İsveç'in karanlık geçmişi Türkiye'ye saldırıyla dolu!
İsveç, hem İslam alemi hem de Türkiye'ye yönelik provokatif eylemlerle gündeme geliyor. Türkiye de, NATO'ya katılmak isteyen İsveç'e, teröre destek verdiği gerekçesiyle engel oluyor. Litvanya'da düzenlenen NATO Zirvesi'nde ise Türkiye'nin bu konuda İsveç'e yeşil ışık yakabileceği izlenimi doğduysa da, Ankara kesin bir tavır ortaya koymadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsveç'in NATO'ya üyeliği için meclisi işaret etti. Buna karşılık İsveç kanadından terörle mücadelede Türkiye'ye destek vereceğine karşı bir takım söylemler yükseldi, ancak arşivler Stockholm'ün sözünü ne kadar tutacağı konusunda kafa karıştırıyor.
Mehmet A. Kancı tarafından kaleme analiz, İsveç'in geçmişindeki bazı ilginç olayları tekrar gündeme getirdi.
'PKK'nın başbakan suikastı ört bas edildi'
Analizde şu ifadeler yer aldı:
''1986 yılında İsveç Başbakanı Olof Palme’ye düzenlenen suikastla ilgili karanlıkta kalan bazı soruları da yeniden akla getiriyor. Palme’nin, İran’ın talep ettiği İsveç yapımı bir füze sisteminin satışını engellediği, bu nedenle İran Devrim Muhafızları ile terör örgütü PKK arasında Suriye’de yapılan bir görüşmenin ardından, terör örgütü PKK mensubu bir tetikçi tarafından öldürüldüğü iddiaları gündeme geldi. İsveç devleti bu cinayeti çözemedi. Hatta soruşturma süreci terör örgütü PKK bağlantısının üzerine giden polis yetkililerinin görevden alınmasıyla çıkmaza girdi.
İsveç derin devletinin faaliyetleri film bile oldu
'Olof Palme suikastını aydınlatmaya çalışanlardan biri de İsveç’in önde gelen araştırmacı gazetecilerinden ve romanlarıyla uluslararası üne sahip Stieg Larsson’du. 2004 yılında 50 yaşında kalp krizi sonucu yaşama veda eden Larsson’un İsveç’teki aşırı sağcı unsurların devlet, polis, silahlı kuvvetler ve istihbarat servisleri ile ilişkilerini ele aldığı üçleme romanı “Ejderha Dövmeli Kız, Ateşle Oynayan Kız, Arı Kovanına Çomak Sokan Kız" yazarın ölümünden sonra basıldı. İsveç’teki aşırı sağın devlet içerisindeki uzantılarının ifşa edildiği üçleme iki farklı versiyon halinde beyaz perdeye de aktarıldı. “İskandinav Rüyası”nın dışardan göründüğü kadar masum olmadığını anlatan Larsson bugün hayatta olsaydı, İsveç’in NATO’ya üyelik sürecinde ortaya çıkan Paludan ve Momika gibi figüranlara dair daha çarpıcı bilgilere ulaşmak mümkün olabilirdi.''
Türk diplomattan dikkat çeken sözler
Kancı, bir dönem İsveç'te görev yapan bir Türk diplomattan da ilginç bilgiler aktardı:
''Emekli Büyükelçi Müfit Özdeş, “Harici Bir Hariciyecinin Not Defteri” adlı otobiyografik eserinde, 1979 yılında Türkiye Cumhuriyeti Stockholm Büyükelçiliği’nde Maslahatgüzar olarak görev yaptığı dönemde buna ait bir örneğe yer veriyor. Özdeş, Ermeni terör örgütü ASALA'ya finansman sağlayan bir kişinin yakalanmasının ardından olayın gerek polis gerek basın tarafından nasıl örtbas edildiğine dair ayrıntıları kitabında paylaşıyor. Bu olayın yaşandığı esnada Ermeni terör örgütleri ASALA ve JCAG Avrupa’da Türk diplomatlara ve ailelerine karşı en kanlı saldırıları düzenliyordu. İsveç ile ilgili unutulmaması gereken bir husus da Türkiye’yi hedef alan asılsız sözde "Süryani soykırımı" iddialarının kaynağı olmasıdır.''
'50 yıldır Avrupa'da Türkiye karşıtlığının bayraktarı'
Gazeteci Kancı ayrıca, İsveç'in uzun süredir Türkiye karşıtı politikalara liderlik ettiğini belirterek, Türkiye'nin İsveç'in üyeliğine onay verse bile tablonun değişme ihtimalinin zor olduğunu ifade etti:
''En az 50 yıldan uzun bir süredir Avrupa’da Türkiye aleyhtarı tüm eylem ve siyasetlerin bayraktarlığını yapan bir ülkeye ABD ve Almanya’nın kefil olmaları da bir başka konudur. İhtimaldir ki Türkiye Vilnius NATO Zirvesi’nde İsveç’in üyeliğine onay verse dahi, ülkedeki aşırı sağcı unsurların Türkiye’ye yönelik kışkırtma girişimlerinin ya da terör örgütlerinin maşa olarak kullanılması alışkanlığının son bulması mümkün görünmüyor.''
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.