İbrahim Kalın''dan önemli açıklamalar! ''Asla izin vermeyiz''
Kalın, Ayasofya'nın açılışında Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın hutbe sırasında Fatih Sultan Mehmed Han'ın vakfiyesini okumasıyla birlikte algı operasyonlarına kalkanlara net yanıt verdi.
Sözcü Kalın'ın açıklamalarından satır başları şöyle;
ATATÜRK'E LAF SÖYLEME SÖZ KONUSU OLAMAZ
Ayasofya’nın ibadete açılması yakın tarihimizde çok önemli bir milattır. Diyanet İşleri Başkanı vakfiyeden bahsetti orada. Bu bizim vakıf geleneğimizin kültürümüzün bir parçası. Atatürk bu vakfiyeyi ortadan kaldırmış birisi değil. Kişisel çıkarları için kullanmış birisi değil. Dönemin şartları içinde oranın müze olarak kullanılması için bir karar verilmiş.
Ali Erbaş hocanın hutbesinde Atatürk'e dil uzatma söz konusu değil. Dönemin şartları içinde müze olarak kullanılması için bir karar verilmiş. Tekrar camiye dönüştürülmesine ilişkin araya bir süre girmiş. Ama buradan 'Atatürk'e lanet okundu', 'Atatürk'e dil uzatıldı' sonucunu çıkarmak çok iyi niyetli bir değerlendirme olmaz. Atatürk'e laf uzatmak gibi durum söz konusu değil, buna asla da müsaade etmeyiz.
HİLAFET TARTIŞMALARINA SON NOKTA!
Rejim tartışması çıkarmak suni bir gündemdir. Ayasofya gibi güzel bir anı yaşadıktan sonra bir taraftan 'Atatürk'e dil uzatıldı' demek diğer tarafta 'hilafete giderim' demek bu başarıyı gölgelemek olur.
Bu tartışmalar bizi hedeften saptırmaktır. Güzel bir iş yapıldı, bu gölgelenmemeli. Suni tartışmaları bir kenara koyarken dünyaya güzel mesajı hep birlikte verelim.
Ulus devlet düzenini hakim olduğu bir dönemde imparatorluk dönemi şartlarını empoze edemezsiniz. Hilafet tartışmasını başlatmak bizi asıl hedeflerimizden saptırmak anlamına gelir. Gereksiz kutuplaşmalara kapı aralamak anlamına gelir.
Atatürk'e dil uzatılmasına asla izin vermeyiz. Diyanet işleri başkanımızın da böyle bir amacı olmadığını açıkça beyan etti. Ali Erbaş hoca sadece vakfiyeden alıntı yaptı.
HİNDİSTAN'IN CAMİ KARARI
Oradan bir Hindu tapınağı olduğuna dair bir rivayet olmakla beraber orada arkeolojik bir veri yok. Orada tarihi bir tapınak yoktur sonradan icat edilmiş bir durum. Başka ülkelerde buna tevessül ederse bunun önünü alamayız.
AYASOFYA KARARINA GELEN TEPKİLER
Benim gördüğüm tepkileri ilki başlık altında toplamak mümkün. Birincisi burası dünya mirası öyle kaldın ikincisi Müslüman olmayanlar nasıl ziyaret edecek. Bunların ikisinin de cevabını verdik.
SOSYAL MEDYA DÜZENLEMESİ
Sansür olarak algılayanlara saygı duyuyorum daha iyi izah etmemiz lazım. Sosyal medya kuruluşları ticari kuruluşlardır. Gerçek hayatta olduğu gibi bir hizmet sunuyorlar. Bu hizmeti sunarken karşılaşılan sorunlar karşısında bir muhatap olmak durumunda. Bir ticari ayağı var. Vergi ödemeleri gerekiyor.
İkincisi de içerikle ilgili paylaşılan oradaki trafikle ilgili kişisel hakların korunmasıyla ilgili hukuki muhataplık olması gerekiyor.
"Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik ya da ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk münhasıran, içeriği gönderen Üye/Üyeler'e aittir. MİLAT GAZETESİ, Üye/Üyeler tarafından paylaşılan içerikler arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin kendi web sayfalarında yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Milat Gazetesi, başta yukarıda sayılan hususlar olmak üzere emredici kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen Üye/Üyeler'e ait kişisel bilgileri paylaşabileceğini beyan eder. "
Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.