İşleri güçleri yalan dolan
BÜLENT ÇOLAKOĞLU-YENİSÖZ
İLK ÇAKILAN VOLKSWAGEN OLDU
ABD'de, Alman Volkswagen'in "gizli yazılımla emisyon ölçümlerini manipüle ettiğinin" ortaya çıkması otomotiv dünyasındaki emisyon ve hava yastığı sahtekarlarının bir bir ifşa edilişinin fitilini ateşledi. ABD Çevre Koruma Ajansı Eylül 2015'te firmayı, Volkswagen, Audi, Skoda, Porsche motorlarında hile yapmakla suçladı. Volkswagen suçlamayı kabul ederken, Fransa, Kanada, İtalya, İngiltere, Avustralya, İsveç, Norveç ve Güney Kore de inceleme başlattı. Ardından da Mercedes, Opel, Mitsubishi ve Nissan gibi devler benzer suçlamalara maruz kaldı.
MANİPÜLASYON YAZILIMLA YAPILIYOR
ABD'li kurumların delilleriyle köşeye sıkışan Vokswagen yetkilileri Eylül 2015'te düzenledikleri toplantıda manipülasyon için "defeat device" isimli hileli yazılım kullandıklarını itiraf etmişlerdi. Alman Saksonya Eyaleti Ekonomi Bakanı ve aynı zamanda Volkswagen Yönetim Kurulu Üyesi Olaf Lies duruma "Bu rezalet hakkında niye yönetim kuruluna daha önce bilgi verilmedi? Niye en son öğrenen kişiler olduk? Bu yazılımın gizlice yüklenmesine izin veren herkes suçludur ve cezalandırılmalıdır" sözleriyle isyan etmişti.
SKANDAL İSTİFA VE BÜYÜK ZARAR GETİRDİ
Otomobil devlerinin sahtekarlıklarının ortaya çıkmasının ardından ilk olarak Alman Volkswagen Grubu'nun CEO'su Martin Winterkorn istifa etti. Geçtiğimiz hafta ise zor günler geçiren Mitsubishi'de Yönetim Kurulu Başkanı Tetsuro Aikawa Haziran ayında görevini bırakacağını açıkladı. Volkswagen 2015 yılını şirket tarihinin en yüksek zararıyla kapatırken, dünyanın en büyük otomobil hava yastığı üreticilerinden Takata da, on milyonlarca "hatalı" hava yastığını geri çağırmak zorunda kalmasının bedelini son 4 yılda üçüncü kez yılın tamamına ilişkin zarar açıklayarak ödedi.
BOSHC DA İŞİN İÇİNDE
Volkswagen'in kullandığı yanıltıcı yazılımın "Güven kaybetmektense para kaybetmeyi tercih ederim" diyerek reklam yapan Bosch tarafından geliştirdiği iddia ediliyor. Firma Volkswagen'le uzun yıllardır işbirliği içinde. Bosch yetkilileri "Biz sürekli olarak yazılım geliştirip onlara veririz. Maksat, denemelerde kullanmaktı. Gereken uyarıyı biz yapmıştık" sözleriyle savundu. Öte yandan Volkswagen'in 2007'de Bosch'un kurucusu Robert Bosch tarafından uyarıldığı da iddia ediliyor. Aynı şekilde 2011'de de şirket mühendislerinin uyarıları üst düzey yöneticiler tarafından gözardı edilmiş.
NE ZARARI VAR
Dizel motoru benzin motoruna göre yüzde 15 - 20 daha az CO2 salmasına karşın; hava kirliliğine yol açan PM10 isimli küçük parçacıkları 22 kat fazla yayıyor. Oksit azot (NOx) ise 4 misli. Küçük parçacıklar ile oksit azot bronşit, astım, akciğer kanseri, enfarktüs, beyin kanamasını tetikliyor. Üstelik bu zararlar yeni keşfedilmiş değil. Dünya Sağlık Örgütü'nün 2012'de dizel salınımlara yönelik raporuna göre de küçük parçacıklar ve NOx, Alzheimer, Parkinson, beyinde, karaciğerde hasara yol açıyor. Uzmanlara göre doğal tozları ve kirleri sümük vb doğal yollardan atan insan vücudu, özellikle de çocuklar oksit azot ve parçacıklar karşısında çaresiz.
İşleri güçleri yalan dolan
Batılı otomobil devleri, reklamların daha 'hızlı', daha 'sağlam', daha 'güvenli' ve 'çevre dostu' iddiasıyla sürekli olarak insanları yeni araçlar almaya ve araç yenilemeye yöneltiyorlar. Özellikle 'güvenlik' ve 'yakıt tasarrufu'nu ön plana çıkaran firmaların yalanlarının ardı arkası kesilmiyor. Halkın aldatılmasına göz yuman batılı kurum ve devletler, bu sırları siyasi operasyon zamanında ifşa ediyor.
NEDEN SAHTEKu00c2RLIĞA BAŞVURDULAR
Her ülkede otomobillerin yol açtığı hava kirliliğine belirli sınırlamalar getiriliyor. Üreticiler büyük pazarlara girmek için standartlara uymak, rakiplerine karşı avantaj sağlamak için güçlü motorlar üretmek zorunda. İki kriteri buluşturamayan üreticiler, gayri meşru yola sapmış görünüyor. Bu bağlamda Volkswagen 2005'te yeni bir dizel motorla ABD pazarında üstünlüğü elde etmek istiyor. Ancak standartlara uyması için araç başına 335 dolar masraf çıkıyor. Finansal zorluğu göze alamayan Volkswagen, sahtekarlık yoluna sapıyor.
SÖZDE PRENSİPLER BİRLİĞİ AB'YE SUÇÜSTÜ
BM'nin çabalarıyla 1997'de Kyoto Protokolü imzalandı. O dönemde CO2 salınıma öncelik verildi. Hava kirliliği ve azot oksit dikkate alınmadı. Oysa elektrikli araçlar en iyi tercih olacaktı. Ancak sahip oldukları otomotiv endüstrisinin çıkarlarını düşünen batı dünyası, dizele ağırlık verilmesine yol açtı. Bir uzmanın deyişiyle "Geleceğe iyi bir dünya hazırlamak yerine bugünkü insanların ölmesine göz yumuldu." Benzinden dizele dönüşüm için hükümetler hem üreticiye hem tüketiciye mali kolaylık, vergi indirimi gibi her türlü desteği verdi. O dönemde Avrupa'da dizel motorlu araçların oranı yüzde 14'tü şimdi ise yüzde 53'e çıkmış durumda. Otomobil üreticileri ile birlikte gerekeni yapmayan, standartları hafit tutan Avrupa Birliği de suçlanıyor. Ekonomisini ayakta tutmakta zorlanan Avrupa Komisyonu tüm olanlara rağmen hava kirliliğini arka planlara itip üreticileri korumaya çalışıyor. Tabi lobilerin çok güçlü olduğu AB'de her türlü tezgah da kurulmaya devam ediliyor. AB'de otomotiv endüstrisine bağlı 240 lobi olduğu söyleniyor. Bunlardan 43'ü Volkswagen'e çalışıyor.
10 YIL ÖNCESİNE DAYANAN ŞAŞIRTICI GERÇEK
Volkswagen'in emisyon skandalı konusunda 2006'da üst seviye bir yönetici tarafından hazırlanan ve testlerde yapılan hilenin nasıl fark edilmeyeceğini gösteren detaylı bir sunum ortaya çıkartıldı. Sunum Volkswagen'deki bazı yöneticilerin bu hileden 10 yılı aşkın bir süredir haberdar olduklarını gösteriyor. VW teknikerleri o dönemde araçları test eden düzenleyici teknolojisinin fazla gelişmemiş olması nedeniyle yakalanma şanslarını düşük görmüş. Sunum firmanıntestlerde ne kadar kolay hile yaptığını gösteriyor. Volkswagen'in dizel araçları emisyon testini anlayıp emisyon azaltıcı sistemleri devreye sokuyor. Normal yolda ise, salınım 40 kat artıyor.
BÜYÜK ZARAR
Volkswagen'in emisyon skandalı Almanya'da başını derde soktu. Almanya genelindeki Porsche, Volkswagen, Audi ve Mercedes marka 630 bin otomobil geri çağrıldı. Süreç Ulaştırma Bakanı Alexander Dobrindt'in talimatının ardından Alman Motorlu Taşıtlar Dairesi'nin 16 firmanın dizel motorlu araçlar üzerinde başlattığı inceleme sonucu oluştu. Volkswagen de dizel araç emisyon skandalı nedeniyle ayrılan 16.2 milyar Euro bütçe sonucunda yılın tamamında 4.1 milyar Euro zarar ettiğini açıkladı.
FİAT KAÇIYOR
VW'den sonra Fiat'ın dizel motorları da hatalı çıktı. Otomotivcilik şirketi Fiat Chrysler, Almanya Ulaştırma Bakanı Aleksander Dobrindt'in egzoz skandalıyla ilgili olarak yaptığı görüşme davetini geri çevirdi. Şirketin açıklamasında Fiat marka motorlu araçların Avrupa emisyon kurallarına uygunluk derecesini saptama yetkisinin yalnızca İtalyan resmi makamlarına ait olduğu belirtildi. Ulaştırma Bakanı Dobrindt, Fiat'ın Alman makamlarıyla bilgi alışverişinde bulunmayı reddetmesinin anlaşılır bir tutum olmadığını ve şirketin araştırma komisyonuna somut suçlamalarla ilgili olarak bilgi vermesi gerektiğini söyledi.
MITSUBISHI VE NISSAN DA ITIRAF ETTİ
Japon otomotiv devi Mitsubishi, bazı araçlarının yakıt tüketim değerleri testlerinde 1991'den beri hile yaptığını itiraf etti. Ancak skandal bununla sınırlı kalmadı. Mitsubishi'nin o tarihten itibaren Japonya'da sattığı tüm otomobillerini hileli testten geçirdiği iddia edildi. Mitsubishi yetkilileri, Japon Asahi gazetesinin haberi ile ilgili soruları cevapsız bıraktı. Yetkililer sadece "soruşturmanın zaten devam ettiğini" söylediler. Mitsubishi Nisan ayında aralarında Nissan için ürettiği 2 modelin de olduğu toplam 4 model aracın yakıt tüketimi değerlerini manipüle ettiğini itiraf etmişti. Japonya Ulaştırma Bakanlığı şirket hakkında "hileli yakıt performansı verileri ve bunların yasalara aykırı kullanımı" ile ilgili olarak soruşturma başlatmıştı.
OPEL'DE 'EGZOZ EMİSYON HİLESİ' İDDİASI
Alman basınında çıkan haberlerde, Volkswagen'den (VW) sonra Opel Grubu'nun da egzoz skandalına dahil olduğu iddia edildi. Önceki haberlerde Opel Zafira 1.6 dizel araçlarda, egzoz emisyon değerlerini düşük gösteren bir yazılım kullanmakla suçlanan Opel hakkında, yeni bir iddia daha ortaya atıldı. Aile aracı olarak tanımlanan Opel Zafira'nın yanı sıra Opel Astra modelinde de farklı sürüş durumlarında devreye giren bir yazılımın egzoz emisyon değerlerini olduğundan daha düşük gösterdiği ifade edildi.
HAVA YASTIKLARINDA DA SAHTEKu00c2RLIK
Otomobil hava yastığı üretiminde dünyanın en büyük firmalarından Takata, son 4 yıl içinde üçüncü kez yılın tamamına ilişkin zarar açıkladı. Japon şirket, 2015 Mart ayında sona eren mali yıl itibariyle, 105 milyon Euro kar beklentisine karşın aynı miktarda net zarar kaydetti. Takata'nın zararının temelinde "hava yastığı pompalarında meydana gelen sorun yüzünden dünya genelinde 50 milyon ürününü geri çağırmak zorunda kalması" etkili oldu. Öte yandan Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Otoban Trafik Güvenliği Kurumu Mayıs ayında Takata'nın, ek olarak 40 milyon hava yastığını daha geri çağıracağını açıkladı. Patlayarak etrafına metal şarapnel saçtığı iddia edilen Takata ürünleri yüzünden yaşanan kazalarda şimdiye kadar çoğu Amerika Birleşik Devletleri'nde olmak üzere 11 kişinin hayatını kaybettiği, 100 kişinin de yaralandığı belirtiliyor.
SKANDALA UZANAN SÜRECİN KRONOLİJİSİ
Mayıs 2014: Uluslararası Temiz Hava Sahası ve Taşımacılık, West Virginia Üniversitesi Alternatif Yakıtlar, Motor ve Emisyon'a görev verdi. 2012 Jetta ve 2013 Passat'ın bir önceki raporlardan daha fazla hava kirliliğine yol açtığı belirlendi. Kaliforniya Hava Kaynakları Kurumu ile Çevre Koruma Birliği bu konuda uyarıldı.
Temmuz 2014: Volkswagen açılan ilk soruşturmanın üstünü, testler arasındaki farkın kullanıcıdan kaynaklanan arızalardan ileri geldiği iddiasıyla örtmeye çalıştı.
Aralık 2014: Soruşturmanın derinleşmesi üzerine işin ciddiyetini kavrayan Volkswagen Grup, emisyon testlerinde kendilerinden kaynaklanan bir problemin belirlenmesi halinde 500 bin aracı geri çağırabileceklerini açıkladı.
6 Mayıs 2015: Kaliforniya Hava Kaynakları Kurumu ve Çevre Koruma Birliği soruşturması sonucunda laboratuvarda da normal yolda da araçların çıkardığı zehirli gaz anormaldi. Üstelik bu durum Volkswagen'in iddia ettiği gibi sürücüden değil geliştiriciden kaynaklanıyordu.
Haziran 2015: İncelemeler durumun sanıldığından da vahim olduğunu gösterdi. 2015 - 2016 modellerde bariz şekilde manipülasyon yapıldığı belirlendi. Yani sahtekarlık kanıtlandı. Tüm belgeler ortaya kondu ve Volkswagen Grup köşeye sıkıştı.
3 Eylül 2015: Volkswagen Grup üst düzey yetkilileriyle bir toplantı yaptı. Toplantıda emisyon ölçümünde yanıltmak için "defeat device" isimli hileli bir yazılım kullandıklarını itiraf ettiler.
18 Eylül 2015: Kaliforniya Hava Kaynakları Kurumu ve Çevre Koruma Birliği, Volkswagen'in itirafını da ekleyerek soncu ABD Çevre Bakanlığı'na gönderdi. ABD ve Kanada soruşturma için bakanlıklar ortak bir komisyon kurdu. Volkswagen Grup çevre kirliliğine yol açan otomobil üretmekten, hileli ve yanıltıcı yöntemlerle başvurmaktan, son kullanıcı ve hükümetleri kandırma amaçlı eylemlerden suçlu bulundu. Gruba otomobil başına 37 bin 500 dolar para cezası verildi.
YANILTICI YAZILIM 'DEFEAT DEVİCE' NE YAPIYOR?
Emisyon ölçümlerinde dyno ortamlarında egzost/gaz salınımı ölçülüyor. Defeat Device aracın Elektronik Kontrol Modülü'nün (ECM) içine konuluyor. Defeat Device, aracın teste girmesi halinde ECM üzerinden emilimi ölçen cihaza erişerek hileli sonuçlara yol açıyor.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.