'Kadir Gecesi, Kur'an Medeniyeti'nin dünyaya doğmasıdır'
SABRİ GÜLTEKİN
Kur'an ve Sünnet aşkını hayatının her anında sindire sindire yaşamaya çalışan Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, "Emri'bil maruf, nehy-i anil münker"e ittibanın örnekleri, Resul-i Ekrem (sav) ve sahabelerin hayatlarını anlatarak ifa etmeye gayret ediyor. Ramazan ayı boyunca İstanbul Sultanahmet Meydanı'nda gerçekleştirdiği iftar ve sahur programları ile büyük kitlelere ulaşan Peygamber aşığı Hatipoğlu, Rahmet Peygamber'i ve Asr-ı Saadet mü'minlerini anlatışıyla dinleyicilere adeta o anı tekrar yaşatıyor. Hatipoğlu'na son günlerini idrak ettiğimiz Ramazan ayının "Bin aydan daha hayırlı olan" Kadir Gecesini sorduk
-Kadir Gecesi denildiğinde, sizin ruh aleminizde inkişaf eden manevi hatıra nedir? Kur'an-ı Azümişşan'la özdeşleşmenin zirvesi olan bu geceyi nasıl idrak etmek gerekir?
- Kadir Gecesi'nin kadrini bilmek lazım. Kadir Gecesi insanlık tarihinin de dönüm noktasıdır. Sadece Hz. Peygamber hayatında değil. Çünkü Hz. Peygamber daha Peygamber olmadan önce Kadir Gecesi tespit ediliyor. Ve Kur'an'la özdeş hale getiriliyor.
Kadir Gecesi, bir anlamda Müslümanların ufkunda bir hatıradır. Nebevu00ee bir dönemin ve Cebrail Aleyhisselam'ın yeniden inişinin tecellisidir. Kadir Su00fbresi'nde "Tenezzelülmelaiketü verru00fbhu fu00eeyha bi'izni rabbihim min külli emr..." (Melekler ve Ruh o gecede, Rablerinin izniyle her türlü iş için iner de iner.) Ruhtan maksat Cebrail Aleyhisselam'dır. Hiçbir gece değil o gece iniyor. Çünkü Hz. Muhammed(s.a.v.)'e o gece indi. O ilk hatıra sürekli tazeleniyor. Yani Kur'an hiç eskimiyor. Kur'an ilk gece Hira'da indiği gibi şu anda.
Kadir Gecesi, Kur'an Medeniyeti'nin dünyaya doğması demektir. Sadece Kur'an'ın inmesi demek değildir. Kardeşliğin, vahdetin, sevginin, merhametin, zulme tahammülsüzlüğün, diri diri toprağa gömülen kızların kurtarılması, kadın haklarının tecellisinin hepsinin başlangıcı, yani miladıdır O. Aksi durumda Kadir Gecesi'ni anlamamış oluruz. Bu geceyi Hz. Peygamberin değerlendirdiği gibi değerlendirmek lazım. Hz. Peygamber, Kadir Gecesi'nde çok dua ederdi. Yani sabaha kadar, fecir vaktine kadar bu fırsatı, fırsat bilmek lazım. Yani fırsatçılık yapmak lazım. Kadir Gecesi'nin gününün gizliliği çok önemli. Ramazan'ın tekli ve son on gününde aranması salık verilir. Ama bazı alimler, Kadir Gecesi'nin yılın her gecesinde aranması gereğini ifade ederler. Yani her geceyi Kadir Gecesi bilmek gerekir.
- Önünde Rahmet, ortasında Mağfiret, sonunda Cehennem'den Azad muştusu bulunan bu mübarek Ramazan ayında dünya Müslümanlarının kalbi buruk. Çevremize baktığımızda kan ve gözyaşından başka bir şey göremiyoruz. Neler oluyor, bize?
- Suriye'de, Mısır'da, Myanmar'da dahası dünyanın her yerinde Müslümanlar zulüm altında inim inim inliyor. Birlik ve dirlik ruhu darmadağın olmuş vaziyette. Birey olarak, ümmet olarak kendimizi yeniden gözden geçirmemiz gerekiyor. "Nerede hata yapıyoruz?" sorusunu sormaz isek, bu zulüm çemberinden çıkamayız. Onun için, Allah'la ahdimizi, misakımızı yenilemeliyiz. Hz. Peygamber(sav)'le olan dostluğumuzu, sevgimizi yenilemeliyiz. Her gün, masada otururken kalbimizi ortaya koymalıyız. Siyah mı, beyaz mı diye bakmalıyız kalbimize.
PROF. DR. NİHAT HATİPOĞLU KİMDİR?
11 Mayıs 1955'te Diyarbakır'da dünyaya gelir. Diyarbakır'dan başlayan yolculuğun ilk durakları Siirt ve Malatya olur. Baba Haydar Hatipoğlu Hocaefendi'nin evdeki manevi öğretilerinin yanında, okul sıralarında geçen zaman; artık Nihat Hatipoğlu'nu gençlik kapısının önüne sürükler. Hatipoğlu uhrevu00ee iklimin gölgesinde adımlarını attığı Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni 1981 yılında tamamlar. Aynı fakültede Hadis Anabilim Dalı'nda "Kur'an-ı Kerim'in Anlaşılmasında Hadislerin Rolü" adlı çalışmasıyla "Doktor", 2000 yılında da "Doçent" olur. 2012 yılında profesör olan Hatipoğlu, şu anda Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Hadis Ana Bilim Dalı Öğretim Üyeliği görevini sürdürüyor.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.