Müezzinoğlu: 30 bin hekim açığımız var
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, ''Biz 125 bin hekimimizle en ideal sağlık hizmetini verebilmek zorundayız. Şu anda 20 bin uzman hekim, 10 bin de pratisyen hekim açığımız var'' dedi. Müezzinoğlu, Bursa programı çerçevesinde AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret etti. Müezzinoğlu burada yaptığı açıklamada bugün Sağlık Bakanlığı görevinin birinci ayını doldurduğunu söyledi. Bakanlık görevinin 1. ayında Bursa'ya gelmenin kendisi açısından önemli olduğunu ifade eden Müezzinoğlu, ''Bursa'yı önemsiyoruz. Edirne milletvekili olarak Edirne'de şu cümle vardır; 'Edirne Bursa'nın oğlu, İstanbul'un babası' diye. Dolayısıyla Bursa'nın oğlu olarak, o bölgenin milletvekili olarak Bursa'ya duyarlılığımızı göstermek ve Bursa'ya hak ettiği özellikle sağlık alanındaki hizmetleri en güzel şekilde yerine getirmek için burada değerlendirmelerde bulunacağız'' dedi. Müezzinoğlu, bir gazetecinin, ''Tüm gün yasasıyla ilgili yeni bir formül arayışı içinde olduğunuzu açıklamıştınız. Bir formül bulabildiniz mi?''sorusu üzerine, yarın sabah itibariyle öğleden önce ve öğleden sonra olmak üzere farklı grupla görüşmeler yapacağını, salı ve çarşamba günleri de farklı bölgelerdeki üniversitelerin yetkilileriyle toplantılar düzenleyeceğini belirtti. 15 günlük bir çalışmanın ardından ilkesel bakış açısı sağlamaya çalışacaklarını vurgulayan Müezzinoğlu, ''Sağlık hizmetlerinin sorunlarını ortak akılla çözebilme niyetindeyiz. İkincisi, Türkiye'nin en önemli sorunlarının başında sağlık alanında hekim ve sağlık çalışanı açığı, yani hemşire açığı geliyor. Biz 125 bin hekimimizle en ideal sağlık hizmetini verebilmek zorundayız. Şu anda 20 bin uzman hekim, 10 bin de pratisyen hekim açığımız var. Yani bizim 20 bin uzman hekimi bu millete kazandırabilmemiz için tıp fakültelerini aldığımız son 4 yıldır 4-5 bin civarında öğrenci var ki bunlar en erken gelen 10 yıl sonra gelecek. Ortalama 15-18 yıl civarında bir süreye ihtiyacımız var'' diye konuştu. Türkiye'nin 18 yıl sonra da ilave 3 bin hekime ihtiyaç duyacağının anlatan Müezzinoğlu, şöyle devam etti: ''Dolasıyla bizim 30 binlik açığımız hemen hemen devam edecek önümüzdeki yıllarda tıp fakültesindeki öğrenci kapasitemizi arttırmazsak. Dolayısıyla sağlık bakanı olarak, hükümetimiz olarak belki şunları çok hızlı çözeceğiz. Kamu, özel işbirliğiyle şehir hastaneleri kuracağız. 4 yıl 5 yıl sonra bu toplumun hizmetine girecek. Fiziki mekan sorununu, tıbbi teknoloji sorununu çözmekte çok sorunumuz olmaz ama hekim sorununu çözmekte çok ciddi sıkıntımız olacak ve hükümetimizi de bakanlığımızı da belki de en çok yoran, yıpratan konu bu olacak. Bizim hekimlerimizden çok azami düzeyde istifade etmemiz lazım. Hekimlerimizin zamanını olabildiğince, yasalarla sınırlı olan çalışma saatlerinin ötesinde gönüllü çalışma süreçlerine de açmamız lazım ki; biz bu 125 bin hekimden azami verimliliği elde edelim. Yoksa biz hekimlerden azami verimliliği elde edemezsek, bu 20 bin hekim açığımız da varken sağlıkta başarımızı devam ettirebilmemiz çok mümkün olmaz. Aynı şekilde yaklaşık 50 bin hemşire açığımız var. Hemşire açığımızı da önümüzdeki 5 yılda çok hızla kapatabilmeyi amaçlıyoruz. Bunlar belki de ekonomik açıdan bizi en çok yoracak konular olacak. Ama biz sağlık çalışanlarının geleceğe daha güvenle bakabilmeleri ve onların birikimlerinden azami istifade edebilmeyi merkeze koyacağız. Dolayısıyla bu anlamda ister üniversite hocalarımız ister diğer hekimlerimiz onlardan her türlü ve her ortamda mesleklerinden istifa etmeyi planlamayı düşünüyoruz.'' ''Ortak akıl konusunda yapılacak görüşmeler sonucu bir uzlaşma olur mu?'' sorusu üzerine Müezzinoğlu, ''Bu işin yüzde 100'ü yok. Yüzde 100 değil ama yüzde 70-80 başaracağımız kanaatindeyim'' yanıtını verdi. Müezzinoğlu, ''Son yılda Türkiye'de ameliyat sayısı arttı. Bursa'da bu oran 2,6 civarında. Bazıları bu bu rakamları sağlık hizmetlerine daha kolay ulaşma olarak değerlendirirken bazıları ise performans sistemine bağlıyor ne düşünüyorsunuz?'' sorusu üzerine, performans sisteminin bu alandaki istatiksel oranları olumsuz yönde etkilediği kanaatinde olmadığını bildirdi. Türkiye'de 2002 yılında toplam 96 milyon tıbbi işlem yapıldığını, bugün ise 125 bin hekimle 300 milyon tıbbi işlemin gerçekleştirildiğini vurgulayan Müezzinoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Yani buradan çıkan şu; hastalarımız sağlığa daha kolay ulaşıyor. Tabi 'hiç eksiğimiz yok' dersek yanlış olur. Bunları belirli periyotlarla 6 aylık 1 yıllık periyotlarla, nerelerde bir sıkıntımız var, bu süreç nerelerde zaman içerisinde yanlışa gidiyor bunları mutlaka ivedi bir şekilde takip edip, detaylandırıp tedbirleri alacağız. Dün akşam Edirne'den ayrılırken Sayın Valimiz aradı; Antalya'daki hastayla ilgili. 'Antalya'daki bir hastamızın ameliyatı mümkün değilmiş. İstanbul'da olabilir. Nasıl yaparız?' dediler. Gece saat 12, hastamız ambulans jet uçakla gece İstanbul'a geldi, saat 02.00 gibi ameliyatı yapıldı. Bundan 10 yıl önce Türkiye kamuoyu rüyasında görse inanamayacağı koşullardı bunlar. Bugün ambulans uçaklarımız, ambulans helikopterlerimiz, bot ambulanslarımız, paletli ambulanslarımız var. Göreve geldiğimiz 2002 yılında 640 ambulansımız vardı Türkiye genelinde. Biz şimdi 1000 ambulansın ihalesine çıkıyoruz. İlk bakan olduğumuz haftasında da 486 ambulans dağıtımı yaptık. Şimdi yüzen gemi hastanelerinin çalışmalarını yapıyoruz. Niye? Deprem bölgesiyiz. Türkiye'nin nerede sıkıntısı varsa deniz yoluyla bunda İstanbul var, Trakya var, Ege var. Dolayısıyla bizim belki 2 belki 3 tane yüzen gemi hastanelerimiz olacak ki Türkiye sağlıkta bu anlamda çok farklı boyuta geldi.'' -Anne sütü bankası- Bakan Müezzinoğlu, AK Parti İl Başkanlığı'nın ardından Bursa Valisi Şahabettin Harput'u makamında ziyaret etti. Burada bir gazetecinin, ''Anne sütü bankası oluşturma yönünde bir çalışmanız vardı. Bununla ilgili din adamlarının 'süt kardeş' konusunda sıkıntı olabileceği yönünde haberler yer aldı. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?'' sorusunu şöyle yanıtladı: ''Böyle bir çalışma var. Yanılmıyorsam 8 Mart'ta İzmir'de açılışını yapacağız. Bir defa anne sütü çok önemli. Anne sütünün yerini alabilecek dünyada bir ürün yok. Dolayısıyla bir defa merkeze anneyi, anne sütünü bebeği ve bebeğin sağlıklı gelişimini alıyoruz. Bebek için hele hele anne sütü bulamayan bebek için en iyi nimeti ona sunmamız lazım. Bu en iyi en doğal en tabi nimeti sunabilmek adına inançlar gereği bazı sıkıntılar varsa buradaki nedir kayıt sistemidir. Bugün parmağın ucunda milyonlarca işlemi yapabildiğin bir teknolojide, hangi anne sütü hangi bebeğe verildi, bu bebeğin künyesi nedir? Sütünü aldığımız annenin künyesi nedir? Bütün bunları paralel bir şekilde yürütebiliriz. Dolayısıyla bu konuda duyarlılığı olan insanımızı da bu süt nüfus cüzdanını eline veririz. Dolasıyla bunda bir sıkıntı olacak kanaatinde değilim. Kesinlikle kayıt olacak. Bankada bir kuruşu, bir gram süt muhatabı farklı olabilir mi? Banka cümlesi bir defa sistemin a'dan z'ye kayıt sistemidir. Bir dernek sistemi değil banka sistemi. Bu konuda bir sıkıntı olacağı kanaatinde değilim ama tabiki bütün duyarlılıkları da önemsiyoruz. Hele hele bu konudaki duyarlılıklara teşekkür ediyoruz. Onların da vicdanen rahatlayacağı sistemi onlara da anlatırız. Onlara da bu sistemin yine varsa açıkları, o açıkları da telafi edecek tedbirler alırız.'' Bakan Müezzinoğlu daha sonra Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe'yi makamında ziyaret etti.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.