Dolar (USD)
34.10
Euro (EUR)
38.09
Gram Altın
2872.04
BIST 100
9900.25
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Gezi liberalleri

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, demokratikleşme yönünde ciddi adımlar atarak, yeni Türkiye'yi inşa etmeye çalışan AK Parti'nin ortak bir koalisyon ile Gezi olaylarında hedef alındığını savundu. Liberallerin de yeni inşa sürecinde yer alamayan gruplardan olduğunu belirten Ete, eylemlerin uluslararası camiada da bu kadar büyük destek görmesinin arkasında liberal kesimin olduğuna vurgu yaptı.
Gezi liberalleri
27 Haziran 2013 00:00:00
SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, demokratikleşme yönünde ciddi adımlar atarak, yeni Türkiye'yi inşa etmeye çalışan AK Parti'nin ortak bir koalisyon ile Gezi olaylarında hedef alındığını savundu. Liberallerin de yeni inşa sürecinde yer alamayan gruplardan olduğunu belirten Ete, eylemlerin uluslararası camiada da bu kadar büyük destek görmesinin arkasında liberal kesimin olduğuna vurgu yaptı.
ASLAN DEĞİRMENCİ

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Hatem Ete, Milat'a önemli açıklamalarda bulundu. Hatem Ete, demokratikleşme yönünde ciddi adımlar atarak, yeni Türkiye'yi inşa etmeye çalışan AK Parti'nin ortak bir koalisyon ile Gezi olaylarında hedef alındığını savundu. AK Parti'yi hedef alan yapıların yeni inşa sürecinde yer alamayan gruplar olduğunu ifade eden Ete, liberallerin de Gezi üzerinden hükümet karşıtlığı yaptığına dikkat çekti. Ete, eylemlerin uluslararası camiada da bu kadar büyük destek görmesinin arkasında liberal kesimin olduğuna vurgu yaptı.

Liberallerin rahatsızlığını ise Ete şu şekilde özetledi: "Bu kesimler AK Parti askeri vesayetle mücadele ederken çok güçlü destek verdi. Bu desteği en çokta referandum sürecinde gördük. Çete soruşturmalarında da tarafları netti. Ancak geldiğimiz noktada bu kesimlerin AK Parti'ye 'Yeni Türkiye'yi sen kendi paradigmana göre kurmamalısın, bizim paradigmamıza göre kurmalısın' diyerek muhalefet etmeye başladılar. Bu kesimlerde Taksim'e çıktılar. Muhafazakar, demokrat ve dindarların inşasına razı olmadılar. Hatta AK Parti'ye karşı gerçekleştirilen bütün mitinglerden Gezi Parkının farkı buydu. Elinde molotof olan, yaptığı eylemler ile gündeme gelmeyi başaramayan kesimler bu liberallerin desteğini alarak AK Parti'ye karşı güçlü bir muhalefet oluşturdular."

Yeni Türkiye'ye karşı eylem

Yeni Türkiye sistemi ile gezi parkı arasında bağlantı olduğuna dikkat çeken Ete, "Türkiye'de bir muhalefet sorunu olduğu açık. AK Parti'nin kendi tabanına yönelik yaptığı değişiklikler, geriye kalan yüzde 50'nin içerisinde olan bir taban tarafından farklı anlaşılıyor ve tepki topluyor. Eğer güçlü bir muhalefet olsa toplumun taleplerini meclis gündemine getirir, iktidar da bunu ciddiye almak zorunda kalıru2026 Bizde muhalefet ve medya tam olarak işlevini yerine getiremediği için insanlar sokağa çıkma ihtiyacı duyuyor" dedi.

İlginç koalisyon

Yeni Türkiye'nin inşasında bazı bileşenlerinin birbirinden ayrılmaya başladığını söyleyen Ete, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bu ayrışmanın içerisinde en çok ön plana çıkan 'liberal aydınlar' oldu. Bu kesimler AK Parti askeri vesayetle mücadele ederken çok güçlü destek verdi. Bu desteği en çokta referandum sürecinde gördük. Çete soruşturmalarında da tarafları netti. Ancak geldiğimiz noktada bu kesimlerin AK Parti'ye 'Yeni Türkiye'yi sen kendi paradigmana göre kurmamalısın, bizim paradigmamıza göre kurmalısın' diyerek muhalefet etmeye başladılar. Muhafazakar, demokrat ve dindarların inşasına razı olmadılar. Bu kesimlerde Taksim'e çıktılar. Hatta AK Parti'ye karşı gerçekleştirilen bütün mitinglerden Gezi Parkının farkı buydu. Elinde molotof olan, yaptığı eylemler ile gündeme gelmeyi başaramayan kesimler bu liberallerin desteğini alarak AK Parti'ye karşı güçlü bir muhalefet oluşturdular."

Yeni Türkiye'de rol alamayanlar 'Parka' çıktı

AK Parti'ye 'daha çok demokratikleşme yapmalısın' diyenler ile 'Türkiye niye bu kadar demokratikleşti' diyenlerin birlikte Gezi Parkı Eylemleri içerisinde yer aldığına vurgu yapan Ete, "Referandumdan sonra yeni Türkiye'nin AK Parti eli ile inşa edilmesine karşı olanlar da sokağa çıktı. Ayrıca Cumhuriyet Mitinglerinde AK Partinin yanında olanlar, Gezi Parkında AK Parti'nin karşısında yer aldı. Çünkü bunlar yeni Türkiye'nin inşasında yer alamadılar" şeklinde konuştu.

Uluslararası desteklerin arkasında da liberaller var

Eylemlerin uluslararası camiada da bu kadar büyük destek görmesinin arkasında liberal kesimin olduğuna işaret eden Ete, "Bu insanları mercek altına alıp, yeni Türkiye'nin oluşmasından rahatsız olan kesimleri hesaba katmazsak süreci yanlış analiz etmiş oluruz" dedi.

Hükümet algılama sıkıntısı yaşadı

Hükümetin yaptığı taktiksel bir hata olduğunu da söyleyen Ete, "Ak Parti ilk üç dört gün algılama sıkıntısı yaşandı. Şimdiye kadar karşılaşılan sorunların aynısı gibi algılandığı için yanlış bir refleks verildi. Siyaset kurumunun 'ne oldu da bu kadar millet sokağa çıktı' bunu iyi bir şekilde anlaması gerektiğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Gezi 28 Şubatın devamı

28 Şubat süreci ile Gezi Parkı eylemleri arasında doğrudan bağlantı olduğunu vurgulayan Ete, "28 Şubat askerin sivil irade ile gerçekleştirildiğini göz önüne alarak, aynı aktörlerin son bir hamle yapmak istediklerini görebiliyoruz. AK Parti şimdiye kadar 28 Şubat aktörleri ile mücadele etti. 10 Yıldır yaşanan gerilimin arkasında hep 28 Şubatçılar ve o zihniyetin temsilcileri vardı. Bu aktörler Gezi olaylarının başlamasının ardından yeniden devreye girdiler. Herkes kendi hesabını görmeye başladı. Onlar için yakalanan iyi bir fırsattı ve değerlendiler. Güçlü olan AK Parti tökezlemiş görüntüsü verdi ve umudu kesilen aktörler yeniden bir can buldu. Ama istedikleri sonuç Gezi'den çıkmadı" diye konuştu.

Köşk seçimi de Gezi ile bağlantılı

Yaşanan olayların yaklaşan Köşk seçimleri ile de bağlantılı olduğunu vurgulayan Ete, "Uzunca bir süredir Köşk ile Başbakanlık arasında kriz varmış gibi gösteriliyor. Bu da oyunun bir parçasıu2026 Asla bir gerilim olduğunu düşünmüyorum. Amaç Başbakan Erdoğan'ı yıpratmaku2026 Ama tutmaz. Tutmayacağını iki liderde mesajlarında açıkça veriyorlar. Yeri ve zamanı geldiğinde Sayın Gül ve Sayın Erdoğan bir araya gelip ortak sözlerini söyleyeceklerdir" dedi.