Oraya da gireceğiz!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı’na Üye/Gözlemci Devletlerin Anayasa ve Yüksek Mahkemeleri Birinci Yargı Konferansı’nda konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle;
Dün akşam itibariyle Irak'ta operasyonlarımızı yaptık. Ve sürekli sınırlarımıza tehdit oluşturan Sincar'da ve Mahmur'un etekleri Karaçar'da buralardaki atılan adımlara karşı operasyonumuzu yaptık. Durduk mu? Yok, bunun gerisi gelecektir. Çünkü oradan bize bir tehdit varsa ki var; bu tehdidin cevabı da anında verilecektir. Bu terör örgütlerini ya yok edecekler, onlar etmiyorsa biz yok edeceğiz.
Dünkü kalleş saldırı aldığımız kararın ne kadar isabetli olduğunu göstermiştir. Sınırlarımıza yığılan teröristlerin eninde sonunda bizi hedef alacağı gerçeğini bu olay ispatlamıştır. Suriye'nin kuzeyine, malum Amerika'nın 22 üssü var orada. Silah gönderiliyor, araç gereç gönderiliyor. Buradaki PKK, YPD, YPG bunlara geliyor. "TEMİZLEMEZSENİZ MÜNBİÇ'E DE GİRECEĞİZ"
Münbiç hikayesiyle bizim dikkatimizi dağıtmaya çalışıyorlar. Münbiç yüzde 85-90 Arapların yaşadığı bir yerdir. Ama orayı tamamen o terör örgütlerine vermiş durumdalar. Onlardan orayı boşaltacağız dediler. Göndermediler. Şimdi de diyoruz ki, temizlediniz temizlediniz. Çıkarmadığınız takdirde biz Münbiç'e de gireceğiz. Açık konuşuyorum. Türkiye, Fırat'ın doğusundaki terör bataklığına müdahale konusunda yeteri kadar zaman kaybetmiştir. Bundan sonrası için tek bir günlük gecikmeye dahi tahammülümüz yoktur.
Afrin operasyonunda sahada karşılaştığımız manzara istihbarattan gelen raporlarla tescillidir. Bu veriler bize Fırat'ın doğusunda neler yapıldığını, şayet harekete geçmezsek ileride karşımıza ne çıkacağını göstermeye yeterlidir. Biz Suriye'de attığımız adımlarla, sadece kendi ülkemizin güvenliğini sağlamakla kalmıyoruz. Hiçbir mezhep fanatizmi bu gerçeğin üzerini örtemez.
Lafa geldiğinde demokratlığı, özgürlükçülüğü kimseye bırakmayan batılı ülkelerin en küçük bir tehdit karşısında nasıl faşizan uygulamalara yöneldiğine hep birlikte şahit oluyoruz. Demokrasiyi ve hukuku bir makyaj olarak kullananlarla aynı değerleri hayatının merkezine yerleştirenler arasındaki fark bu tür sınamalarda ortaya çıkıyor.
İslam toplumlarının çoğunun yönetimi bu sınamalara maruz kalmayacak şekilde adaletten, hukuktan, özgürlükten uzak bir görüntü içindedir. Bunu bir özeleştiri olarak söylüyorum. Az önce Kaşıkçı cinayetinden sonra sergilenen tavırlar bu gerçeği bir kez daha yüzümüze çarpmıştır. Gerçekten insanlık dışı yöntemle işlenen cinayetin takibini neredeyse tek başımıza yapıyoruz. Bu eksiklikleri gidermeden hak ettiğimiz yere gelmemiz, Rabbimiz ve Peygamber efendimizin müjdelediği huzura kavuşmamız mümkün değildir."
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.