'Kasım ayında rahatlayabiliriz'
Ezgi ÇelikAnkara
Türkiye’de koronavirüs salgını nedeniyle uygulanan 17 günlük kapanmanın sona ermesinin ardından kademeli normalleşme başladı. Tam kapanmanın olumlu etkisi, günlük tablolara da yansıdı. 1 Haziran’a kadar sürecek olan yeni dönemin kuralları ise ilan edildi. Bu doğrultuda yeni kararlara tam uyum ve gayretimiz yaz aylarının kaderini belirleyecek. Vaka sayılarındaki düşüş trendinin devam etmesi ve aşılama takviminin istenen şekilde uygulanması sonbaharda rahat bir nefes almamız için imkân sağlayacak.
Hayat ne zaman normale dönecek?
Önümüzde salgının seyrinin kontrol altına alınması amacıyla uygulanan tedbirlerle birlikte kritik bir süreç var. Peki,1 Haziran’da yasaklar sona erecek mi? Türkiye, tam normalleşmeyi ne zaman konuşabilecek? Milat’a konuşan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, sonbaharda aşı uygulamasının başarısına bağlı olarak Kasım ayında tam normalleşmeyi konuşabileceğimize işaret etti. Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarının yoğun bir aşılama ile geçeceğini belirten Şener, “Eylül ve Ekim aylarında özellikle sağlık çalışanlarının ve 65 yaş üstünün hatırlatma dozunu tamamladıktan sonra Kasım ayından itibaren tamamen normalleşmeyi konuşabilir duruma geliriz” ifadelerini kullandı.
“Tam kapanmanın yansımaları olumlu”
17 günlük tam kapanma sürecinin yansımalarını değerlendiren Şener, “Vaka sayılarında yaşanan düşme birlikte olumlu yansımaları hissediyoruz. Yoğun bakımda yatan hasta sayısı ciddi anlamda azalmaya başladı. İyileşen sayısı da hızlı şekilde yükseldi. Bu yansımaları önümüzdeki haftadan itibaren ağır hasta ve ölüm oranlarında net bir şekilde görmeye devam edeceğiz. Ama şunu unutmamamız lazım ki inme trendini yakalamışken bunu pekiştirmemiz gerekiyor. Bunu pekiştirecek olan davranışlar nedir? Aşılama ve önlemlere devam etmektir” dedi.
“Kasım ayında rahatlayabiliriz”
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın aşı tedariki ile ilgili “Türkiye, 100 milyon doz Sinovac ile, 90 milyon doz Biontech ve 50 milyon doz da Sputnik ile anlaşma imzalamış durumdadır” sözlerini hatırlatan Şener, “Türkiye’ye Haziran ayının başı itibariyle farklı ülkelerden 240 milyon doz aşı gelecek. Bununla birlikte Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarını yoğun bir aşılama ile geçireceğiz. Eylül ve Ekim aylarında özellikle sağlık çalışanlarının ve 65 yaş üstünün hatırlatma dozunu tamamladıktan sonra Kasım ayından itibaren tamamen normalleşmeyi konuşabilir duruma geliriz. Tabi yine dikkat etmemiz gereken bir konu var. Kısıtlamalar kademeli olarak kalktığında bir şımarıklık yaşamazsak, önlemlere uyum sağlanırsa bu durum yaşanabilir” dedi.
“Normale dönüş için mutlaka aşılanmalıyız”
Aşı sırası geldiği halde aşı yaptırmayan vatandaşlara uyarılarda bulunan Şener, “Sadece Türkiye’de değil, dünya genelinde salgın durumunun sona ermesi için toplumun en az yüzde 60’ının aşılanması gerekiyor. Bu orana ulaşabilmemiz için ise herkesin toplumsal bir bilinçle sırası geldiğinde hiç aksatmadan Covid-19 aşısını yaptırması gerekiyor. Aşı merkezlerine başvurduklarına kendilerine önümüzdeki günlerde sunulacak olan üç farklı aşı seçeneğinden hangisi içlerine siniyorsa onu tercih edebilirler. Yüzde 60-70 aşılama özlediğimiz günlerin şifresi. Bu nedenle bence herkesin koşar adımlarla artık aşılamaya gitmesi gerekiyor” dedi.
“Artış yaşanırsa kısıtlama devam eder!”
1 Haziran sonrasında izlenecek yol haritasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Şener, şöyle konuştu: “17 Mayıs'tan başlayıp 1 Haziran tarihine kadar olan süreçte 10 binlere kadar inen günlük vaka sayısında bir tırmanış yaşanıp yaşanmadığı gözlemlenecek. Eğer vakalarda bir artış yaşanırsa 1 Haziran’dan sonra da bazı kısıtlamalar devam edecektir. Ama düşme trendi devam edecek olursa yeni takvim açıklanacak ve herkesin hazırlıklarını ona göre yapabilecektir. Örneğin, 15 Haziran’da veya 19 Temmuz’da şunlar olacak gibi. Dolayısıyla bu hazırlıkların yapılması için de olmazsa olmazımız tedbirlere uyum ve aşıdır. Tekrar bir kapanma istemiyorsak rehavete kapılmamamız ve aşı hakkımız tanımlandığında aşımımızı olmamız gerekiyor” dedi.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.