Lozan çöktü
Başbakan Erdoğan'ın Çanakkale ruhundaki "millet" vurgusu ve Güneydoğu'daki kanaat önderlerinin "İslam kardeşliği" çağrısı meyvelerini vermeye başladı. Türkiye, doksan yıl önce Lozan'da emperyalistlerin ülkemize giydirmek istediği cendereden adım adım kurtuluyor.
'SİLAHI BIRAKIP ÇEKİLİN'
Zihni işgal ve fitneci ruhların tüm senaryolarına karşın dünkü Nevruz'da kardeşlik, beraberlik ve birlik vurgusuyla Türkiye huzuru seçti. Diyarbakır'daki Nevruz törenlerinde İmralı'dan gelen "Silahlı güçlerin sınır dışına çekilmesi" yönündeki açıklama coşkuyla karşılandı.
HEM TÜRKÇE HEM KÜRTÇE
Öcalan'ın 5 sayfalık mesajını Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan Türkçe ve Kürtçe okudu. Öcalan, "PKK'ya silahları bırakın, sınır dışına çıkın" çağrısı yaptı ve ekledi: Tıpkı Türklerin ve Kürtlerin öncülüğünde gerçekleşen Kurtuluş Savaşı'nın bir türevini yaşıyoruz.
FERHAT AÇIL
Diyarbakır'daki Nevruz kutlamasında Öcalan'ın 5 sayfalık mesajını BDP'li Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan Türkçe ve Kürtçe okudu. Önce Kürtçe okunan mesajında Öcalan, ''PKK'ya silahları bırakın, sınır dışına çıkın'' çağrısı yaptı. Öcalan'ın dikkat çeken mesajlarından biri de ''Tıpkı yakın tarihte Misak-ı Milli çerçevesinde, Türklerin ve Kürtlerin öncülüğünde gerçekleşen Kurtuluş Savaşı'nın derinleşmiş bir türevini yaşıyoruz'' sözleri oldu.
Yüz binlerce kişinin katıldığı Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarında mesajı okunan Abdullah Öcalan, PKK'ya "Silahları bırakın, sınırdışına çıkın" şeklinde tarihi bir çağrı yaptı. Abdullah Öcalan'ın günlerdir merakla beklenen mesajı Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarında BDP'li iki vekil tarafından okundu.
Kürtçe ve Türkçe okundu
Açıklama öncesinde BDP ve DTK Eşbaşkanları, milletvekilleri ve belediye başkanları tek tek sahneye çağrıldı. Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder kürsüye geldi. Pervin Buldan, ilk olarak Abdullah Öcalan'ın mesajını Kürtçe okudu. Daha sonra ise Sırrı Süreyya Önder, aynı mesajı Türkçe seslendirdi.
Milyonlar 'barış', 'kardeşlik' diyor
Öcalan, mesajında şu ifadeleri kullandı: "Mazlumların özgürlük ve Nevruz'u kutlu olsun. Selam olsun, bu uyanış canlanış gününü en geniş ittifakla kutlayan Orta Asya halklarına selam olsun. Selam olsun, demokratik hakları özgürlük ve eşitliği rehber edinen bu büyük yolun bütün yolcularına. Halkların en eskilerinden olan Kürtler, sizlere selam olsun. Bu büyük medeniyet siyasi baskılarla harici müdahalelerle birbirine düşürülmeye çalışılmış, hak-hukuku esas almayan düzen inşa edilmeye çalışılmıştır. Sömürü rejimleri, baskıcı ve inkarcı anlayışlar artık miadını doldurmuştur. Ortadoğu ve Orta Asya halkları artık uyanıyor, aslına dönüyor. Nevruz ateşi ile yüreği tutuşan yüz binler, milyonlar artık 'barış' diyor, 'kardeşlik' diyor, çözüm istiyor.
'Kavgamız haksızlığa oldu'
Bugün görüyorum ki, bu haykırış bir noktaya ulaşmıştır. Bizim kavgamız hiçbir ırka, dine, mezhebe veya gruba karşı olmamıştır. Bizim kavgamız, ezilmişliğe, haksızlığa, geri bırakılmışlığa karşı olmuştur, bundan sonra da böyle olacaktır.
'Demokratik siyasete kapı açılıyor'
Bugün artık yeni bir Türkiye'ye, yeni bir Ortadoğu'ya, yeni bir geleceğe uyanıyoruz. Silahlı direniş sürecinden demokratik siyaset sürecine kapı açılıyor. Siyasi sosyal ve ekonomik yanı ağır basan bir süreç başlıyor. Demokratik hakları özgürlükleri eşitliği esas alan bir anlayış gelişiyor. Biz onlarca yılımızı bu halk için feda ettik, büyük bedeller ödedik; helal olsun. Bu mücadelelerin hiç biri boşa gitmedi, Kürtler aslını ve kimliğini yeniden kazandı; kutlu olsun.
'Silahı bırakın, sınırın ötesine çekilin'
Artık silahlar sussun, fikriler konuşsun noktasına geldik. Yok sayan, inkar eden modernist paradigma yerle bir oldu. Akan kan Lazına, Çerkezine bakmadan, insandan, bu coğrafyanın bağrından akıyor. Ben milyonların şahitliğinde diyorum ki; artık yeni bir dönem başlıyor; silah değil, siyaset öne çıkıyor. Artık silahlı unsurlarımızın sınır ötesine çekilmesi aşamasına gelinmiştir. Bu bir son değil, yeni bir başlangıçtır. Bu davaya inanan herkesin sürecin hassasiyetlerini sonuna kadar gözeteceğine inanıyorum. Bu; mücadeleyi bırakma değil, farklı bir mücadeleyi başlatmadır. Kürdistan ve Anadolu tarihine yaraşır şekilde tüm hakların ve kültürlerin eşit demokrasilerinin oluşması için hepimize görev düşüyor.
Türkiye halkına mesaj
Saygıdeğer Türkiye halkı, bugün kadim Anadolu'yu Türkiye olarak yaşan Türk halkı bilmelidir ki, Kürtlerle bin yıla yakın İslam bayrağı altında kardeşlik hukukuna dayanmaktadır. Kapitalist moderniteye dayalı, son yüzyılın baskı imha ve asimilasyon politikaları halkı bağlamayan dar bir seçkinci iktidar elitinin, tüm tarihi ve de kardeşlik hukukunu inkar eden çabalarını ifade etmektedir. Bu zulüm cenderesinden ortaklaşa bir çıkış yapabilmek için Ortadoğu'nun temel iki stratejik gücü olarak kendi öz kültür ve uygarlıklarına uygun şekilde demokratik modernitemizi inşa etmeye çağırıyorum. Son 90 yılın tüm hata, eksiklik ve yanlışlıklarına rağmen bir kere daha yanımıza mağdur edilmiş halkları, sınıfları ve kültürleri de alarak bir model inşa etmeye çalışıyoruz. Tüm bu kesimleri demokratik ifade tarzının örgütlenmesini gerçekleştirmeye çağırıyorum.
'Tarihin çöp sepetine giderler'
Bu toprakların tarihselliğinde önemli bir yer tutan 'biz' kavramının kapsamı teke indirgenmiştir. 'Biz' kavramına eski ruhunu vermenin zamanıdır. Bizi bölmek ve çatıştırmak isteyenlere karşı bütünleşeceğiz, ayrıştırmak isteyenlere inat birleşeceğiz. Zamanın ruhunu okuyamayanlar, tarihin çöp sepetine giderler.
'Zemin demokratik siyaset'
Yeni mücadelenin zemini fikir, ideoloji ve demokratik siyasettir, büyük bir demokratik hamle başlatmaktır. Selam olsun, bu sürece güç verenlere; selam olsun, demokratik barış çözümünü destekleyenlere; selam olsun, halkların kardeşliği için sorumluluk üstlenenlere. Yaşasın Nevruz, yaşasın halkların kardeşliği!"
'Hz. Muhammed'in mesajı hayata geçiyor'
Bölge halklarının, yeni şafakların doğuşuna şahitlik etmektedir. Savaşlardan yorgun düşen Ortadoğu halkların kökleri üzerinde yeniden doğmak, omur omuza ayağa kalkmak istiyorlar. Bu Nevruz, hepimize yeni bir müjdedir. Hazreti Musa, Hazreti İsa ve Hazreti Muhammed'in mesajlarındaki hakikatler yeniden hayata geçiyor. Batının çağdaş uygarlık değerlerini toptan inkar etmiyoruz; eşit özgür ve demokratik değerleri alıyoruz.
ATEŞ YANDI, COŞKU ARTTI
Onbinlerce kişi sabahın erken saatlerinden itibaren kentin 85 noktasından belediyeye ait araçlarla etkinliğin yapılacağı "Nevruz Parkı"na geldi. Nevruz alanına giden trafiğin kilitlenmesi üzerine vatandaşlar araçlardan inerek alana yürüyerek ulaşmaya çalıştı. Grupların alana girişi sırasında tertip komitesinin de görevlendirdiği 5 bin kişi, vatandaşların geçişi sırasında polise destek verdi. Emniyet Müdürlüğü'nce alanın girişi bariyerlerle kapatılırken, giriş-çıkışlar zabıta ekiplerince de denetlendi.
BARIŞIN NEVRUZU OLSUN
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, ''Umuyor ve diliyoruz ki bu nevruz, barışın, adaletin, özgürlüğün ve kardeşliğin tecellisinin nevruzu olsun'' dedi. Osman Baydemir, Nevruz Parkı'ndaki kutlamada Kürtçe başladığı konuşmasına Türkçe devam etti.
-ALANDAN NOTLAR-
Konuşmanın ardından alandaki nevruz ateşleri yakıldı. Protokolün önündeki sembolik nevruz ateşini BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, milletvekilleri Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk ile Belediye Başkanı Baydemir yaktı. Nevruz ateşi yakılırken sinevizyondan Abdullah Öcalan'ın yakalanmadan önce yaptığı bir konuşması yansıtıldı. Daha sonra Niyazi Koyuncu'nun seslendirdiği Karadeniz türküleriyle alandakiler halay çekti.
Alanda namaz kıldılar
Alanda Kürtçe ve Türkçe, ''savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmaz'' yazılı pankart açıldı. Protokolde Paris'te öldürülen Sakine Cansız için de yer ayrıldığı görüldü. Alanda çok sayıda ambulans ve itfaiye aracı hazır bulundurulurken, yoğun kalabalık nedeniyle baygınlık geçirenlere ambulanslardaki sağlık ekipleri müdahalede bulundu. Namaz kılanların da olduğu gözlendi.
''Yaşasın nevruz, yaşasın Bolivya''
Polis helikopterleri alan üzerinde uçuşlar yaptı. Tertip komitesince görevlendirilenler üzerinde tek tip önlük olduğu görüldü. Bolivya'dan nevruz kutlamasına katılan bir grup ellerindeki Bolivya bayrağı ile halkı selamlayarak, Kürtçe, ''Yaşasın nevruz, yaşasın Bolivya'' sloganları attı.
ABD'li konsolos da katıldı
Nevruza davetli olarak, ABD'nin Adana Konsolosu John L. Espinoz, Bolivya, İtalya, Almanya, İsviçre, İspanya'daki Bask bölgesinden, Arjantin, Danimarka, Kıbrıs, Norveç'ten parlamenterler, çok sayıda diplomat ve elçilik görevlileri, Bolivya'dan 4 kadın senatör, eski AP milletvekili Feleknas Uca, Suriye'den Demokratik Birlik Partisi (PYD) yetkilileri, bazı öğretim üyeleri, Türkiye'den bazı sol partilerin yöneticileri, sivil toplum kuruluşları ile Avrupa'dan bazı ülkelerin siyasi parti temsilcileri katıldı.
Gazeteci ordusu izledi
Kutlamaları izlemek için yurt içi ve yurtdışından 500'den fazla gazetecinin akreditasyon yaptırdığı öğrenildi. Çok sayıda televizyon kanalı, sabah saatlerinden itibaren canlı bağlantılarla kutlamaları izleyicilere aktardı. Kutlamalara katılanlar arasında Can Dündar, Mehveş Evin, Sedat Ergin, Mete Çubukçu, Aslı Aydıntaşbaş, Ezgi Başaran, Cemal Uşşak, Hüseyin Yayman, Banu Güven, Mehmet Altan, Gülten Kaya, Rakel Dink, Gençay Gürsay, Keziban Hatemi, Hüseyin Hatemi, Osman Kavala, Akın Birdal da yer aldı.
Emniyet Müdürü'nden denetim
Öte yandan, Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven de sabah saatlerinde meydana gelerek incelemelerde bulundu. Nevruz'u kutlayan Recep Güven, zabıta ekipleri ve vatandaşlarla bir süre sohbet etti, kendisine ikram edilen çayı içti. Polis ekiplerine ''Vatandaşın huzurunun bozulmaması için tüm tedbirleri alın'' talimatını veren Emniyet Müdürü Güven, alandan ayrılırken davul zurna çalan ekiplere para verdi.
Hükümet'ten ilk tepki: Barış dilidir
İçişleri Bakanı Muammer Güler, Abdullah Öcalan'ın silah bırakma çağrısına ilişkin, ''Dil barış dilidir, uygulamayı görmek lazım'' dedi. İçişleri Bakanı Muammer Güler, TBMM'ye gelişinde gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. ''Abdullah Öcalan'ın silahları bırakın çağrısını nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna Güler, ''Dil barış dilidir, uygulamayı görmek lazım. Bundan sonrasını göreceğiz tabi ki'' karşılığını verdi.
DÜNYA AJANSLARI BÖYLE GEÇTİ
Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarında Abdullah Öcalan'ın okunan mesajı dünya basınında geniş yer buldu. İngiliz yayın kuruluşu BBC, hapisteki Abdullah Öcalan'ın "tarihi" bir açıklamayla "ateşkes" ilan ettiğini belirtti. Guardian gazetesi'de "Kürt lider ateşkes ilan etti" başlığını attı.
BBC: Öcalan'dan 'ateşkes' çağrısı
İngiliz yayın kuruluşu BBC, hapisteki Abdullah Öcalan'ın "tarihi" bir açıklamayla "ateşkes" ilan ettiğini yazdı. Haberde, Öcalan'ın açıklamasının "Çatışmazlık ve PKK'lı grupların Türkiye dışına çıkarılmasını" öngördüğü belirtildi. Türkiye'nin Güneydoğusu'ndaki çatışmalarda son 30 yıl içerisinde 40 bin kişinin öldüğü vurgulanarak, daha öncede defalarca "ateşkes" ilan edildiği ancak her defasında başarısızlıkla sonuçlandığı belirtildi.
GUARDIAN: Öcalan ateşkes ilan etti
İngilizlerin saygın gazetelerinden Guardian, Öcalan'ın açıklamasını "Öcalan ateşkes ilan etti" başlığıyla verdi. Haberde, Kürt ayrılıkçıların son 30 yılın en kritik adımını bugün atarak "ateşkes" ilan ettiği belirtildi.
REUTERS: Öcalan'dan 'çekilin' çağrısı
Uluslararası haber ajansı Reuters, Abdullah Öcalan'ın açıklamasını "flaş" olarak abonelerine duyurdu. Reuters, hapisteki Öcalan'ın, "PKK'lılardan Türkiye'den çekilmeleri"ni istediği belirtildi. Kürt politikacılar tarafından okunan Öcalan'ın açıklamasında, "silahların susması ve siyasetin ön plana çıkması" çağrısı yaptığı vurgulandı.
EL CEZİRE: PKK Lideri'nden 'ateşkes' çağrısı
Katar merkezli El Cezire televizyonu, Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarını canlı bağlantılarla izleyicilerine aktardı. El Cezire, hapisteki Abdullah Öcalan'ın uzun soluklu bir "ateşkes" çağrısında bulunduğunu belirtti. Haberde, Öcalan'ın bu çağrısı sonrası Türkiye'de 30 bin kişinin hayatına mal olan çatışmanın çözümü konusunda büyük bir adım atıldığı vurgulandı.
DER SPIEGEL: Öcalan 'silahlar sussun" dedi
Alman Der Spiegel dergisi internet sayfasında ilk sıralarda verdiği haberde, 30 yıllık bir çatışma sonrasında PKK'lı militanların geri çekileceğini belirtti. Haberde, hapisteki Öcalan'ın "ateşkes" çağrısı yaptığı vurgulandı. Öcalan'ın açıklamasında "silahların susma zamanının geldiğini ve Kürt sorununun çözümüne siyasi bir çözüm" çağrısı yaptığı da belirtildi.
RUSSIA TODAY: 'Ateşkes' çağrısı
Rusya'nın İngilizce yayın yapan televizyonu Russia Today, Türkiye'deki 30 yıllık çatışmayı sona erdirmek için Abdullah Öcalan'ın "ateşkes" çağrısı yaptığını belirtti. Öcalan'ın "tarihi çağrısı"nda "Tek bir yaşama mal olmadan bu silahlı çatışmayı çok hızlı bir şekilde çözmek istiyorum" dediği vurgulandı.
WELT: Hapisteki Öcalan 'barış' dedi
Almanya'nın liberal eğilimli gazetesi Die Welt, Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarında okunan Abdullah Öcalan açıklamasını, "Öcalan barış dedi" başlığıyla verdi. Öcalan'ın 14 yıldır hapiste olmasına rağmen hala çok etkili olduğunu belirten Die Welt, Türk hükümetinin de PKK liderinin bu gücünün farkında olduğunu iddia etti. Haberde, Öcalan'ın "tarihi" bir çağrıyla "ateşkes" ilan ettiği belirtildi.
Türk bayrağı da alanda
Milat Gazetesi yazarı Ahmet Ay izlenimlerini yazdı.
"Polis memurları bile çok memnun. Polis memurlarından biri, "Bu kadar olumlu Nevruz görmedim" dedi. Alanda sevinç gözyaşlarına boğulanları gördüm. On binlerce kişi, "Kardeşliğe sulha kurbanız" diye slogan attı. Ayet-el Kürsi okuyup Malazgirt kahramanlarına Çanakkale kahramanlarına gönderenler var. Gazze'ye selam ve dualar edenleri gördüm. Askerimiz bizim çocuklarımız ölmesin diye dua edenler var. Türk bayrakları da alanda. Bayrağı tutan gençlerden biri "Bu hepimizin dedelerinin kanıyla sulanmış" dedi. Alanda PKK giysisi giyen yok, alanda Kürtlerin hala giydikleri kıyafetler vardı. Alandan çıkanların çoğunda şu ifadeyi duydum: "Yarın Cuma. Bu gece Hz. Süleyman'a gidip kardeşliğimiz için, birliğimiz için dua edelim".
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.