Kültür-Sanat alanına yoğunlaşmalıyız
Latife Beyza Kahvecioğlu
Basın toplantısı düzenleyen Uluslararası Hak İzleme İhlalleri İzleme Merkezi (UHİM) 'Küresel Kültür Endüstrisi Sempozyumu' bildirisini sundu. Toplantıya UHİM Genel Başkanı Ayhan Küçük, UHİM Genel Sekreteri Veysel Başar, İstanbul Şehir Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ferhat Kentel, İstanbul Şehir Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Mustafa Özel ve Avukat Muharrem Balcı katıldı. Hasan Çelebi, Sadettin Ökten, Şaban Teoman Duralı ve Bahadır Yenişehirlioğlu dahil olmak üzere kültür-sanat, akademi ve sivil toplum dünyasından birçok ismin destek verdiği bildiride Küresel kültür endüstrisi milli kültürlere nasıl ve hangi yollarla etki ediyor, hedefi toplumları tektipleştirmek mi, Oscar, Nobel gibi ödüller endüstrinin meşruiyet zemini mi sorularına yanıt arandı.
Kültür-sanat alanına yoğunlaşmalıyız
Basın toplantısında konuşan UHİM Genel Başkanı Ayhan Küçük, 'Kültür-sanat yumuşak bir güç gibi görünse de etkilidir. Biz bu sebeple kültür sanat alanının tehlikeli bir alan olduğunu ve üzerine yoğunlaşılması gerektiğini düşünüyoruz. Kendi ürettiğimiz filmin kendimizin olmaması, Macid Macidi filminin vizyondan kaldırılması düşündürücüdür. Hollywood filmlerinin yüzde 90'nında Hristiyanlık propagandası vardır ancak sansür uygulanmaz. Her alanda olduğu gibi kültür sanat alanında da hak ihlalleri vardır' dedi.
Tektipleşme kabul edilemez
Batı'nın başka kültürlere saygısının olmadığını ifade eden UHİM Genel Sekreteri Veysel Başar, 'Kültürlerin birbirini etkilemesi son derece normaldir ancak tektipleşme ve kültürlerin birbirlerini yok etmesi kabul edilemez. UHİM' in yaptığı bu çalışma ilk adım çalışmasıdır. Küresel kültür endüstrisi alanında çalışmaları devam edecektir' diye konuştu. Avukat Muharrem Balcı da Aliya İzzetbogoviç'in hayatının televizyona uyarlandığını ancak Aliya'yı, Kıbrıs dönüşünde yanında yüksek miktar uyuşturucu taşıyan bir aktörün canlandırdığını vurguladı. Balcı, Aliya gibi bir şahsiyetin bu tür bir aktör üzerinden filmleştirilmesinin çok absürt olduğunu sözlerine ekledi.
'Kervan 1915' sansüre uğradı
İstanbul Şehir Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi öğretim üyelerinden Prof.Dr. Mustafa Özel, İsmail Güneş'in yönettiği 'Kervan 1915' filminin hiçbir kültür ve topluluğa karşı rencide edici unsur bulundurmamasına rağmen sinema salonları tarafından sansüre uğradığının altını çizerek, 'Bizim kültürümüzde, bizim coğrafyamızda kültürümüz kendi elimizle yok ettiriliyor' şeklinde konuştu.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.