Lübnanlı Türkmenler kültür mirasını korumaya çalışıyor
Karakoyunlu Türkmenleri, uzun yıllar boyunca Suriye ve Lübnan arasındaki bölgelerde kıl çadırlarda göçebe olarak yaşamış. O dönem hayvancılıkla geçimlerini sağlayan Türkmenler, yaklaşık 60 yıl önce ise göçebe hayatını bırakarak Lübnan'ın Bekaa Vadisi'ndeki bölgelere yerleşmiş.
Zengin sözlü kültüre sahip Türkmenler, kendilerine has şiveleriyle söyledikleri türkü ve manileri asırlar boyunca kulaktan kulağa aktararak bugünlere taşımış.
Ancak günümüzde okullaşmanın ve Lübnanlı Araplarla entegrasyonun artması nedeniyle bu sözlü gelenek yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Lübnanlı Türkmenler dikkatleri üzerine çekmeyi başardı
Anadolu Ajansı'nın yaptığı haberler dikkatleri, dillerini koruyarak varlıklarını devam ettirmeye çalışan Lübnanlı Türkmenlerin üzerine çekmeyi başardı.
Kahire Yunus Emre Enstitüsü Eğitim Dairesi Başkanı Türkolog Prof. Dr. Yavuz Kartallıoğlu, AA muhabiri ile birlikte oba oba, ev ev Türkmenleri ziyaret etti.
❝Türkçe konuşarak çok rahat anlaştık. Çay kahve içirmeden, karnımızı doyurmadan bırakmadılar❞
— ANADOLU AJANSI (@anadoluajansi) January 19, 2023
Yunus Emre Enstitüsü Eğitim Dairesi Başkanı Türkolog Prof. Dr. Kartallıoğlu, Lübnanlı Türkmenlerin yaşadığı köyleri ziyaret etti https://t.co/bxPAR18qA1 pic.twitter.com/PViBBBhj1S
Bekaa Vadisi ile Trablusşam'ın kuzeyinde bulunan Türkmen köylerini ziyaret eden Türkolog Kartallıoğlu, Lübnan'daki Türk varlığının devam etmesini sağlamak amacıyla ne gibi kültürel ve ilmî çalışmalar yapılabileceğini yerinde gözlemledi.
'Türkçe öğretmen sayısını artırmalıyız'
Misafir olduğu Türkmen evlerinde "horafa" adı verilen eski halk hikâyelerini de dinleme fırsatı bulan Kartallıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, YEE olarak Türkmen köylerinde Türkçe dersi veren öğretmenlerin sayısını artırmaları gerektiğini belirtti.
Lübnan'daki Türkmen köylerinde Türkiye tarafından yapılmış pek çok eseri görmekten mutluluk duyduğunu söyleyen Kartallıoğlu, şunları kaydetti:
"Türkiye Cumhuriyeti devletinin buralara ilgisi 20 yıldır devam ediyor. Her türlü yardımı yapıyoruz. YEE olarak biz de burada Türkmenlerin dillerini, edebiyatlarını ve kültürlerini muhafaza etmelerini sağlamak amacıyla bazı çalışmalar yapmaktayız. Aynı bölgede Türkçe dersi veren öğretmenlerimizin sayısını artırarak eğitimi sistemli hâle getirmek zorundayız."
Buralardaki orta yaş üstü insanlarla Türkçe konuşarak çok rahat anlaştıklarına dikkati çeken Kartallıoğlu, "Onlar kendi konuştukları dile Obaça ya da Obaçı demekteler. Geldiğimizden beri 'köy köyünüz, oba obanız, ev eviniz' diyerek bizleri misafir ettiler. Kahve içmeden, çay içmeden, karnımızı doyurmadan da buradan ayrılmamıza izin vermediler. Tabii ki kendilerinin de bizlerden istekleri oldu. O istekleri de Türkiye'den ilgili makamlara iletmek bizim boynumuzun borcudur." ifadelerini kullandı.
Türkiye burslarıyla Türk üniversitelerinde okumuş çok sayıda Türkmen genci olduğunu da dile getiren Kartallıoğlu, bundan sonra özellikle üniversite ve lisansüstü eğitimlerine Türkiye'de devam edebilmeleri için YEE olarak ellerinden geleni yapmak istediklerini vurguladı.
'Lübnan'daki Türkmen varlığının sürmesi için çalışmaya hazırız'
Yaklaşık 1000 yıldır bu coğrafyada var olan Türkmenlerin tarihine dair de değerlendirmelerde bulunan Türkolog Kartallıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Muhtemelen asıl Oğuz kitlesiyle Türkistan civarından batıya gelen Oğuzlardan oluşmaktadırlar. Yavuz Sultan Selim döneminde 1515'te gelmişiz diyen de var. Bazıları da 'biz neyidik, bilinmezik" şeklinde tarihlerini açıklıyor. Aslında Anadolu'da pek çok yerde duyduğumuz dil biçimlerini buralarda da duymaktayız.
Lübnan bölgesindeki Türkmen varlığı 1000 yıldır hala sürmektedir. Türkçeyi asırlardır muhafaza eden Lübnanlı Türkmenlere sahip çıkmalıyız. Biz de bu varlığın burada dilleriyle, edebiyatlarıyla, kültürleriyle sürmesi için YEE olarak devletin diğer kurumlarıyla her şeyi yapmaya hazırız."
Kavaşra köyündeki 15 Temmuz Şehitler Anıtı'nı ziyaret eden Kartallıoğlu, aynı köydeki Karabağ Şehitleri Anıtı'ndaki hatıra defterini de imzaladı.
Resmî bir istatistik bulunmasa da Lübnanlı Türkmenlerin sayısının 50 binden fazla olduğu tahmin ediliyor. Lübnan Türkmenleri hakkında Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Öğretim Üyesi Türkolog Prof. Dr. Özgür Kasım Aydemir’e ait bir de kitap bulunuyor.
Turgut Alp Boyraz (AA)
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.