Ne estetik var ne de ahenk!
KENAN ADEM KIZILAĞIL/ ANKARA
Artık alışıla gelmiş bir şekilde her yerde oynandığını gördüğümüz Ankara Havaları, Kolbastı ve Şemmamme gibi halk oyunları gerçek figürlerin dışına çıkarak yozlaşmış bir hal almış durumda. Batıdan kopyalanan ithal figürler ile asıl figürlerin dışında yeni boyut kazanan halk oyunları aslından uzaklaşıyor.
HER YÖRE FARKLI HAVAHalk oyunları ülkemizde çok çeşitlilik gösteriyor, yörelere göre ayrılıyor. Çok çeşitli olmasında ise; kültür, yaşayış, gelenek ve görenekler etkili oluyor. Her yörenin kendisine ait giyim tarzı, oyun figürleri ve müzik aletleri bunuyor.
Halk Oyunları kültürümüzün en değerli zenginliği arasında yer alıyor. Her yörede farklı olan giyim tarzı, yaşayış, gelenek ve göreneklerin farklı olması Halk Oyunlarındaki figür zenginliğini artırıyor. Ancak bu gelenek şimdilerde önemli derecede bozulmalar ve değişimler yaşıyor. Artık alışıla gelmiş bir şekilde her yerde oynandığını gördüğümüz Ankara Havaları, Kolbastı ve Şemmamme gibi halk oyunları gerçek figürlerin dışına çıkarak yozlaşmış bir hal almış durumda. Batıdan kopyalanan ithal figürler ile asıl figürlerin dışında yeni boyut kazanan halk oyunları aslından uzaklaşıyor.
Tam olarak araştırılmıyor
Halk oyunlarında, araştırmaların tam olarak yapılmamasıyla, insanların kendi figürlerini oluşturmaları halk oyunlarının değişmesine zemin oluşturuyor. Ankara Havaları, Kolbastı ve Şemmamme gibi halk oyunları bu değişimlerden fazlaca etkilenen kültür değerlerimiz arasında yer alıyor. Kişisel figürlerin fazlaca etkili olduğu bu oyunlarda orijinal halinden tamamen farklı figürler oluşmuş durumda. Halk Oyunları Federasyonu İç Anadolu Temsilcisi Gökhan Yılmaz, halk oyunları ile ilgili birçok bilgi verdi. Yılmaz, "Halk Oyunlarını çeşitli yörelere ayırıyoruz. Bu konuda ülkemiz gerçekten birinci sıradadır. Ancak bu konuda yeterli çalışmalar yapılmıyor. Böyle olunca da çok kolay bozulmalar yaşanıyor. Bu kültür elimizden giderse gerçekten ülke olarak büyük kayıp yaşayacağız" dedi.
Başlıca oyunlar değişti
Ankara'da Seymen denilen oyunu adı verilen bir oyun vardır. Seymenliğin ayrı bir kültür olduğunu söyleyen Yılmaz, değişen Ankara Havaları, Kolbastı ve Şemmamme hakkında şunları söyledi:
"Seymenlik ayrı bir kültürdür. Babadan oğla geçen bir gelenektir. Ankara'da 'Misket Oyunu', 'Atım Arap' ve 'Şeker Oğlan' denilen bir oyunlar vardır. Bu oyunlara ismini veren aslında türkülerdir. Ancak artık Ankara havaları yozlaşmış bir durumda. Ankaralı bilmem kim, Sincanlı falanca kişi, elektro bağlamayla hiçbir zemini olmayan oyunlar üretiyor. Seymenlik ile uzaktan yakından alakası olmayan oyun tarzları ortaya çıktı. Deyim yerindeyse Seymenlik ayağa düştü. Ankara oyun havalarında asla kadın erkek yan yana veya karşılıklı oynamaz ama televizyonlarda bunu sıkça yozlaşmış şekillerini görebiliyoruz."
Buram buram Anadolu
"Halk Oyunları bölgeler arasında farklı özellikler gösteriyor. Giyim tarzı, yaşayış, gelenek ve göreneklerin oyun tarzların farklı olmasında etkili oluyor" diyen Yılmaz, yörelere göre farklılıkların yaşanmasının sebeplerini şu sözlerle anlattı: "Halk Oyunları bölgeler içinde oyun türlerine ayrılıyor. Oyunlar kostüm türlerine göre de farklılık gösteriyor. Yöresel oyunlar figürler açısından birbirinden ayrılıyor. Güney Doğu Anadolu Bölgesi genelde halay bölgesi olarak geçiyor. Doğu Anadolu da 'Bar' adı verilen oyun vardır. Ege Bölgesi genelde zeybek bölgesidir, Antalya Konya çevrelerinde 'Kaşık Oyunu', Karadeniz'de 'Horon' görülmektedir. Muğla, Denizli, Aydın ve Manisa 'Ağır Zeybek' denilen bir oyun türünü görüyoruz."
İç Anadolu halay bölgesi
Karadeniz'den daha doğuya gittikçe Gümüşhane'de 'Bar'ları görülmektedir. Oyunlarda coğrafi bölgelerden kaynaklı etkileşimler vardır. İç Anadolu'da genelde orta oyunlar ve kaşık oyunları vardır ancak Sivas halay bölgesidir bu bölgeler arasındaki etkileşimden dolayı olmaktadır. Yılmaz, "Halk Oyunundaki motif ve renkler her yöreye has özellikler taşımaktadır. O kostümü yapan kişi o kostüme duygularını yaşantısını yansıtmaktadır. Evli bir insanın motifleriyle bekar olan kişinin motifleri farklı olmaktadır. Bunun yanında gençler ile yaşlılara göre de motif ve renk farkı olmaktadır" diye konuştu.
Kolbastının aslı oynanmıyor
Yılmaz, şöyle devam etti: "Kolbastı da yozlaşmış bir oyun türüdür. Trabzon taraflarında bu oyunun aslı vardır. İsmi 'Faroz Kesmesi' denilen bir seyirlik oyunudur. Düğünlerde akşamları gençler kendi aralarında eğlenirler, kendi aralarında dalaşırlar. Ancak bu oyunun şuan gördüğümüz şekli Faroz Kesmesi ile uzaktan yakından bir alakası yok. Hareketli ve bir oyun olduğu için bazı kişiler tarafından şov amaçlı olarak kullanılıyor. Gerçekten oyunu bilmeyen insanlar da bu oyun oynandığı zaman çok güzel oldu, harikaydı filan diyor. Aslında bu Güneydoğu da oynanan 'Şemmamme' içinde geçerli. Esasında bu oyun Hakkari, Şanlıurfa ve Van taraflarında oynanan bir halay türüdür. Şuan ki oynanan şeklinden de çok farklıdır. Gençler bu halayları tam öğrenmeden oynuyorlar. Böylece aslıyla hiç alakası olamayan yozlaşmış oyun tarzları ortaya çıkıyor bu da bizim kültürümüze zarar veriyor."
Oyunlar konusunu kültürden alıyor
Yılmaz, Halk Oyunlarının konusu hakkında şu bilgileri verdi; "Oyunlar yapılan işi anlatmaktadır. Bazen bir hayvanın hareketleri anlatır. Bingöl'de 'Kartal' denilen bir oyun vardır. Kartalın avlanmasını hareketlerini, avını nasıl avladığını, her hareketini oyuna yansıtmışlardır. Adıyaman'da 'Galuç' adı verilen bir oyun vardır. Tarımda ekmeyi, biçmeyi, yağmur duasını anlatır. Teke bölgesindeki 'Teke Oyunu', erkek keçinin hareketlerini anlatır. Karadeniz bölgesindeki Horon hamsinin sudan çıktıktan sonraki halini yansıtmaktadır."
Yaşam tarzı oyun motiflerinde
Oyunların bölgenin yaşam koşullarından esintiler taşıdığını belirten Yılmaz, sözlerine şu şekilde devam etti, "Güneydoğuya gittiğimiz zaman oyunlarda bir sertlik görülmektedir. Kadın oyunlarında bir kıvraklık görülmez. Bu bölgelerdeki yaşam farklarıyla alakalıdır. Kış şartları, hayat şartları insanların yaşamları oyuna yansımıştır. Şanlıurfa'da 'Kımıl' denilen bir oyun vardır. Bu oyun süt sağmadan tutunda, ekmek açmak gibi figürleri anlatır. 'Teşi' denilen bir oyun vardır birçok bölgede görülür. Bir kadın oyunudur. Teşi, yün eğiriler ucu topaç gibi olan sopanın ismidir. Yün eğirmekte kullanılır. Bu işi yaparken ortaya çıkan figürler oyunlara yansımıştır. Gaziantep'te kadın başlıklarında sağ ve sol kaşının üstünden metal başlıklar üçgen şekilde sallanmaktadır. Bu metal parçalara şekke adı verilir. Metal parçalarının sayısı o kişinin çocuk sayısıyla doğru orantılıdır. Tokat bölgesinde tamamen bölgesel işlemeler etkilidir. Kişi kendi duygularını anlatan işlemeler yaparlar. Örneğin kişi duygusunu anlatan bir kuş da işleyebilir veya bir çiçek işleyebilir. Bu kişini kendi duygularını motiflere dökmektedir. Genel çerçevede baktığımız zaman bölgelerdeki işlemeler birbirinden ayrılmaktadır."
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.