İşgalci İsrail'den tepki çeken karar
Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, “İsrail'in Mescid-i Aksa'yı ihlal edenlere verdiği sürenin uzatılması Kudüs'ü Yahudileştirmeyi ve Harem-i Şerifi zamansal ve mekansal olarak bölmeyi amaçlayan tehlikeli bir adımdır.” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada kararın, Haremi Şerif'e yönelik ihlalleri tırmandırma, gerginlik ve şiddet çağrısı olduğu belirtildi.
İsrail'in söz konusu adımla mevcut statükoyu değiştirmeye çalıştığına dikkat çekilen açıklamada, Arap ve İslam dünyasına Mescid-i Aksa ile Kudüs'teki Müslüman ve Hıristiyan mukaddesatının korunması konusunda sorumluluklarını yerine getirme çağrısı yapıldı.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nden kınama
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nden adının açıklanmasını istemeyen bir yetkili, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail makamlarının 3 Kasım itibariyle fanatik Yahudilerin Mescid-i Aksa’ya giriş saatlerinin yarım saat daha uzatma kararı aldığını ifade etti.
Yetkili, İsrail yönetimin fanatik Yahudilerin, sabah 07.00 ile 10.30, öğleden sonra ise yarım saat daha uzatılarak 12:30 ile 14.00 arasında Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemesine izin verdiğini belirtti.
İsrail’in bu girişim ile Harem-i Şerif üzerindeki egemenliğini güçlendirmeye çalıştığına dikkati çeken yetkili, Tel Aviv yönetiminin “tehlikeli girişimini” kınadı.
Fanatik Yahudiler, cuma ve cumartesi günleri hariç, 1967'de Doğu Kudüs'ün işgalinde anahtarları İsrail tarafından ele geçirilen El-Meğaribe (Faslılar) Kapısı'ndan İsrail polisi eşliğinde sabah ve öğleden sonra Mescid-i Aksa'ya baskın düzenliyor.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin egemenliği ihlal ediliyor
Mescid-i Aksa ve Kudüs'teki vakıflar, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.
Daha önce Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin izni dahilinde Mescid-i Aksa'yı ziyaret eden Yahudiler, 2003'ten bu yana Vakıflar İdaresinin egemenliğini ihlal eden İsrail'in tek taraflı kararı çerçevesinde polis eşliğinde Müslümanların kutsal mabedine giriyor.
İsrail makamlarının bu tek taraflı kararını tanımayan Kudüs İslami Vakıflar İdaresi, Müslümanların egemenliğini ihlal edici bu tür girişleri baskın olarak nitelendiriyor.
İşgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.
Yahudiler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor, Aksa'da kendilerinin de ibadet etme hakları olduğunu savunuyor.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.