Şahlanışımızın önüne geçemezsiniz
BAYRAM ZİLAN/MUŞ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1071 Malazgirt Anıtı'nın bulunduğu alanda düzenlenen Anadolu'nun Fethi Malazgirt 1071 Anma Programı'nda halka hitap etti. Erdoğan tarihi öğrenmeyenlerin, onu tekrar yaşamak zorunda kalacaklarını söyleyerek "Maalesef ülkemizde, Malazgirt Zaferi uzun zaman ihmal edildi. Anadolu'daki varlığımızı bin yıl önceki Malazgirt'i atlayıp, Anadolu'daki zayıf bağlantılarla daha eskilere götürme çabası belki iyi niyetliydi ama beyhudeydi. Malazgirt'i, devleti yönetenler unutsa da bu millet unutmadı. İşte çağrımızı yaptık ve bugün millet Malazgirt'te." ifadelerini kullandı. Milletle iftihar ettiğini belirten Erdoğan, "Rabbime hamd ediyorum. 'Ya Rab bu kulunu bu milletin bir ferdi olarak yarattın.' Ne kadar çalışsak az. Çok çalışacağız. İnşallah önümüzdeki yıl Malazgirt bir başka olacak." dedi. Malazgirt'in imarını farklı bir proje ile ele alacaklarını belirten Erdoğan, Malazgirt'teki törenleri çok daha farklı hale getireceklerini bildirdi.
Biz etle kemik gibi tek milletiz
"Malazgirt'i anlamayanlar, bugün bizim niçin her fırsatta tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet dediğimizi anlayamazlar." diyen Erdoğan, Türk'üyle, Kürt'üyle, Çerkez'iyle, Laz'ıyla, Gürcü'süyle, Boşnak'ıyla, Roman'ıyla, Arnavut'uyla 80 milyonun tek millet olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bizi bölemeyecekler, biz etle kemik gibi, etle tırnak gibi tek milletiz." diye konuştu. Erdoğan, "Malazgirt'te Sultan Alpaslan'ın karşısına çıkan iki kat fazla sayıdaki Doğu Roma Ordusu'nun amacı başlarındaki kumandanın ifadesiyle İsfahan'da kışlayıp, Hamedan'da atlarını sulamaktı. Bu tüm Müslüman Türk coğrafyasını ezip, geçmek için harekete geçmiş bir orduydu. Kaderin üstündeki kader tecelli etti ve işte bu niyetle yola çıkanlar, Anadolu'nun anahtarlarını kendi elleriyle Sultan Alpaslan'a teslim ettiler. Malazgirt'te Bizans Ordusu'nun sonu böyle olmuştur. Anadolu'daki Selçuklu Devleti'ni ezip, geçip Kudüs'e ulaşmak isteyen haçlı ordusu 600 bin kişi ile başladığı Anadolu'daki yürüyüşünü ancak 100 bin kişiyle tamamlayabilmiştir. Fatih Sultan Mehmet Han, Bizans'ın önüne geldiğinde surların içindekiler ve tüm Avrupa daha önceki denemeler gibi bunun da boşa çıkacağını anlamışlardı. Ne demişti Fatih, 'Ya ben Bizans'ı alırım ya Bizans beni alır' ve Bizans'ı almıştı. 29 Mayıs'ta Bizans surlarında Osmanlı bayrağı dalgalanmaya başladığında dünya artık yeni bir çağa adım atmıştır." ifadelerini kullandı.
Milletimizin şahlanışını durduramazsınız
Türkiye'nin artık ayağa kalktığını belirten Erdoğan, "Ne yaparsanız yapın bu şahlanışın önüne geçemeyeceksiniz. Biz ancak Rüku'da eğiliriz. Çünkü bizi doğru yola iletecek olan sadece Rabbimiz'dir. Anadolu dediğimiz bu ulu çınar, gölgesinde yaşayan 80 milyon insanı ile tarihi ile tüm zenginlikleri ile gürlemektedir. Yeter ki, bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeş olalım, hep birlikte Türkiye olalım. Bizim bir medeniyet iddiamız var. Bunu da başaracağız. Medeniyeti taş üstüne taş koyanlar kurabilir. Eğer siz kendiniz için çalışmazsanız birileri gelir sizi kendileri için çalıştırır. Artık bu millete eğilmek yok. Kararlı bir şekilde, tıpkı Sultan Alparslan'ın, Yavuz Sultan Selim'in, Gazi Mustafa Kemal'in yaptığı gibi ancak bir ve beraber olursak bu zulmün önüne geçebiliriz. Hemen yanı başımızda, Ahlat'taki mezar taşlarında mezarlarda kimin yattığının Farsça, Arapça dile getirildiğini yazanın da Türk ya da Kürt olduğunuz görürüz. Peygamberimizin Fetih müjdesinin anahtarı olan bu bölge inşa edeceğimiz yeni geleceğimizin de sembolü haline gelecektir." diye konuştu.
Ecdadımız ile iftihar ediyoruz
Sultan Alparslan'ın 946 yıl önce bir cuma günü Malazgirt'te kazandığı zaferle Anadolu'yu ebedi yurt yapacak adımı attığını belirten Erdoğan, "Bir elinde al bayrağı, diğer elinde yeşil sancağıyla Anadolu'ya Malazgirt'ten girip Avrupa'nın ortalarına kadar şanla şerefle zaferle yürüyen ecdadımızla iftihar ediyoruz." ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sultan Alparslan'ın, savaşmak için ordusunun önüne geçtiğinde "Şehit olursam bu beyaz elbisem kefenim olsun, zaferi kazanırsak istikbal bizimdir." dediğini anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Gerçekten de bu zafer milletimize yeni bir vatan, yeni bir istikbal kazandırdı. Malazgirt Zaferi'nden sadece 4 yıl sonra 1075'te İznik'te bu coğrafyadaki ilk devletimizin, Anadolu Selçuklu Devleti'nin kuruluşunu ilan ettik. Yaklaşık iki asır sonra da dünyanın gördüğü en büyük devletlerden biri olan Osmanlı çınarı Anadolu'da kök salmaya, yedi iklim, dört kıtayı gölgesi altında toplamaya başladı. 946 yıldır bu vatanı korumak için gözlerini kırpmadan canlarını veren tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum." diye konuştu.
Sabreden kimse zafere ulaşır
Erdoğan, Malazgirt Zaferi kutlamaları kapsamındaki etkinliklerde okçuluk, atlı binicilik, güreş gibi ata sporlarını da ihya etme çabasının öne çıktığını gördüğünü ifade ederek, bu gayretleri desteklediğini vurguladı. Okçuluk sporunun yeniden ayağa kaldırıldığını görmekten büyük bir memnuniyet duyduğunu belirten Erdoğan, bu sporu destekleyen Okçuluk Vakfı'nın bu yöndeki çabalarını da yakından takip ettiğini kaydetti. Osmanlı'da okçu olmak isteyen kişiye üstadının bir sır fısıldadığını ve Osmanlı ifna olunca bu sırrın ifşa olduğunu anlatan Erdoğan, "Asırlarca kulaktan kulağa fısıldanan bu sır, Enfal suresinin 17. ayetinin bir bölümüdür, 'Attığın zaman onu sen atmadın, Allah attı.' Evet, attığımız oku da, adımı da bizlere Allah attırsın, bizleri yolundan ayırmasın. Tüm sporlar, sanatlar, mücadeleler gibi okçuluk da sabır, disiplin, çalışma, hedefe odaklanma işidir. Yani 'Men sabera zafera', sabreden kimse zafere ulaşır." dedi.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.