Mesele anlatılabilirdi
TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, Taksim Gezi Parkı'nda yaşanan olayları değerlendirdi.
Süreçte birtakım yanlışların üst üste yapıldığına dikkati çeken Üstün, bunun da beraberinde istenmeyen olayların yaşanmasına neden olduğunu anlattı.
"Maalesef 3 yanlışın bir doğru yapmadığını bir kez daha gördük" diyen Üstün, şöyle devam etti:
"İstanbul Büyükşehir Belediyesi, çıkıp ne yapmak istediğini anlatmalıydı. Burada iletişim kazası oldu. Polisin henüz kamu düzeni bozulmadan en son kullanacağı araçları işin başında kullanmış olması önemli bir yanlıştır. Eski rejim yanlıları darbe öncesi görüntüleri ülkemize yaşattılar. Tırnaklarımızla oluşturduğumuz ülkemizin demokratik, özgürlükçü ve insan haklarına dayalı imajına zarar vermiştir."
Üstün, olayla ilgili gereken hassasiyetin gösterilmediğini belirterek, olayların başlangıcında Gezi Parkı'nda yanlış iş yapıldığını düşünen makul vatandaşların geldiğini ancak olayların doğru şekilde kendilerine anlatılamadığını söyledi.
Polisin aceleci davrandığını vurgulayan Üstün, "Mesele anlatılabilirdi, öyle bir fırsat vardı ama olmadı ve bu insanlar polisle karşı karşıya geldi. Orantısız güç olabilir, kullanılmaması gereken biber gazının acil kullanılmaması gerekirdi. Biber gazı sıkılmadan önce böyle büyük bir olay yaşanmamıştı aslında. Kamu düzenini bozacak bir durum olsaydı birtakım enstürmanlara ihtiyaç duyulabilirdi ancak o aşamada böyle bir durum yoktu. Çok aceleci davranıldı" diye konuştu.
"Türkiye'ye bu görüntüler yakışmadı"
Üstün, yaşanan olayların ülkenin imajına zarar verdiğine dikkati çekerek, "eski rejim yanlılarının" darbe öncesi görüntüleri ülkeye yaşattıklarını kaydetti.
Üstün, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu insanların hiçbir kutsalının olmadığını bir kez daha gördük. Bunlar fırsatını bulduğunda polisi linç edebileceklerini, ülkeyi ateşe verebileceklerini bir kez daha milletimize göstermiş oldular. Yakan, yıkan ve ilke tanımayan, hatta kendilerini haberleştirmek isteyen basın mensuplarının araçlarını tahrip eden, esnafa zarar veren ve Atatürk heykeline dahi kendi ideolojilerini kazıyan bir yapıyla karşı karşıya kalındı.
Marjinal grupların da katılımıyla olaylar farklı boyutlara taşındı. Hak aramak hareketinden öte bir kaos oluşturma ve ülkenin imajını bozmaya çalışan bir harekete dönüştü. İnsan hakları konusunda tırnaklarımızla kazıyarak getirdiğimiz durumu, bir kıvılcımla nasıl yok edilebileceğini gördük. O bakımdan idarecilerimizin, demokratik olgunluğa ulaşmasına kadar yanlış yapma lüksü yok. Herkes için insan hakkı ve demokrasi istememiz lazım. Ülkeyi de bu demokrasi düşmanlarının kucağına itecek bir davranıştan uzak durmamız lazım. Herkes bu konuda dikkatli olmalı."
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.