İslam'la barışık olmayan ADİL ÜCRET belirleyemez
GÜNÜN AYETİ
Namaz kılındıktan sonra yeryüzüne dağılın ve Allah’ın
lütfundan (nasibinizi) arayın. Allah’ı çok anın ki kurtuluşa eresiniz. ( Cuma, Ayet 10) "Ölçü
ve tartıyı tam yapın. İnsanlara mal ve ücretlerini eksik vermeyiniz."
(A'râf, Ayet 85).
GÜNÜN HADİSİ
Sevgili
Peygamberimiz (s.a.v) işçiye hakkının bir an önce
verilmesini teşvik etmiştir. Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: “Ücretliye/işçiye
hakkını, teri kurumadan önce verin.”
(İbni
Mace 2/817)
------------------------
Bismillêhirrahmênirrahîm...
Her sene sonunda, gelecek yılın asgari ücretinin
belirlenmesi yolunda çalışmalar ve tartışmalar yapılır, talepler sunulur. Ama
talepler hep yüzeyseldir.
İktidar, -gelecek seçimlerde daha
fazla oy alıp iktidarını pekiştirmek için olsun- beklentileri karşılayacak bir
ücreti vermek istemeyecekmiş gibi talepler hep hükümete yapılır. Peki
hükümetler beklentileri niçin karşıla(ya)maz. Özel sektör de ücretleri niçin
asgaride tutmak ister.
Bunun sebebi
nedir?
Bunun sebebi asıl mücadele
edilmesi gereken borca dayalı para sistemi ve faiz düzenidir. Bu sebeple
Cumhurbaşkanlığı Hükümeti
2021 bütçesinde faize ödemeleri için 170 milyar ayırmıştır. Özel sektörün faiz
ödemeleri ise bunun iki katıdır. İstanbul Sanayi Odası Başkanımızın ifadesiyle
kazançlarının
yarısı faize ayrılmaktadır.
Sonuçta, bir kısmı olsun işçiye
aktarılabilecek parasal imkanlar zalim faizci sömürücülere akıtıldığı için
yaklaşık 10 milyon işçi sefalet ücreti olan asgari ücrete mahkum edilir.
Hakikat budur. Ama hükümet, muhalefet partileri ve
sendikalar bunun farkında mıdır? Keşke olabilseydi.
Muhalifler
ne istedi!
Gelin bu duruma dikkatleri çekelim.
CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Özgür
Özel ve Engin Özkoç asgari ücret için 27 maddelik bir kanun teklifi hazırladı.
Kanun teklifinde en dikkat çekici detay ise, asgari ücretin 3.100 TL’ye
çıkartılma talebi oldu.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu
Başkanı Arzu Çerkezoğlu, asgari ücretin gerçek bir geçim ücreti olması gerektiğini
şöylece ifade ediyor. "Türkiye’de milyonlarca insan asgari ücret
hatta altındaki bir rakamla hayatını sürdürüyor. O nedenle asgari
ücretin belirlenme süreci en önemli toplu sözleşme süreci. Biz asgari ücretin
uluslararası standartlara uygun bir biçimde, işçinin ailesi ile geçinebileceği
bir ücret olarak belirlenmesini istiyoruz. Enflasyon, dolar ve altın
karşısındaki kaybının giderilmesini talep ediyoruz. Milli gelir artışından
payını alması, vergi dışı bırakılmasını söylüyoruz. Bunun mücadelesini veriyoruz.
Bu ilkeler kabul edildiği noktada, rakam olarak 3.800 verilebilir."
Sayın Ali Babacan Partisinin genel kurulunda şöyle
diyor:“ İşçiye,
emekçiye onurunu aşağılayan sefalet ücretleri reva görülüyor. Şu açıklanan
asgari ücrete bakın bunların çarşı pazardan, gerçek hayattan haberleri yok
artık, yazık günah.”
Bunlar kişisel olarak bizim tarafınızdan da kırk
yıldır yapılan tespitler. Ali Babacanın ekonomiyi yürüttüğü
dönemlerde asgari ücretler adil miydi? Samimiyetine inanmak istediğimiz Ali
Babacan da
açıkladığımız gerçek sebebe ilişkin bir bilinç olduğu söylenebilir mi?
Sendikalara Çağrımız
İşçi kuruluşları olduğu için
sendikalarımıza da şöylece çağrıda bulunduk:Kapitalizme
şartlanmışlık sebebiyle sizler de siyasilerimiz ve diğer aydınlarımız gibi görevlerinizi yap(a)mıyor,
temsil ettiğiniz kitlelerin haklarını savunamıyorsunuz.
Çünkü sizler ülkemizin
kanını emen “Borca Dayalı Para Sistemi ve Faize Dayalı Ekonomik Düzeni”
hayatımızın değiştirilemez gerçeği gibi algılıyorsunuz.
Sayın Sendika Yöneticileri
İş verenler ve hükümet niçin
taleplerinizi karşılayamıyor? İşveren işçilerini mutlu etmek istemez mi?
Hükümet üyeleri ceplerinden mi ödeme yapacak?
Ülkemizde, işverenlerimizle birlikte işçilerin,
memurların ve diğer sabit gelirlilerin yani milletimizin iliklerine kadar
kanını emen “Borca Dayalı Para Sistemi ve Faize Dayalı Ekonomi
Düzeni” var. Bu zalim yapı kamu sektörüne de, özel sektöre de
egemendir.
Sömürülme Kaderimiz Değildir... Kuşatıldığımız
bu “Borca Dayalı Para Sistemi ve Faize Dayalı Ekonomi Düzeni”
kaderimiz değildir.
Bu zalim para ve faiz düzenini işleten kapitalist
sistem ve sistemi besleyen kadrolar çare üretemez.
Çare bellidir. Adil ve merhametli bir para sistemi ve
faizsiz düzen kurmalıyız…
Milli mutabakatı gerektiren bu iktisadi devrim
yalnızca sizinle yapılamaz ama siz olmadan da olmaz. Siyasi partilerin sizi
uyarmasını beklemeyiniz, siz onları göreve çağırınız.”
CHP’ye Çağrımız
Biz bilgi ve bilinç yoksunluğumuzu bildiğimiz için
ana muhalefet olan CHP’sini uyardık ve ona teklif getirdik. Sesli ve de
görüntülü şöylece çağrıda bulunduk:
“Geliniz… İddianız olan sosyal demokrat çizgide
bu sömürücü para ve faiz sistemini kaldıracak kanun teklifini yapınız ve
arkasında durunuz. AK
Partisi’ni ve grubu olan ve olmayan diğer partileri de buna
yönlendiriniz. Bu devrimci adımla milletimizi selâmlayınız. Ülkemize ciddi bir
hizmet yapmış olursunuz. Milletimiz yapılanı unutmaz. Sandıkta da
değerlendirir.
Hassasiyetlerinizi biliyorum ama korkmayınız, “Borca
dayalı para sistemi ve faize dayalı ekonomi ”ye karşı çıkmanız
sizi İslâm’a yaklaştırmaz ama İslâm’ın bir diğer adı olan insanlık çizgisine yaklaştırır.
İddianız olan sosyal demokrat doğrultuda milletimizle birleştirir,
bütünleştirir.”
Çok daha adilbir ücret bekleriz
Evet aziz okuyucum? Bir bütçe daha kabul edildi. Bir
asgari ücret daha belirlendi.
Biz, bizi yaratanın koyduğu adaletli ve merhametli bir
hayat düzeni olan İslam ile dirilemediğimiz sürece,
dünyamızın fravunlaşan ve karunlaşan ölü sistemlerine tapar gafillerin
belirlediği aşgari ücretlere çok daha mahkum oluruz.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.