Saldırılar, Esed'i ve IŞİD'i güçlendirir
26 Eylül 2014 10:16:00
Uluslararası Rabia Platformu Koordinatörü İşbilir, ABD öncülüğünde IŞİD'in Suriye'deki hedeflerine yapılan saldırının iyi niyetli olmadığını söyledi. İşbilir, 'Operasyon, Esed rejimini ve IŞİD türü yapıları daha da güçlendirebilir' dedi.
Uluslararası Rabia Platformu Koordinatörü Cihangir İşbilir, ABD öncülüğünde terör örgütü IŞİD'in Suriye'deki hedeflerine yapılan saldırının iyi niyetli olmadığını savunarak, "Operasyon, Esed rejimini ve IŞİD türü yapıları daha da güçlendirebilir" dedi.
İşbilir, IŞİD'e karşı başlatılan operasyonun mantığı ve yapılış tarzının, bölgedeki kaosu ve trajediyi bitirmekten çok derinleştirdiğini söyledi.
Irak'ta yaklaşık 11, Suriye'de 4 yıldır süren katliamlar ve zulmün sonucunda ortaya çıkan IŞİD ve benzeri yapıların hareket tarzlarının terör eylemleri ve insanlık dışı uygulamaların asla kabul edilemeyeceğini vurgulayan İşbilir, buna karşı ABD öncülüğündeki saldırıda söz konusu terör örgütü bahanesiyle sivil hedeflerin vurulduğunu öne sürdü.
Esed rejiminin her türlü silahla 4 yılda on binlerce Suriyeliyi katlettiğini dile getiren İşbilir, Anadolu Ajansının (AA) hapishanelerde işkencelerle öldürülen Suriyelilerin fotoğraflarını yayınlayarak bu trajediyi tüm dünyanın gözlerinin önüne serdiğini hatırlattı.
Dünyanın, kimyasal silahlarla Suriyeli çocukların nasıl vahşice katledildiğini gördüğünü anlatan İşbilir, "Varil bombalarıyla her gün yüzlerce Suriyeli hala öldürülüyor. Mülteci kamplarında yaşayanlar aç ve susuz bırakılıyor. Esed rejiminin tüm bu yaptıklarına sessiz ve tepkisiz kalan söz konusu ülkelerin bugün IŞİD bahanesiyle Suriye'yi bombalaması, bu harekatın şaibeli, yanlı ve insanlık dışı olduğunu göstermektedir" değerlendirmesinde bulundu.
ABD İYİ NİYETLİ DEĞİL
Benzer şekilde Irak'ta da 10 yılı aşkın süredir hükümetlerin göz yumduğu ve koruduğu milis güçlerin, mezhepçi yaklaşımlarla vahşi katliamlar gerçekleştirdiğinin uluslararası muteber insan hakları örgütleri tarafından belgelendiğine işaret eden İşbilir, şöyle konuştu:
"IŞİD'e karşı yapılan operasyon iyi niyetli değil. Söz konusu ülkeler, bölge halkının selametini, huzurunu ve güvenliğini istiyorlarsa bölgedeki kaosun ve terörün gerçek faillerini etkisiz hale getirmek için operasyon yapmaları gerekmez mi? Oysa resmi açıklamalardan, Esed rejiminin yapılan operasyonlar hakkında bilgilendirildiği ve Suriye'deki zalim rejimle bir tür koordinasyon sağlandığı anlaşılmaktadır. Operasyon, Esed rejimini ve IŞİD türü yapıları daha da güçlendirebilir. Bölgedeki en önemli ihtiyaç, halkların iradelerine dayanan meşru yönetimlerdir. Mısır'da, Filistin'de, Suriye'de, Irak'ta, Yemen'de halkların iradeleri engellendikçe, darbelere, devlet terörüne göz yumuldukça, devlet eliyle işlenen suçlar cezasız kaldıkça radikal yapılar doğmaya, palazlanmaya devam edecektir. Bu durum, hem bölgesel hem de küresel barışa açık bir tehdittir."
TÜRKİYE'NİN ÇİZGİSİ, ONURLU VE TUTARLI
İşbilir, Türkiye'nin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bölgede ilkeli, tutarlı ve onurlu bir politika izleyerek daima halklardan yana tavır aldığını bildirdi. Türkiye'nin bu çizgiden asla ayrılmadığına değinen İşbilir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye, insani trajedi hafiflesin, son bulsun diye tüm imkanlarını, resmi ve sivil kurumlarını seferber etmiştir. İlgili hükümetleri, uluslararası örgütleri halklardan yana inisiyatif geliştirmeye davet etmiş, sürekli bu yönde diplomatik çaba harcamıştır. Türkiye'nin bu tavrı, bölge halkları ve insanlık nezdinde hep takdir görmüş, görmeye de devam edecektir. Darbelere, zorbalığa, teröre karşı ve milli iradeden, halkların tercihlerinden yana olan Türkiye'nin onurlu çizgisinin devam edeceğine, bölge halkları ve özellikle mazlum Suriyeli, Iraklı ve Mısırlılar yürekten inanmaktadır"
ACİLEN, UÇUŞA YASAK BÖLGE
Suriye'de zulüm ve devlet terörünün bitmesi için bir an önce "uçuşa yasak bölge" ilan edilmesi önerisinde bulunan İşbilir, ülkedeki muhaliflere sürekli ve etkili yardım yapılması gerektiğini söyledi. IŞİD'le mücadele etmek ve Suriyelilerin iradelerinin idareye yansıması için başka çıkar yol bulunmadığına dikkati çeken İşbilir, şunları kaydetti:
"Suriye de Irak gibi işgale uğrarsa on yıllarca telafi edilmeyecek zararlar doğacaktır. Suriye, Suriyelilerindir ve her türlü yabancı müdahale kabul edilemez. İran'ın, Rusya'nın, Çin'in, Hizbullah'ın müdahalesi bugüne kadarki zulüm ve kaosun sebebi olduğu gibi son müdahale de aynı şekilde bu kaosu derinleştirecek, Esed rejimini ve IŞİD ve benzeri yapıları güçlendirecektir. Suriyelilerin onurlu direnişi ve devrimlerinin ne IŞİD tarafından ne de uluslararası aktörler tarafından zedelenmesine, çalınmasına izin verilmemelidir. Tüm İslam ülkelerini, sivil toplum kuruluşlarını, insan hakları örgütlerini, entelektüelleri ve uluslararası medyayı Suriye ve Irak halkından yana ve bölgeyi yeni felaketlere sürükleyecek ve terörü daha da azdıracak operasyonlara karşı tavır almaya davet ediyoruz."
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.