesinde sivilleri kimyasal silah saldırısıyla hedef alarak bu silahtan vazgeçmediğini gösterdi. Söz konusu katliamda 100'den fazla sivil ölmüş, 500'den fazla sivil de gazdan etkilenmişti.
Birleşmiş Milletler ile KSYÖ ortak soruşturma misyonu (JIM), 19 Nisan 2017'de Han Şeyhun'da sarin gazı kullanıldığını, 27 Ekim 2017'de de saldırının rejim tarafından düzenlendiğini teyit etmişti.
AA, Haziran 2017'de kimyasal silahlı katliama ilişkin tanık ifadeleri ve görsellerin yer aldığı dosyayı, KSYÖ, BM Uluslararası Bağımsız Suriye Araştırma Komisyonu ve UCM'ye teslim etmişti.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.