İsrail'in organ kaçakçılığından yargılanması gerekiyor
Soykırımcı İsrail'in uzun yıllardır Gazze'ye uyguladığı insanlık dışı muamelelerde sır perdesi aralanıyor. Avrupa Parlamentosu tarafından hazırlanan raporda İsrail organ kaçakçılığına karışan merkezi ülkelerden biri olarak tanımlandı. Terör devleti, Filistinli tutuklulardan ve savaş mağdurlarından topladığı bu organları uluslararası organ ticareti pazarında kullanıyor. İsrail'in organ turizmi için bir merkez haline geldiği kabul ediliyor.
Hamas Üyesi Usame el-Hamdan, İsrail'in Gazze'nin çeşitli bölgelerinden 80 kişinin organlarını çaldığını söyledi.
Savaş zamanıyla sınırlı değil
Soykırımcı İsrail hakkında ortaya atılan korkunç iddialar savaş dönemleriyle sınırlı değil. Terör devletinin barış zamanlarında da Filistinlilerin bedenlerini pazarladığı iddialar arasında. Özellikle Gazze'de yıllardır devam eden insan hakları ihlalleri ve İsrail hapishanelerinin gizli bölümlerinde yaşananlar, Filistinlilerin yaşadığı zulmün boyutlarını daha da derinleştiriyor.
Savaş bölgelerinde her zaman var olan bir olgu
Çatışma bölgelerinde organ kaçakçılığı konusu yeni bir olgu değil. Yasa dışı her türlü faaliyete kapı aralayan savaş bölgelerinde insan hayatı değersiz bir obje olarak görülüyor.
İsrail'in elinden geri gelen cenazelerde, bedenlerin üzerinde oynandığına dair işaretler bulunuyor
İsrail savaş kurbanlarını koruyan sözleşmeyi kabul etmiyor
Savaş kurbanlarının organlarının çıkarılması, Balkanlar ve Afrika dahil olmak üzere çatışma bölgelerinde belgelendi. Bu bağlamda, Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Sözleşmeleri ve Cenevre Sözleşmeleri'nde, çatışmalar sırasında sivillerin korunması için açık kuralların olduğu biliniyor.
Ancak İsrail'in ölü bedenine saygı göstermeyi zorunlu kılan ve cesetlerin yağmalanmasını ve yasaklayan 1949 tarihli Dördüncü Cenevre Sözleşmesi'ne dahil olmadığı biliniyor.
Organ nakli oranı düşük
Yahudi öğretide 'hayat kurtarma' ilkesini vurgulanırken, özellikle Ortodoks Yahudiler, beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin hala hayatta olduğunu savunarak organ bağışını reddediyor. Bu nedenle İsrail’de organ bağışı oranları düşük kalıyor. Tüm bu veriler Filistinlilerin organlarının hedef alındığı iddialarını güçlendiriyor.
İsrail gazetesi Haaretz ise İsrail ordusunun Sde Teiman Gözaltı Merkezi'nde 1500 Filistinlinin cesedini tuttuğunu bildirdi.
İşgalciler organ çaldıklarını kabul etti
2014 yılında tartışmalı bir İsrail televizyon programında üst düzey yetkililer, hayatını kaybetmiş Filistinlilerden ve Afrikalı işçilerden deri topladıklarını ve bu derilerin İsrail askerlerindeki yanıkları tedavi etmek için kullanıldığını itiraf etti.
Filistinlilerin organları İsrail hapishanelerinde çıkarıldı
Ekim 2023'te Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları İzleme Örgütü (Euro-Med) tarafından yayımlanan rapora göre, İsrail güçleri Gazze’nin kuzeyindeki hastanelerden onlarca Filistinlinin cesedini toplayarak zarar vermiş halde geri gönderdi. Temmuz 2024'te İsrail gazetesi Haaretz ise İsrail ordusunun Sde Teiman Gözaltı Merkezi'nde 1500 Filistinlinin cesedini tuttuğunu bildirdi.
Gazze hükümeti soruşturma açılmasını istedi
Gazze'deki hükümetten yapılan açıklamada, İsrail'in 27 Ekim'de başlattığı kara harekatından sonra öldürülen ve el konulan 80 Filistinliye ait cenazenin onurunun hiçe sayıldığı ifade edildi. Hükümet, İsrail'i, Filistinlilere ait naaşları kaçırmak ve hayati organlarını çalmakla suçlayarak, konuyla ilgili bağımsız uluslararası soruşturma komitesi kurulması talebinde bulunmuştu.
Gazze'deki Hükümetin Medya Ofisinden 26 Aralık'ta yapılan yazılı açıklamada ise "Naaşlarda yapılan incelemeden sonra şehitlerin yüz hatlarının önemli ölçüde değiştiği ortaya çıktı. Bu, işgal güçlerinin, şehitlerin vücutlarından hayati organları çaldığının açık bir göstergesidir." ifadesine yer verilmişti.
İsrail organ kaçakçılığından yargılanabilir
İsrail'in savaş mağdurlarından çaldığı organların kanıtlanması halinde Tel Aviv'in bu suçtan yargılanabileceği ortada. Bu tür suçları soruşturma yetkisine sahip olan Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail’in yargılanması için yasal zemin sağlayabilir.
Kaynak: Anadolu Ajansı
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.