Kan transfüzyonu projesi faaliyete geçiyor
Hasta Kan Yönetimi Projesi ile ilgili şu açıklama yapıldı:
''Düşün Koru Yönet sloganıyla “Türkiye'de Kan Transfüzyon Yönetim Sisteminin Geliştirilmesi İçin Teknik Yardım Projesi” olan AB projesinde sona gelinmiştir. Proje ile; Türkiye’deki kan tedarik sisteminin, kamu sağlığı konu başlığı altında yer alan tüketicinin ve sağlığın korunmasına yönelik Avrupa Birliği müktesebatı ile uyumlu ve etkin çalışmasının sağlanması amaçlanmaktadır.
Sağlık Bakanlığı’nın, Dünya Sağlık Örgütü’nün kan ürünlerinin kalitesini, güvenliğini ve etkinliğini sağlamak için aldığı kararına uygun hareket etmek amacıyla başlattığı, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen “Türkiye’de Kan Transfüzyon Yönetim Sisteminin Geliştirilmesi için Teknik Yardım Projesi” 20 Mart 2019 tarihinden bugüne büyük özveri ve gayretlerle sürdürülmektedir. Proje, HEMOSOFT (Türkiye); GOPA WORLWIDE CONSULTANTS (Almanya) ve
SANGUIN (Hollanda) konsorsiyumu ile ortaklaşa yürütülmektedir. Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre Hasta Kan Yönetimi (HKY); hasta odaklı, kanıta dayalı, kaliteli ve etkin hasta bakımını sağlamak için hastaların yönetimini ve kan ürünlerinin transfüzyonunu optimize etmek amacıyla uygulanan sistematik yaklaşımdır. Kısmen yaşlanan nüfus nedeniyle, cerrahi müdahalelerin sayısı ve dolayısıyla perioperatif yani ameliyat öncesinde hastanın bakımı ve tedavisi sırasında yaşanan kan kaybı riski, kan transfüzyonu gereksinimi ile birlikte halen artış göstermektedir. DSÖ, 2010'dan beri bu eğilimin Hasta Kan Yönetimini kullanmayla karşılanabileceğini önermektedir. Bu yaklaşım gereksiz transfüzyonları, dolayısıyla transfüzyon reaksiyonlarını ve transfüzyon sonucu oluşan diğer olumsuz etkileri azaltacaktır.
Gelecek yıllar içinde tek kaynağı insan olan kan bağışı konusunda büyük sıkıntıların yaşanması kaçınılmaz bir gerçektir. Çünkü kan ve kan bileşenlerinin kaynağı sınırlıdır. Kan bağışı yapamayan ancak, daha çok kan ihtiyacı olan grupların arttığı bir yaşam döngüsünde dengesizliklerin yaratacağı olumsuzluklar sebebi ile kan yerine kullanılabilecek bir sıvının bulunamamasıyla, transfüzyon ihtiyacı olan hastaların sıkıntı yaşayabilme olasılığı yüksektir. Bu nedenle kan transfüzyonu, geçmişten bugüne özellikle akut kanamaların neden olduğu birçok anemi tablosunda önemli bir tedavi şekli olmuştur. Kan ve kan bileşenlerinin transfüzyonu, özellikle cerrahi branşlarda daha fazla olmak üzere, sık başvurulan bir klinik uygulamadır. Proje, Türkiye’nin sağlık sektöründeki insan kanındaki kayıp yıllarını telafi edecek stratejik öneme haiz bir projedir. Odağına kan ve kan bileşenleri yerine hastayı alan “Hasta Kan Yönetimi (HKY)”, multidisipliner, kanıta dayalı, hastanın kendi kanını korumayı ve onu hasta için yeterli düzeyde tutmayı ve hasta bakım kalitesinin arttırılması için uygun kan kullanımı amaçlamakta; doğru zamanda, doğru ürünü, doğru hastaya, doğru nedenle vermenin yollarını aramaktadır. Yöntem, hastanın tıbbi ve cerrahi yönetiminde, kan kaybını en aza indirerek hastanın kendi kanını en iyi şekilde kullanmaya, yetersiz ise yeterli hale getirerek korumaya odaklanan ve hastanede yatış süresini ve maliyetleri önemli ölçüde azaltarak hasta sonuçlarını iyileştiren bir yöntemdir. Uygulama, ABD, Avustralya, Hollanda, İngiltere, İtalya gibi ülkeler tarafından da kullanılmaktadır.” Projenin paydaşları, hastaneler (tıp fakülteleri, eğitim-araştırma, devlet, özel ve vakıf hastaneleri), özellikle hastanelerin transfüzyon komiteleri ve transfüzyon merkezleri, Türk Kızılayı, süreli bölge kan merkezleri, ilgili bilimsel dernekler, Yüksek ÖğretimKurumu ve Sosyal Güvenlik Kurumu’dur.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.