Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Küresel sistemin kabadayılarına teslim olmayacağız

Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu ekonomik bir kuşatma olarak değerlendiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; Gezi olayları, 17-25 aralık girişimi ve 15 Temmuz darbe teşebbüsü ve şimdi daha üst seviyeye taşınmak istenen ekonomik saldırılara karşı birlik içinde mücadele vereceğimizi vurguladı. Erdoğan, ekonomik spekülasyonlara da konuşmasında dikkat çekti.
Küresel sistemin kabadayılarına teslim olmayacağız
14 Ağustos 2018 06:46:00
Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu ekonomik bir kuşatma olarak değerlendiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; Gezi olayları, 17-25 aralık girişimi ve 15 Temmuz darbe teşebbüsü ve şimdi daha üst seviyeye taşınmak istenen ekonomik saldırılara karşı birlik içinde mücadele vereceğimizi vurguladı. Erdoğan, ekonomik spekülasyonlara da konuşmasında dikkat çekti.

Başkan Erdoğan: Türkiye ekonomik bir kuşatmayla karşı karşıya. Küresel sistemin kabadayıları bedeli kanla ödenmiş kazanımlarımıza hoyratça, destursuzca el uzatamaz. Ya bir yol bulacağız, ya bir yol bulacağız. Milletimizi hedef alan senaryoları hep birlikte hezimete uğratacağız.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, dün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 10. Büyükelçiler Konferansı'na katılan büyükelçilere öğle yemeği verdi. Erdoğan özetle şöyle dedi:

EKONOMİK KUŞATMA: Görünen köy kılavuz istemez. Son birkaç haftadır yaşadığımız hadiseler hepimize şu gerçeği bir kez daha gösterdi. Türkiye, diğer alanlarda olduğu gibi ekonomide de bir kuşatmayla karşı karşıyadır. Gezi olaylarıyla başlayan, 17-25 Aralık girişimiyle devam eden, 15 Temmuz hain darbe teşebbüsü ile bir üst aşamaya taşınan saldırıların bir müddet daha devam edeceği açıktır.

HAZIRLIKLI OLMALIYIZ: Türkiye'nin bağımsızlığını hedef alan bu atakların farklı biçimlerine karşı da hazırlıklı olmalıyız. Son yıllarda terörden ekonomik manipülasyonlara bir dizi operasyona maruz kalmamızın en önemli sebebi, milli menfaatlerimiz noktasında tavizsiz bir tutum takınmış olmamızdır. Suriye'de DEAŞ ile mücadele bahanesiyle etrafımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridoruna rıza göstermedik. Ekonomide fakir fukaranın rızkının finans lobilerine peşkeş çekilmesine göz yummadık. Döviz kurundaki gelişmelerin ekonomik hiçbir temelinin olmadığı, tamamen ülkemize bir saldırı mahiyeti taşıdığı herkesin ortak tespitidir.

NE OLURSAN OL: Ben yaptım oldu diyemezsin. İstediğin kadar Başkan ol, ne olursan ol. Akşam yatıp sabah kalkıp, ondan sonra demir çeliğe şu kadar vergi koydum, diyemezsin. Ondan sonra uluslar arasında güven diye bir şey kalır mı? Bir taraftan stratejik ortak olacaksın, öbür taraftan stratejik ortağının ayaklarına kurşun sıkacaksın. Bir taraftan Afganistan'da herkes terk ederken beraber olacaksın, Somali'de, NATO'da beraber olacaksın, ondan sonra kalkıp stratejik ortağını sırtından vurmaya yöneleceksin. Bizim bunlara eyvallah etmemiz mümkün değildir.

ENDİŞE ETMEYİN: Bugün yaşadığımız hadisenin ne 1994 kriziyle ne 2001 kriziyle ne 2007 kriziyle bir ilgisi yoktur. Gerçekten bambaşka bir durumla karşı karşıyayız. Gereken adımları atıyoruz, atmaya devam edeceğiz. Kurun geldiği yerin ekonomik izahı olmadığı gibi biz, 'kur şöyle oldu, böyle oldu' demek suretiyle 'battık, bittik' böyle bir şey yok. Türkiye'nin ekonomik dinamikleri sağlamdır, güçlüdür, yerindedir, yerinde olmaya da evelallah devam edecektir. Döviz kurunun ekonominin kuralları içindeki makul seviyesi neyse en kısa zamanda oraya da oturacaktır. Hiç endişe etmeyin. Bu konuda rahat olun. Serbest piyasa ekonomisinin kurallarından asla taviz vermedik, vermeyeceğiz.

AMAÇ BİZİ VAZGEÇİRMEK: NATO müttefiki olarak ciddi bedeller ödemiş bir devlete karşı her alanda böylesine düşmanca bir tavır içine girilmesinin hiçbir makul gerekçesi yoktur. Burada amaç üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek. Hatta mümkünse bağcının dişlerini dökmek, ciğerini sökmektir. Burada asıl mesele Türkiye'yi iddialarından, hedeflerinden, ısrarla dile getirdiği hak ve adalet arayışından vazgeçirmektir. Maruz kaldığımız oyunların gayesi ülkemizi tekrar boyunduruk altına sokarak cüssesi büyük ama içi boş bir kağıttan kaplana dönüştürmektir. Dertleri bu.

KÜRESEL SİSTEMİN KABADAYILARI: Millet olarak bu coğrafyadaki varlığımızı birilerinin ihsanına, lütfuna, ikramına borçlu değiliz. Her zaferimizin ardında milletimizin fedakarlığı, alın teri, kanı, canı, mücadelesi vardır. Adları, sanları, cüsseleri, kendilerine biçtikleri rol ne olursa olsun, küresel sistemin kabadayıları bedeli kanla ödenmiş kazanımlarımıza hoyratça, destursuzca el uzatamaz. Hele hele sözüm ona hukuk namına hukuksuzlukları bize kimse dayatamaz. EKONOMİK SPEKÜLASYON VATANA İHANETTİR Sosyal medya üzerinden birçok ekonomik terör kişilikleri var. Bunlara karşı yargımız tedbirlerini almıştır. Bunları yakaladığımız yerde gereken cezayı, müeyyideleri bunlara uygulayacağız. Çünkü bütün bunlar bu vatana ihanettir. Bu ihanet şebekelerine de elini kolunu sallayarak gezebilirsin demeyeceğiz, dedirtmeyeceğiz. Neler söylüyorlar? 'İşte C planı, C planının arkasında yatan gerçek şu. Sermayeye el koymak' Ya sen benim hafıza kayıtlarımı nereden okuyorsun? Bunlar falcı mıdır nedir, anlamak mümkün değil? Böyle bir şey mi açıkladım, söyledim? Neye göre böyle bir şey söylüyorsun. Bunlar gerçekten ihanet şebekesi. Bu tür spekülasyonları yapanlara da gereken bedeli ödeteceğiz. YA BİR YOL BULACAĞIZ YA BİR YOL BULACAĞIZ Kalıpları aşmak, ezberleri bozmak, alışkanlıkları değiştirmek zorundayız. Ya bir yol bulacağız, ya bir yol bulacağız. Bunun başka bir çıkışı yok. İnşallah bu oyunu hep birlikte bozacağız. Ülkemize yönelik operasyonları hep birlikte göğüsleyeceğiz. Milletimizi hedef alan senaryoları hep birlikte hezimete uğratacağız. Siz büyükelçilerimizi bu doğrultuda seferberlik ruhuyla çalışmaya davet ediyorum. HER ŞEYİMİZLE SAVAŞA HAZIRIZ Sahada olmadan masada olunamaz. Elbette masada iyi temsil edilmeden de sahadaki kazanımlara sahip çıkılamaz. Devletlerin başarısının sırrı, şayet barış istiyorlarsa daima savaşa hazır olmalarında yatar. Biz hazırız, onu da söyleyeyim. Her şeyimizle hazırız. İşte bunu Fırat Kalkanı'nda, Afrin'de de ortaya koyduk, yarın da koyarız. Her alanda bu anlayışla hareket ediyoruz. 2023 HEDEFLERİ İÇİN VİTESİ YÜKSELTECEĞİZ Türkiye, ekseni tek bir bölgeye mahkum edilemeyecek kadar büyük ve önemli bir ülkedir. Bu anlayışla BRICS, Afrika Birliği, ASEAN tarzı bölgesel oluşumlarla işbirliğimizi daha da derinleştirmeye çalışıyoruz. Önümüzdeki süreçte her alanda tempomuzu arttıracak, ufkumuzu genişletecek, manevra kabiliyetimizi güçlendireceğiz. 2023 hedeflerimizi gerçekleştirmek için, bırakın projelerimizden vazgeçmeyi, vitesi daha da yükselteceğiz. KIRGIZİSTAN'A GİDİYOR Başkan Erdoğan, 1-3 Eylül'de Kırgızistan'a resmi ziyarette bulunacak. Cumhurbaşkanı Sooranbay Ceenbekov tarafından resmi törenle karşılanacak olan Erdoğan, ikili ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirecek. Erdoğan ile Ceenbekov görüşmesinde iki ülke ekonomik ilişkilerini geliştirmek ve 1 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmak için atılacak adımlar ele alınacak. Erdoğan, Türk Konseyi Zirvesi'ne katılacak. KATAR EMİRİ İLE GÖRÜŞTÜ Başkan Erdoğan, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani ile telefonda görüştü. Görüşmede bölgesel konulara değinildi, ikili ilişkileri daha da güçlendirme kararlılığı teyit edildi. Erdoğan dün ayrıca, evindeki tadilat çalışmasında yaralanan Özel Kalem Müdür Yardımcısı Yusuf Alperen Ayar'a hastanede "geçmiş olsun" ziyaretinde bulundu.

En son gelişmelerden haberdar olmak için whatsapp kanalımızı takip edin