KTO Başkanı Gülsoy'dan yüksek faiz eleştirisi
Gülsoy, KTO'nun ağustos ayı meclis toplantısında, iklim değişikliğini olumsuz etkileyen çevresel olayların Türkiye'yi de tehdit ettiğini, tüm dünyada denizlerin kirlenip, göllerin kuruduğunu ve ormanların yangınlarla kül olduğunu söyledi.
Gülsoy, yeni tip koronavirüs (KOVİD-19) nedeniyle vaka sayılarının istenen oranda azalmaması, aşılamanın toplum geneline yayılamaması gibi nedenlerle küresel piyasalarda risk iştahının azaldığı değerlendirmesinde bulundu.
Dünya genelinde bahar aylarından itibaren düşüş eğiliminde olan vaka sayılarının temmuzda tekrar artışa geçmesinin salgında dördüncü dalga endişelerini güçlendirdiğini anlatan Gülsoy, şöyle devam etti:
"Bu durum da yine kısa vadede bir baskı unsuru olarak öne çıkmakta. FED’in faiz için aceleci davranmaması da vaka sayılarının artışı ve yeni dalga iddialarının gündemdeki yerini korumasıyla paralel olarak görünüyor. Aşılama ülkelerin büyüme performanslarında da belirleyici oluyor. IMF'nin Dünya Ekonomik Görünüm raporuna göre, aşı uygulamaları gelişmiş ülkeler ile gelişmekte olan ülkelerin 2021 yılı büyüme performansında ciddi etki yaratacak. Stratejik sektörlere yönelik özel yatırım ve finansman teşvik paketlerine daha fazla önem gösterilmesi gerektiğini, yatırımlara yönelik kredi maliyetlerinin bir kısmının belirlenen alanlar içerisinde şartlı olarak kamu tarafından üstlenilmesi yönünde beklentimiz olduğunu ifade etmek istiyorum."
Dünyada yükselen enflasyonun Türkiye'nin enflasyonunu da olumsuz etkilediğini vurgulayan Gülsoy, tedarik zincirindeki bozulma, artan maliyetler ve rekabetçiliğin, değişen tüketici ihtiyaçları ve sanayinin iş modellerindeki değişimde dikkatli olunması gerektiğini dile getirdi.
Gelişmekte olan piyasalar ve ekonomilerdeki önceki dönemlerden gelen kırılganlıkların olumsuz etkilerinin daha sarsıcı olacağına dikkati çeken Gülsoy, "Yüksek faizle hiçbir yere varamayız. Bu kadar yüksek faizle iş dünyası olarak nasıl yatırım ve üretim yapacağız, istihdamı nasıl artıracağız? Finansa ihtiyaç duyan bir müteşebbis veya üyemiz finans maliyeti bu kadar yüksekken nasıl rekabet edebilecek? Bırakın rekabeti, nasıl ayakta kalacak? Döviz ve enflasyon ayağını topal etmeden faizleri düşürmemiz lazım. Enflasyonumuz da yüksek." diye konuştu.
Gülsoy, büyüme ve istikrar hedeflerini yakalayabilmek için ekonominin üç temel ayağı olan kur, faiz ve enflasyonun dengede tutulması gerektiğini de kaydetti.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.