Peygamberimizin Sevdiği Yiyecek ve İçecekler
Ebu00fb Hüreyre -radıyallahu anh-'dan rivayet olunduğuna göre Nebu00ee -sallallahu aleyhi ve sellem- hiçbir su00fbrette, hiçbir yemeği ayıplamamıştır. Canı isterse onu yemiş, istemezse yememiştir. Ama çeşitli rivayetlerden, O İki Cihan Güneşi'nin bazı şeyleri daha fazla sevdiğini de öğrenmekteyiz: UN HELVASI Cibril -aleyhisselam-'ın Peygamber Efendimiz'e gece namazında, beline kuvvet vermesi için, un helvası yemesini tavsiye ettiği rivayet edilir. u00c2işe -radıyallahu anh-'ın şöyle dediği nakledilir: "Rasu00fblullah -sallallahu aleyhi ve sellem- hiçbir taama/yemeğe un helvası kadar sevinmezdi. Onu sever, kendisine ikram edilince de yüzünde ferahlık görülürdü." KABAK Yine Hazret-i u00c2işe'den rivayet edildiğine göre, Peygamberimizin sevdiği bir yiyecek de kabak idi. "Çünkü o, zikrullah esnasında kalbe rikkat verir." buyururlardı. Vasilet bin Eska'dan aktarıldığına göre Peygamber Efendimiz buyurmuşlardır ki: "Kabak aşı yiyin. Kabak aklı artırır ve beyine kuvvet verir." ET Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem-: "Et, dünya ve ahirette yiyeceklerin efendisidir." buyurmuşlardır. Peygamberimiz'in en çok koyunun kürek ve ön kollarının etini sevdiği rivayet edilir. Bir hadu00ees-i şerifte: "u2013 En iyi et, koyunun sırt etidir." buyurmuşlardır. Hayvanların sağ taraf etleri, sol taraf etlerinden daha üstün ve hafiftir. Et, işkembeden uzaklaştıkça değeri artar. Yine bir hadislerinde: "Sizden biriniz çorba yapmak için et satın aldığında suyunu çok koysun. Zira yiyen kişi çorbanın içinde et bulamazsa, suyundan içer. Çünkü et suyu, iki etten birisidir." demişlerdir. SİRKE: Cabir -radıyallahu anh- demiştir ki, bir defasında Rasu00fblullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ehline evde bir katık bulunup bulunmadığını sorduklarında: "u2013 Evde sadece sirke var." denildi. Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- onu isteyip: "u2013 Sirke ne güzel katıktır." diye yemeye başladılar. Cabir -radıyallahu anh-; "Rasu00fblullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'den bu sözü işiteli beri sirkeyi severim." demiştir. HURMA Rasu00fblullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz, kendisine tatlı veya koku ikram edildiğinde geri çevirmezlerdi. Nebu00ee -sallallahu aleyhi ve sellem- hurmayı çok sever, tek adetle yer ve çekirdeğini baş ve orta parmaklarıyla tutar ve çıkarırdı. Yine yaş hurmayla acuru birlikte yedikleri olurdu: "u2013 Kim her sabah yaş hurmadan aç karnına yedi tane yerse, o gün ona zehir yahut sihir zarar vermez." buyurmuşlardır. Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- hurmanın yaşına da, kurusuna da bereketli olması için dua etmiştir. Hurmanın yaşını kurusuyla yemek de sünnettir. BAL Peygamber Efendimiz buyuruyor: "u2013 Üç şeyde şifa vardır: Bal şerbeti içmekte, kan aldırmakta ve dağlama yaptırmakta, fakat ben dağlamayı sevmem. Bal, bütün hastalıklara şifadır. Çünkü yetmiş peygamber onun şifası ve bereketine dua etmişlerdir." Yine Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- buyuruyor: "Her ayın üç günü sabah bal yiyen kimseye büyük bir hastalık gelmez, felçten uzak kalır." Ebu00fb Hüreyre -radıyallahu anh- anlatıyor: Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- buyurmuştur: "Bir kimse her ayda üç gün şafak vakti aç karnına bal yese o ay içinde hastalıklarla ilgili belalardan ve afetlerden emin olur." ÜZÜM Efendimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- üzümün yaşına da, kurusuna da bereketli olması için dua etmiştir. Üzüm, en sevdiği meyvelerden biridir. Üzümü, salkımının altından başlanarak yenmesinin sünnet olduğu rivayet edilir. Ziyad b. Ebi Hind anlatıyor: Peygamber Efendimize kuru üzüm gönderdi, bunun üzerine şöyle buyurdu: "Kuru üzüm ne güzel yiyecektir. O sinirleri sağlamlaştırır, hastalıkları giderir, kızgınlığı sakinleştirir, ağız kokusunu güzelleştirir, balgamı keser, benzi hoş eyler." KARPUZ Karpuz da Efendimiz'in en sevdiği meyvelerdendir. Hazret-i u00c2işe -radıyallahu anha- Peygamberimizin karpuzla yaş hurmayı birlikte yiyip şöyle buyurduğunu nakleder: "Hurmanın hararetini karpuzun soğukluğuyla, karpuzun soğukluğunu da hurmanın hararetiyle kırıp gideriyoruz." Karpuzun yemekten önce yenmesi tavsiye edilmektedir. SÜT Peygamber Efendimiz sütü severdi. Şöyle buyururdu: "Yüce Allah bir kişiye süt ikram ederse, o kimse sütü içeceği zaman; Allah'ım bize bu sütü bereketli kıl, bize daha çok süt ihsan et diye dua etsin. Çünkü yiyecek ve içeceklerin yerini tutan, açlığı ve susuzluğu gideren sütten başka bir gıda bilmiyorum." demiştir. Yine şöyle buyurduğu nakledilmiştir: "Sizlere inek sütünü ve sütünden meydana gelen yağını tavsiye ederim, etinden sakınınız, zira sütü devadır, ancak eti bazen dert olabilir." Peygamber Efendimiz, koyun sütü de içerlerdi; fakat koyun sütü ağır olduğu için bir miktar su karıştırırlardı. SÜTLÜ BULAMAÇ Arpa ve buğday ununa yağ ve süt karıştırılarak pişirilen bir nevu00ee muhallebidir. Peygamberimiz: "Gerçekten sütlü bulamaç, hastanın midesini kuvvetlendirip rahatlatır, bazı üzüntülerini de giderir." buyurmuştur. Sütlü bulamaçla ilgili Hazret-i u00c2işe -radıyallahu anha- şöyle demiştir: "Bir defasında göğsümde bir sertlik ve başımda bir ağrıdan dolayı Rasu00fblullah'a şikayette bulundum. O da: "u2013 Ey u00c2işe, sana sütlü bulamacı tavsiye ederim, zira sütlü bulamaç bu şikayetlerini giderir.'" buyurdu. Hatta ehl-i beytten biri hastalanınca, ocaktan bulamaç tenceresi hiç inmezmiş, ta ki o hasta iyileşene veya ölene kadar. SU Peygamberimizin içeceklerden en çok sevdiği ise, soğuk ve tatlı olanı idi. Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- özellikle yolculuklar sırasında ashabına su dağıttırırdı. Bir yolculuğu sırasında Efendimiz bir yerde durmuş ve yanındakilerden su istemiş, elini ve yüzünü yıkadıktan sonra, sudan içmiş ve yanındaki sahabelerine de: "u2013 Siz de yüzünüze, boynunuza bir miktarını dökün." buyurmuştur. Rasu00fblullah -sallallahu aleyhi ve sellem- su içtikten sonra şöyle dua etmiştir: "Rahmetiyle suyu tatlı olarak yaratan, acı ve tuzlu yaratmayan Allah'a hamd olsun." Peygamber Efendimiz bir başka hadu00ees-i şerifinde ise, su için şöyle buyurmuştur: "Allah suyu temizleyici olarak yarattı. Tadını, rengini veya kokusunu değiştiren maddeler dışında hiçbir nesne onu pislemez." O peygamberler sultanının sevdikleri, hoşlandıkları, bizim de sevdiklerimiz ve hoşlandıklarımızdır elbette. Allah'ın bu nimetlerini, hem Rabbimizin bir ihsanı olarak, hem de Peygamber Efendimiz'in sevdiği yiyecekler niyetiyle yersek inşallah her bir yudumu, her bir lokması ibadet ve şifa olur.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.