İnsanlık davası! Batı seyrediyor, Esed vuruyor. ‘öldürmeyin’ diyen sadece Türkiye
TÜRKİYE KALDIRAMAZ
Esed rejiminin, Rusya ve İran’ın desteğiyle İdlib'de katliama başlayacağı ihtimali, 4 milyon insanı göç yollarına düşürmeye başladı. Türkiye sınırındaki kampların dolu olması ve olası büyük göçte kalacak yer sıkıntısı nedeniyle Kızılay Suriye’deki 11 noktada çadır kent kuruyor.
İŞİN TİYATROSUNDALAR
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “İdlib’de bizim derdimiz insaniliğimizdir. Göç dalgasının sorumluluğu bize ait değildir. Gittiğimiz toplantılarda sözde büyük ülkelerin temsilcilerinin söyledikleriyle yaptıkları çelişiyor. İşin tiyatrosundalar bunu herkes bilmektedir" dedi.
255 BİN SURİYELİ GERİ DÖNDÜ
Türkiye’deki 255 bin 300 Suriyelinin son iki yılda geri döndüğünü kaydeden Soylu, “Demek ki orada huzur sağlanırsa kendi topraklarının özlemi içerisindeler. Bunun 160 bini Fırat Kalkanı bölgesinde devletimizin ortaya koyduğu huzur hattı oluştuğu anda geri döndü" diye konuştu.
İdlib’te insani felaket bekleniyor
Fransa Savunma Bakanı Florence Parly, İdlib'de insani bir felaketten endişe ettiklerini söyledi. Türk Kızılay, TDV, İHH gibi sivil toplum örgütleri kurdukları kamplarda on binlerce İdlibliyi ağırlamaya hazırlanıyor.
Fransa Savunma Bakanı Florence Parly, İdlib'de insani bir felaketten endişe ettiklerini ve bu katliamı önlemek için her şeyi yaptıklarını belirtti.
Parly, Europe 1 radyosunda katıldığı programda "İdlib'de insani bir felaketten endişe ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un aylardır İran, Rusya ve Türkiye ile Suriye konusunda görüşmeler yaptığına işaret eden Parly, "Fransa bu katliamı önlemek için her şeyi yapıyor." dedi.
Yeni kimyasal silah kullanımına ilişkin Esed rejimini ve destekçilerini uyardıklarını belirten Parly, kimyasal silah kullanımının Fransa için kırmızı çizgi olduğunu ve bu kırmızı çizgiyi geçmenin de bir karşılığı olacağını hatırlattığını kaydetti.
Siviller vurulmasın
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Karkaş, Suriye'nin İdlib kentinin, sivillerin hayatını tehlikeye atacak kanlı çatışmaların dışında tutulması gerektiğini belirtti.
Karkaş, Arapların Suriye krizi karşısındaki rolü ve nüfuzunun neden azaldığının ortaya konulması için kapsamlı ve ciddi araştırmaların yapılması gerektiğini kaydetti.
İdlib havadan ve karadan vuruluyor
İdlib kırsalı dün de Rus ve Suriye savaş uçakları tarafından havadan vuruldu. Rejim güçlerinin de karadan ateş altına aldığı İdlib kırsalındaki köylerde yaşayanlar ise kimyasal saldırısı olabileceği endişesiyle evlerini terk etti. Esad rejiminin Dera’da kontrolü sağlamasının ardından yeni hedef olarak belirlediği Hatay ile sınır komşusu olan İdlib’e yönelik Rus savaş uçaklarının desteğiyle başlattığı saldırı devam ediyor. Son günlerde İdlib ile güneyindeki Hama kırsalında bulunan ilçe, belde, köy ve kasabalara yönelik Rus ve Suriye savaş uçaklarının bombardımanı bugün de devam etti. Bugün düzenlenen hava saldırılarında Telaas, Abdin, Latamine, Habit ve Kefer Zite köyleri hedef alındı. Bölgelerde paniğe yol açan bombardımanlarda 2 kişinin öldüğü ve çok sayıda kişinin yaralandığı öğrenildi. Bombardımanlarda hedef alınan Latamine Köyünde bulunan bir sahra hastanesi de saldırının ardından ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldi.
255 bin 300 Suriyeli son 2 yılda geri döndü
İçişleri Bakanı Soylu, Suriyeli mültecilerin geri dönüşlerinin devam ettiğini söyledi. Soylu, "Son 2 yılda 255 bin 300 Suriyeli kardeşimiz geri döndü. Demek ki orada eğer huzur sağlanırsa kendi topraklarının özlemi içerisindeler" dedi.
İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, Hatay'ın Yayladağı ilçesindeki YİBO konteyner kentinde yaşayan Suriyeli Bayırbucak Türkmenlerini ziyaret etti. Ziyarette Bakan Soylu’nun yanı sıra İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Göç İdaresi Genel Müdür Vekili Abdullah Ayaz, Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Mehmet Güllüoğlu, AK Parti İstanbul Milletvekili Alev Dedegil ve eşi Hamidiye Soylu da yer aldı.
Kaymakam ile görüştü
Yayladağı Kaymakamı Ömer Faruk Yüce'den çalışmalar hakkında brifing alan Bakan Soylu, daha sonra konteyner kentin yöneticileriyle basına kapalı görüşme yaptı. Görüşme sırasında Soylu'nun eşi Hamidiye Soylu da konteyner kentteki kütüphanede bulunan çocuklarla buluştu.
Suriyelilerin geri dönüşü
Soylu, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Suriye'deki yerlerinden ve yurtlarından edilen Bayırbucak Türkmenleri ile bir araya geldiğini hatırlattı. Yayladağı'ndaki bu kampta 4 bin 500 Bayırbucuk Türkmeni'nin kaldığını belirten Soylu, "Yaklaşık 7 yıldır buradalar. Bir taraftan Türkmen Dağı'na ve topraklarına buradan hasretle bakıyorlar” dedi.
Huzur olursa dönerler
Son iki yılda 255 bin 300 Suriyelinin yurtlarına döndüğünün altını çizen Bakan Soylu, “Demek ki orada eğer huzur sağlanırsa kendi topraklarının özlemi içerisindeler. Bunun 160 bini Fırat Kalkanı bölgesinde devletimizin ortaya koymuş olduğu o huzur hattı oluştuğu anda geri döndü. 60 bini geçen yılın hem Ramazan hem Kurban bayramında geri döndü. 53 bini de bu sene Kurban ve Ramazan bayramlarında geri döndü ve orada kaldılar” bilgisini verdi.
Tiyatro yapıyorlar
Bakan Soylu, diğer ülkelerin Suriye konusundaki politikalarını eleştirerek, "Gittiğimiz bütün uluslararası toplantılarda tüm sözde büyük ülkelerin temsilcilerinin, Suriye meselesi konuşulduğu zaman başları öne eğiktir. Çünkü, dudaklarından söyledikleriyle yaptıkları arasında büyük bir tenakuz ve ölçüsüzlük söz konusudur. İşin tiyatrosundalar bunu herkes bilmektedir." dedi.
Göç dalgasının sorumluluğu bize ait değildir
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Suriye'nin İdlib kentindeki durumla ilgili şunları söyledi, “Bizim derdimiz insaniliğimizdir. Bundan da vazgeçmeyeceğiz. Oradan saldırılarla başlayacak bir göç dalgasının sorumluluğu bize ait değildir. Bu da açık ve nettir. Gerekli tedbirlerimizi aldığımızı burada söylemek isteriz”
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.