Dolar (USD)
34.12
Euro (EUR)
38.10
Gram Altın
2876.41
BIST 100
9900.25
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Saffet Sancaklı ilk kez konuştu

Eski milli futbolcu ve MHP milletvekili Saffet Sancaklı, eşi Hülya Sancaklı'nın intiharından sonra ilk kez konuştu.
Saffet Sancaklı ilk kez konuştu
02 Temmuz 2017 12:08:00
Eski milli futbolcu ve MHP milletvekili Saffet Sancaklı, eşi Hülya Sancaklı'nın intiharından sonra ilk kez konuştu.

Eski futbolcu ve MHP Milletvekili Saffet Sancaklı, Habertürk gazetesinden Kübra Par'a samimi açıklamalarda bulundu. Sancaklı, 'Çocuklarla birbirimize rol yapıyoruz. Her şey Hülya hanımı hatırlatıyor' derken intiharın ardından o eve bir daha girmediklerini de sözlerine ekledi.

İşte o röportajdan bir bölüm:

"BU İŞİ YAPACAK EN SON İNSANDI"

Sizin için zor bir yıldı; eşiniz Hülya Hanım'ı kaybettiniz. Hayat nasıl? Kendiu00adnizi toparlayabildiniz mi?

Toparlayamadık. Hülya Hanım ilkou00adkul arkadaşımdı, mahallenin kızıydı. Dünu00adyada da bu işi yapacak (intiharı) en son insandı. Öyle bir şey yaşadık ki, kurtulmau00admız çok zor. Ama ben de Saffet Sancaku00adlı'yım, çocuklara, sülaleye, topluma karşı dik durmak zorundayım. Başka sorumluu00adluklarım var; milletvekiliyim. Türkiye zor günler geçiriyor. Partide de görevim var. Ama önceliği çocuklara verdim.

"ÜÇÜMÜZ DE BİRBİRİMİZE ROL YAPIYORUZ"

Çocuklarınız Duygu ve Mert nasıl?

Aslında üçümüz de birkaç aydır birbiu00adrimize rol yapıyoruz; ben onlara rol yapıu00adyorum, onlar da babaları üzülmesin diye öyle davranıyorlar. Toparladılar biraz ama her şey bize Hülya Hanım'ı hatırlatıyor. Bir çorba içsek, "Annem de bu çorbayı çok iyi yapardı, çok severdi" diyorlar.

"O EVE BİR DAHA HİÇ GİRMEDİK"

O eve bir daha hiç girmedik. Çocuklara daha az hatıru00adlatması için hemen başka bir ev alıp eşyau00adlarına kadar her şeyini yeniden yaptım. İlk birkaç ay zor geçti. Çocuklar da olgunlar, şu anda Hülya Hanım'la ilgili yapabileceğiu00admiz iki şey var; dua ediyoruz ve hayır işleri yapıyoruz. Duygu, "81 İlde 365 Kütüphane" adlı bir projenin başına geçti. Bir de Allah kısmet ederse Hülya Hanım'ın adına bir okul yaptıracağım.

"MERT'E BİR VEDA MESAJI GELDİ"

Mert annesinin intiu00adhara kalkışacağını fark etmiş, engellemeye çalışu00admış. Neler yaşandı o gün?

Anayasa görüşmeleri için Ankara'daydım. Mert de Meclis'te yanımdaydı. Sayın Genel Başkan'la yemek yiyorduk. Mert'e bir veda mesajı geldi. Telefonda annesiyle epey bir konuştu ve durumu anladı. Ben de hemen ambulansı ve güvenlikleri eve yönlendirdim. Ama aklıma silah gelmedi, ilaç içeceğini düşündüm.

Sizin silahınız mıydı?

Evet, benim silahımdı. O da evde ortada durmuyordu.

"BİR ANDA EVDEN İKİ KİŞİ UZAKLAŞINCA PSİKOLOJİSİ BOZULDU"

Beklediğiniz bir şey miydi?

Hayır, beklediğim bir şey değildi. Ben milletvekili seçildim, bir iki ay sonra da kızım Duygu evlendi. Dizi seyrederken bile aynı koltukta oturan, birbiriyle iyi anlaşan bir aileydik. Bir anda 4 kişinin 2'si evden uzaklaştı. Böyle olunca eşimin psiu00adkolojisi biraz bozuldu. İlk birkaç ay fark etmemiştim, çünkü metanetli bir kadındı, morali bozulsa bile belli etmezdi. Sonra kendisi anlattı. "Sıkılıyorum. Anneme gidiyorum oturamıyorum, alışveriş meru00adkezine, kafeye gidiyorum duramıyorum" dedi. "Ne oldu da böyle hissediyorsun?" diye sordum, "Bilmiyorum" dedi.

Neden sizinle Ankara'ya taşınmadı?

Mert'in lisesi vardı. İyi bir okulda okuu00adyordu, 2 senesi kalmıştı.

Aranızda gerginlik, küskünlük var mıydı?

Yoktu ya... Hülya Hanım bana hiç küsu00admezdi ki. Çocukluk arkadaşıydık.

"İLKOKULDAN BERİ BİRLİKTEYDİK, BERABER BÜYÜDÜK"

Bunu sormak zorundayım; evde şidu00addet var mıydı Saffet Bey?

O soruyu bizi tanıyan aileleri bulup onlara sorun. Şiddet olur mu hiç! Hayau00adtım boyunca aklıma bile gelmedi. Bizim evde kavga gürültüyü bırakın, yüksek sesle konuşulmazdı. Çocuklar da öyle büyüdü. Hülya Hanım'la aynı mahalleu00addendik, ilkokul, ortaokul, lise boyunca aynı okulda okuduk. O benden iki sınıf alttaydı. O, liseyi bitirince de nişanu00adlandık. Biz birlikte büyüdük. O benim sadece eşim değildi, en yakın arkadau00adşımdı, sırdaşımdı. Ben bugünlere geliru00adken beraber geldik. O hep arka planda kaldı, çünkü öyle bir yapısı vardı. Teleu00advizyona çıkmak, görünmek istemezdi.

Açıkçası sert bir mizacınız olduğunu düşünenler "Bu adam kim bilir evde kadına neler yapıyordu ki bu noktaya sürüklendi" demişler...

Yok, biz hayatımız boyunca Hülya Hanım ile kavga etmedik. Bir gün çocuklarımla karu00adşılaşırsanız bunu onlara da sorabilirsiniz...

Peki, kendinizi sorumlu hissediu00adyor musunuz, suçluluk duygusu var mı?

Suçluluk duygusu yok. Çocuklara da onu söyledim. Duygu, "O gün anneme gitseydim, onunla yemeğe çıkaru00addım" diyor. Mert de, "Ankara'ya gelmeseyu00addim, belki orada oluru00addum" diyor. Onlara, "Bizim suçluluk duyacak bir şeyimiz yok" dedim.

"DOKTORDAN YARDIM ALALIM DEDİM"

Peki, onu bu noktaya ne sürüklemiş olabilir? Bunaldığını söylemiş...

Bana anlattığı zaman, "Doktordan yaru00addım alalım" dedim. "Doktora ne diyeceu00adğim? "Kocanla aran nasıl?" diye soracak. "İyi". "Çocuklarla aran nasıl?" "İyi". "Maddi problemin var mı?" "Yok". "O var mı?" "Yok" "Bu var mı? "Yok"... "Ne anlau00adtacağım ki ben doktora" dedi. "Yine de git, belki bir faydası olur" dedim. İki üç ay daha direndi, sonra gitti. Çok şiddetli olmau00adyan anti-depresanlar kullanmaya başladı. Onları kullanmaya başladıktan 1 ay sonra her şey normale döndü.

Neşeliydi. Duygu ile geziyorlardı. O hafta da hep beraber Bosna'ya gitmiştik. Çok iyi geçti. Kıştı, dağlarda karların içerisindeydik. Havaalau00adnına geldik, baktım, kar yağışı nedeniyle İstanbul'dan uçak kalkamıyor ve çoluk çocuk herkes perişan bekliyor. Ulaştırma Bakanı'nı aradım, durumu izah ettim. Bizi bir şekilde oradan aldırmasını rica ettim. "Tamam, küçük bir uçak var mı bakau00adyım" dedi. 150-200 kişinin beklediğini söyu00adleyince, sağ olsun başka bir şehirden uçak gönderdi. Millet arkadan bana dua etti. Hatta Hülya Hanım da, "Ne kadar büyük sevap işledik" dedi. Keyfi yerindeydi. Ne oldu da o noktaya geldi anlayamadık.